AKCAGÖZ, TRT KAPATILMALIDIR!
CHP Samsun İl Başkanı Av
CHP Samsun İl Başkanı Av. Tufan Akcagöz TRT’de Ramazan programı esnasında Prof. Dr. Mustafa Aşkar’ın kullandığı ifadeler hakkında açıklamalarda bulundu.
Türkiye Radyo Televizyon Kurumu ( TRT ) bir devlet kurumu olmakla, ülkede yaşayan herkesin hakkını ve hukukunu gözeterek yayıncılık yapmak zorundadır. 2954 sayılı Türkiye Radyo ve Televizyon Kurumu Kanunu’nun 1.maddesi; Yayın esaslarını düzenleyen 5.maddesinin ‘k’ bendi; 8. ve 21.maddesi, TRT’nin tarafsızlığını hüküm altına almıştır.
TRT bir devlet kurumu olarak tarafsız olmak zorundadır. Yayın esaslarını düzenleyen 5.maddenin ‘m’ bendi ise, hiçbir inanç veya düşüncenin menfaatlerine alet olmamayı kural olarak getirmiştir.
Hal böyleyken, TRT'de, Ramazan ayı dolayısıyla ekrana gelen 'Ramazan Sevinci' adlı programa katılan Prof. Dr. Mustafa Aşkar, çok tartışılacak bir açıklamada bulunmakla yukarıda izah ettiğimiz yasa maddelerini ihlal etmekle, toplumu da inanç temelinde ayrıştırıcı açıklamalar yapmıştır.
Öncelikle, hoşgörü dini olan İslamiyet’i anlatan bir programda hem de akademisyen olan bir kişinin, bu derece pervasızca açıklamalarda bulunması bizi üzdüğü kadar, endişeye de sevk etmiştir. “Namaz kılmayan hayvandır” demek, sadece Türk toplumu içinde değil, dünya kamuoyundaki çok farklı inanç kimliklerine sahip insanların inançlarına da büyük saygısızlık anlamı taşır.
Türkiye toplumu içinde İslam inancına mensup olmayan ve farklı mezhep kol ve inanışlarına mensup insanlarımız da vardır. Bu insanlarımızın varlığını bile bile ve tarafsız olması gereken bir televizyon kanalında bu sözlerin edilmesi, TRT’nin de artık tamamen siyasi iktidar güdümünde bir televizyon kanalı olduğunun göstergesidir.
Öte taraftan, İslam’ın özünü bilen hiç kimse, namaz kılmayan insana ‘hayvan’ demez, diyemez. İslam inancı dışındaki insanlar için namaz kılmak gibi bir mecburiyet olmadığı gibi, Müslümanlar için de bu niteleme son derece yakışıksızdır. İnanç özgürlüğü, temel bir insan hakkıdır. Kimse inançlarından ötürü, kınanamaz, dışlanamaz ve farklı bir muameleye tabi tutulamaz. İnanç özgürlüğü, Anayasal güvence altındadır. Devlet, her inanca aynı mesafede durmak zorundadır.
Ancak tüm bu kaideler TRT üzerinden yerle bir edilmiştir.
Prof. Dr. Mustafa Aşkar’ın sözleri, Türkiye toplumun getirildiği ve sürüklendiği karanlık tabloyu da gözler önüne sermektedir. İnsanlar, hoşgörü içinde ve birbirlerine saygı duymayı öğrenecekleri yerde, kendisine akademisyen diyen bir şahıs tarafından adeta bölünmek ve ayrıştırılmak istenmektedir. Bu da tüm milletin vergileriyle işlerini yürüten bir devlet kurumu üzerinden yapılmaktadır. Kaldı ki, Aşkar’ın ifadeleri nefret suçu niteliğindedir. TRT, böylesi bir duruma da alet olmuştur.
3093 sayılı TRT Gelirleri Kanunu, bu televizyon kanalının ekonomik olarak nasıl finanse edildiğini göstermektedir. Bu televizyon kanalı 75 milyon Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının vergileriyle çarkını döndürmektedir.
Ya her şeyi sattıkları gibi bu televizyon kanalını satmalıdırlar, ya da bu kanal mutlaka bir disiplin altına sokulmalıdır.
TRT, ya bu huyundan vazgeçmeli, ya da ebediyen kapanmalı, kapatılmalıdır. TRT’nin, bu seviyesiz ve tahrik edici yayından dolayı Türkiye kamuoyundan özür dilemesini bekliyor, kendilerini RTÜK’e ve Türkiye kamuoyuna şikâyet ediyoruz. Vatandaşlarımızın da bu konuda haklı tepkilerini dile getirmelerini bekliyoruz.
şokhaber.net