9. DİVAN TOPLANTISINDA KONUŞTU
Kısa adı ASKON olan Anadolu Aslanları İşadamları Derneği'nin 9
Kısa adı ASKON olan Anadolu Aslanları İşadamları Derneği’nin 9. Divan Toplantısı Ankara Hilton Otel’de düzenlendi.
[gallery ids="41189,41190,41191"]
Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun da katıldığı ASKON 9. Divan Toplantısında ASKON Samsun Şube Başkanı Furkan Okudan, Samsun Şubesi’nin faaliyetleri muhtevalı bir konuşma yaptı.
ASKON Samsun Şube Başkanı Okudan konuşmasında Samsun ekonomisi hakkında da bilgi verdi.
ASKON’un 9.’sunu gerçekleştirdiği ASKON Divan toplantısında ana tema olarak belirlenen “NİTELİKLİ ÜRETİM” konusunda kapsamlı toplantılar gerçekleştirildi.
Başbakan Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanımız Sayın Fikri Işık, Ekonomi Bakanımız Sayın Mustafa Elitaş, Gümrük ve Ticaret Bakanımız Sayın Bülent Tüfenkçi ve AK Parti MKYK üyesi M. Mehdi Eker’in de katıldığı toplantıda geniş kapsamlı müzakereler, değerlendirmeler yapıldı.
Toplantının ardından sonuç bildirgesi yayınlandı.
23 Maddeden oluşan Sonuç Bildirgesinde şu konulara temas edildi.
NİTELİKLİ ÜRETİM FORMU
Ülkemiz üst orta gelir düzeyine geçişin eşiğinde önemli değişimleri gerçekleştirme arifesinde bulunmaktadır. Bu eşik düzleminin stratejik değerlendirmelere ihtiyaç hissettirdiği ve doğru atılımlarla geçilmek zorunluluğu olan bir dönemi tarif ettiği kaçınılmaz bir gerçekliktir.
Endüstriyel dönem 4.0 seviyesine girmiş bulunmaktadır. Bu seviye genel olarak “Her şeyin İnterneti” olarak tanımlanmaktadır. Dijital çağın getirdiği önemli bir avantaj olarak önceki endüstriyel dönemleri yaşamadan da yeni dönemin rekabet şartlarına katılma imkânları bulunmaktadır.
200’e yakın üniversitesi, 227 Ar-ge merkezi, 63 teknoparkı olan ve yine yüksek teknoloji enstitülerine sahip olan ülkemiz yeni dönemin rekabet fırsatlarını yakalama imkânlarına sahiptir.
Ülkemiz bulunduğu jeostratejik konum ve dâhil olduğu ekosistem çerçevesi itibariyle, Kamu Yönetimiyle, Özel Sektörüyle ve Üniversitesiyle acilen “Nitelikli Üretim“ formuna geçiş yapmak zorundadır.
Hem ileri teknoloji özelliği içeren hem de ülkemizin insan kaynağı ve kapsamlı envanter niteliğine uygun olarak katma değeri en optimum seviyede olan üretim normlarına geçmek gerekmektedir.
Nitelikli ancak sürdürülebilir bir üretim hayati derecede önemli bir geçiş anlamına gelmektedir. Formüle etmek gerekirse “En az girdi, en az atık” yaklaşımıyla üretim yapmayı öncelemek demektir.
Artık dünya fabrika sistemlerini tam anlamıyla simülasyon ortamında dizayn etme denemeleri yapmaktadır. Bu durum giderek ciddi bir istihdam sorununa işaret etmekle beraber, bu sistemleri üretecek olan ülkeler için son derece önemli bir atılım fırsatı getirecektir.
Yeni dönemin özelliklerinden olarak üretimi nitelikli hale getirmenin göstergelerinden bazıları BİG DATA sistemleri, Robotik sistemler, Nesnelerin interneti gibi konular üretim mantığının gündemi haline gelmek durumundadır.
