Atakum'da Sağlık Şehitlerine "Vefa Ormanı"
Atakum Belediyesi, 14 Mart Tıp Bayramı nedeniyle koronavirüs pandemisi sürecinde şehit olan kahraman sağlık emekçilerinin hatırasını yaşatmak için 'Sağlık Çalışanları Hatıra Ormanı' oluşturdu.
150 adet mimoza fidanını toprakla buluştuğu etkinlikte konuşan Atakum Belediye Başkanı Av. Cemil Deveci, “Onlar bizim yüreğimizde, kalbimizde destan yazdılar ve onları şehitlik mertebesinde anacağız” dedi.
Atakum Belediyesi ve Atakum Kent Konseyi Kadın Meclisi iş birliğiyle, koronavirüs pandemisi mücadelesinde şehit olan kahraman doktor ve sağlık emekçileri için 14 Mart Tıp Bayramı nedeniyle oluşturulan “Sağlık Çalışanları Hatıra Ormanı” törenle açıldı. Küçükkolpınar Mahallesi’ndeki 3 bin 600 metrekarelik alanda, 150 mimoza ağacı fidanının toprakla buluştuğu etkinliğe gerçekleştirilen dikim etkinliğine, Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Rektörü Prof. Dr. Yavuz Ünal, OMÜ Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Cengiz Çokluk, Atakum Belediye Başkanı Av. Cemil Deveci, İYİ Parti Samsun İl Başkanı Hasan Aksoy, İYİ Parti Atakum İlçe Başkanı Av. Selen Gülhan Çam, Samsun İl Sağlık Müdürü Vekili Uzm. Dr. Mehmet Kılınç, Samsun Tabip Odası Başkanı Dr. Funda Furtun, Atakum Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Neşe Kangüleç, Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Samsun Başkanı Dr. Işık Özkefeli, Türk Sağlık-Sen Samsun Şube Başkanı Erdoğan Çakmak, sağlık çalışanları, belediye personeli ve mahalleli yurttaşlar katıldı.
385 Değerli Hocamızı Ve Sağlık Çalışanımızı Kaybettik
Etkinliğin açılış konuşmasını gerçekleştiren Atakum Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Neşe Kangüleç, “Tıp Bayramı vesilesi ile burada sizlerle buluşmak, bizlerde güzel duygular yarattı. Ancak içinde bulunduğumuz pandemiden dolayı, sizler gibi 385 çok değerli hocamızı ve sağlık çalışanlarımızı yitirmenin üzüntüsü ile 14 Mart’ı bir bayram havasında kutlayamıyoruz. Hayatlarını kaybetmiş olan tüm hocalarımıza ve sağlık çalışanlarımıza Allah’tan rahmet ailelerine sabır dileriz. Sizler haftalarca evlerinize gidemediniz. Çocuklarınıza, sevdiklerinize sarılamadınız. Çok zor şartlarda bizleri sağlığımıza kavuşturmak için geceleri gündüzlere kattınız. Eşsiz bir koronavirüs mücadelesi verdiniz ve vermeye de devam ederken sağlık sisteminin içinde bulunduğu birçok sorunla mücadele etmeye çalıştığınızın canlı tanıklarıyız. Yaşadığınız tüm sorunlara karşın pozitif enerjiniz ve deneyimleriniz, bilgi ve becerileriniz ile bizlere umut olmaya gayret ediyorsunuz. Sizleri yürekten kutluyorum. Bugün burada koronavirüsten dolayı hayatlarını kaybetmiş olan saygıdeğer hocalarımız ve sağlık çalışanlarımız adına birlikte 150 adet mimoza fidanı dikerek bir park yaratmak istedik. Gerçekleştirdiğimiz etkinlik, acılı ailelerin acısını dindiremez ancak onların yüzlerinde ufak bir tebessüm oluşturmak bize yetecektir. Daha iyi çalışma koşullarında ve can güvenliği endişesi yaşamayacağınız bir sağlık sistemi içerisinde emeğinizin karşılığını alabileceğiniz günler dilerken doktorlarımızın ve sağlık çalışanlarımızın tıp bayramını kutlarım” diye konuştu.
