AKBABALARDAN BİR KURTULABİLSEK!
Samsunspor geçen haftayı bay geçirdikten sonra bu hafta oynayacağı Bucaspor müsabakası oldukça önem taşımakta idi
Samsunspor geçen haftayı bay geçirdikten sonra bu hafta oynayacağı Bucaspor müsabakası oldukça önem taşımakta idi. Bay olduğu hafta rakiplerin tamamının maçlarını kazanması nedeniyle Samsunspor bu haftayı kayıpsız geçirmesi gerekiyordu. Bu nedenle Bucaspor müsabakası Samsunspor açısından zor geçeceği gözüküyordu.
Samsunspor Bucaspor müsabakasına eksik futbolculardan çıkması da ayrı bir dezavantajdı. Bir ve ikinci kaleciler Atila ve Soner’in sakat olması, orta sahanın vazgeçilmezi Erdem ile Musa Sinan’ın sakatlıkları Samsunspor’u zor durumda bırakmıştı.
Ama bu Samsunspor açısından o kadar önemli değildi. Samsunspor’un sahada bir sıkıntısı yoktu. Samsunspor’un saha dışı sıkıntıları var. Samsunspor’da her zaman bu böyle olmuştu. Akbabalar gibi Samsunspor’u yiyip bitirmişlerdir. Akbabaları bilmeyen yoktur herhalde. Onlar normal et falan yemezler! Leş’e konarlar. Samsunspor’da da aynı yıllardan beri hep yanlış yönetilmiş ve de bedeli ağır olmuştur…
Neyse gelelim maça… Samsunspor her zamanki gibi ilk dakikalarda rakibine fazlaca üstünlük kuramıyor. Bu sorun, rakiplerinin kendi kalesine gelmesine neden olmakta. Samsunspor bu müsabakada iyi futbol oynamadı. Zaten öyle iyi futbol oynaması da beklenemezdi. Bu tür müsabakalar böyle olur. Bunlar puan maçlarıdır. Golü de istediği zamanda bulunca rakip kendiliğinden teslim oldu. Samsunspor Bucaspor’u 2-0 lık net bir skorla geçmesini bildi. Samsunspor bir engeli daha geçerek yoluna devam etti.
Bunca eksik oyuncularına rağmen Samsunspor bu müsabakadan üç puanla ayrılması önemli idi. Onu da başardı. Adilovic, Egikho, Umar bu maçta istenilen oyunlarını oynayamadılar. Olabilir. Her müsabakada aynı performansı göstermek olmaz herhâlde. Kaleci Furkan’a dokunmadan geçemeyeceğim. Adana Demirspor maçında Soner’in sakatlanmasının ardından Furkan’ın oyuna girmesi esnasında skor 3-1 idi. Spor 55 programı yapımcı ve sunucusu Atila Cebeci ile basın tribünde beraber maçı izliyorduk. Eyvah dedi, ne oldu dedim bu çocuk tecrübesiz, maç eksiği var, biz bu maçı verdik gibi doğal olarak serzenişte bulundu. Ben de kendisine olsun, bu çocuk oyuna girdikten sonra biz bu maçı alırız dedim. Gerçekten Furkan oynadığı maçlarda kalesinde gol bile görmedi ve de kalesinde güven verdi. Allah bahtını açık etsin…
Teknik patron Kalpar’ı da ayrıca kutluyorum. Bütün bu zor şartlar altında takımını ahanek içerisinde getirebiliyorsa başka ne demeli. Hani eskiden çok konuşulan bir söz vardı. “Seni sevmeyen ölsün” Ölsün be… Bu başarılarının devamı dilerim.
Her neyse… Samsunspor takımı sahada görevini yapıyor. Yapıyor yapmasına da Samsun Şehir olarak görevini yapıyor mu diye sormak lazım? Konuşurken mangalda kül bırakmayanlar acaba şimdi niye konuşmazlar? Bu Samsunspor azıcık kendine geldiğinde herkes piyasaya çıkar! İşler kötü gittiğinde hiç ama hiç kimse ortalıklarda gözükmez! Arazi olurlar…
Bütün bu şartlarda gemisini yüzdüren kaptan Emin Kar’ın heykelini Samsun’un üç giriş çıkışına dikmek lazım. Bu üç giriş çıkış neresidir diyebilirsiniz? Bir tanesini Ankara yolu, diğer bir tanesini Sinop yolu ve de üçüncüsünü de Ordu yolu. Bu üç noktaya Sayın Başkanın heykelini dikersek iş tamamdır. Neden böyle düşündünüz diye aklınıza gelebilir. Samsun’a dışarıdan gelenler görsün diye… O zaman Samsunluyum diyenler ve de Samsun’u yönetenler belki utanır… Gerçi bunlarda utanacak yüz yoktur ki!
Başkan gittiğin yol doğru yoldur. Sen bildiğin bu doğru yolda devam et. Samsunspor’u sakın ha Akbabalara bırakma… Bu Samsunspor uğruna bedenini kaybettin. Şimdi de Samsunspor’un hayatını kurtarıyorsun. Kaptan sana da bu yakışır. Allah utandırmasın…