TEDARİKÇİ KONUMDAN MARKA KONUMUNA
Tedarikçi konumdan marka konumuna, fason üretimden proje ve özel amaçlı bir üretim anlayışına geçmek gerekir.
Kamusal alanda oluşturulacak olan büyük projeler ülkemiz için, özel sektörümüz için ciddi bir teknoloji üretim platformu haline gelebilir. Kamu bu anlamda önderlik yapmak durumundadır. Bu açıdan “yerli otomobil” projesini otomobili de aşan boyutları ile fevkalade önemsemek gerekmektedir.
Bu açıdan şartları zorlayıcı en kritik konulardan bir tanesi enerjinin depolanması anlamına gelecek olan batarya teknolojisidir. Sadece bu konuda dahi rekabetçi bir üstünlük sağlanabilecek bir alandır.
Nitelikli üretimin en önemli kaynağı olarak kabul edilen insan kaynağının en üst seviyede temini için gerekli eğitim ve anlayış oluşturacak altyapılara gereken ilgiyi göstermek gerekmektedir.
Üniversitelerimiz ve daha alt birimler bu nitelikli üretim mantalitesine uygun eğitim-öğretim programları ile rekabet ortamına dâhil olmak zorundadır.
Zira nitelikli üretimin en önemli zemini Ar-ge, Ür-ge ve İnovasyondur. Bu da önemli rekabet atmosferi için satın alınabilecek bir meta değildir. Bunu yerli olarak inşa etmek gerekir.
En önemli nitelikli ve verimli üretim unsurlarından bir tanesi takım olarak yapılan çalışmalardandır. Takım çalışması ve sadece projelere bağlı olarak oluşturulacak olan ortaklıklar, verime ve niteliğe son derece önemli katkılar sunmaktadır.
MİLİ VE MANEVİ DEĞERLERİN TAŞIYICI İNSAN
Milletimizin en önemli sorunlarında bir tanesi ortaklık kültürünü istenen seviyeye getirememiş olması ve proje bazlı çalışmalara istenen yaygınlıkta adapte olamamış olmasıdır. Nitelikli üretim için bu atılımların yapılması önemlidir.
Proje üretimi konusunda bilgi eksiğini gidermek zorundayız. Bu kapsamada hem ticaret ve sanayi odaları, hem konuyla ilgili tüm STK’lar proje rehberliği konusunda çok ciddi sorumluklar üstlenmeli ve iş hayatımız zenginleştirecek çalışmalar yapılmalıdır.
Kamu alımlarında yerli ürünlerin tercihinin zorunluluk oranlarının artırılması, nitelikli üretime önemli bir itme gücü verecektir.
Ülkemizin tüm imkanlarının entegre sistem gibi çalışmasını temin edecek organizasyonlar kamu tarafından yapılmalı ve özel sektöre temel olacak hüviyette faaliyetlerini şekillendirmelidir.
Esasen ekonomi politik olarak, ekonomi yönetimi, ülkemizin büyüme politikaları ve üretim niteliği konusunda yeni yönelişlerin arayışı içinde olmak zorundadır. Nitelikli üretimin hangi önceliklerle yapılacağı belirlenmelidir.
Rekabetçi üstünlük iddiamız olacak alanların ve sektörlerin belirlenmesi, bizim özel sektör olarak hangi alanlara yöneleceğimiz konusunda bir yol haritası verme özelliği taşıyacaktır.
Nitelik aynı zamanda içerik kalitesidir. Milli ve manevi değerlerin taşıyıcısı insan yetiştirmek aynı zamanda ürün muhtevasını şekillendirmek anlamına gelecektir.
Şirket yönetimlerinde niteliğe çok önemli katkı “ERP” sistemleri aracılığı ile yapılmaktadır. Bu gelişmelerin tüm işletmeler tarafından kullanılır olması son derece önemlidir. Daha önemlisi bu sistemlerin yazılımlarının da yerli olarak yapılması ve yerli yapımların tercih edilir noktaya taşınmasıdır.