Şehit Sağlıkçılara Vefa Borcumuz Var
Atakum Belediyesi ile Atakum Kent Konseyi Kadın Meclisi’ne gösterdikleri hassasiyet için teşekkür eden Samsun Tabip Odası Başkanı Dr. Funda Furtun, “Bugün kaybettiğimiz sağlık şehitlerimize vefa için buradayız. Benzeri görülmemiş zamanlar yaşıyoruz. Yüzyılın salgınını yaşadığımız bu dönemde tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de bu savaşta sağlık çalışanları bir asker gibi, fedakârca can siperhane mücadele ediyorlar. Hekimler ve sağlık çalışanları hastalarına bakım sağlarken bilinçli bir şekilde, çok tehlikeli bir durumda mesleklerini uyguluyorlar. Üstelik bunları çoğu kez hiç de ideal sayılmayacak koşullarda yapıyorlar. Çocuklarını eşlerini anne ve babalarını hatta hayatlarını bir kenara bırakıp, hastalanma ve ölüm riskini göze alarak yaşatmak için mücadele ediyorlar. Mesleğimiz zor, mesleğimiz kutsal, mesleğimiz fedakâr. Bir savaş olduğunda askerler ölür ve şehit olurlar. Kuşkusuz ülkeleri için ölümü göze alan bu insanlara anıtlar dikilir. Meçhul asker anıtı. Sembolik bir saygı için anıt. ‘Onlar sizin için öldü’ derler kısaca. Bu dönemde yüzlerce doktor ve sağlık çalışanını kaybettik. Binlercesi hastalandı ve birçoğu ölümden döndü. Yaşatmak için savaşan ve bu uğurda ölenlere karşı saygı ve vefa bizim borcumuzdur. Bu park da bunun bir sembolüdür. Pandeminin başından beri covid19’un bir meslek hastalığı olması gerektiğini dile getirdik. Dünya Sağlık Örgütü’nün ısrarla önerdiği ve 130 ülkenin de kabul ettiği bu durum maalesef ülkemizde yasalaşmadı. Göstermelik hastalığını mesleğini icra ederken kaptığını ispatlamayı gerektiren bir genelge çıkarıldı. Salgınla mücadele ederken covid19 nedeniyle vefat eden sağlık çalışanlarının geride bıraktıkları aileleri için covid19 meslek hastalığı olarak tanınmalı ve yasalaşmalıdır. Bu onlara hepimizin vefa borcudur. Şairin dediği gibi ‘Yok öyle umutları yitirip karanlıkta savrulmak. Unutma aynı gökyüzü altında bir direniştir yaşamak.’ Bu direnişte şehit olan sağlıkçılarımıza vefa için bu organizasyonu sağlayan Atakum Belediye Başkanı Av. Cemil Deveci’ye, Atakum Belediyesi Kent Konseyi Kadın Meclisi’ne ve Başkanı Neşe Kangüleç’e çok teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.
Onları Unutmamak Üzerimize Düşen Görev
Tüm meslektaşlarının ve mesai arkadaşlarının 14 Mart Tıp Bayramı’nı kutlayan Samsun İl Sağlık Müdürü Vekili Uzm. Dr. Mehmet Kılınç, “Pandemi süreci nedeniyle geçen yıl da bu yıl da izolasyon ve korunma yöntemleri nedeniyle törenlerimizi kısıtlı ve az sayıda katılımlarla gerçekleştirdik. Bu yıl da uygulamamız devam ediyor. Şu anda hastanelerimizde de aynı şekilde kısıtlı sayıda hekimlerimizin katılmasıyla kutlamalarımızı dün ve bugün gerçekleştirdik. Atakum Belediyesi ile Atakum Kent Konseyi Kadın Meclisi’nin vefa ve saygı adına düzenlemiş olduğu bu etkinlik için, başta hekimlerimiz olmak üzere eczacılarımız, hemşirelerimiz ve Sağlık İl Müdürümüz Dr. Öğr. Üyesi Muhammet Ali Oruç adına teşekkür ediyorum. Gerçekten Karadeniz’in incisi, güzide ilçesi Atakum’da böyle güzel bir mekânı ayırıp anlamlı bir günde böyle bir etkinlik düzenledikleri için de ayrıca teşekkür ediyorum. Biz bir yıldır pandemi ile mücadele ediyoruz. Doktoruyla, hemşiresiyle tüm çalışanlarıyla bir sağlık ordusu diyoruz. Bu mücadelede en üstün gayreti gösteriyoruz. Biraz önce Samsun Tabip Odası Başkanı’nın da belirttiği gibi kendi meslektaşlarımızı kaybettik. Eczacılarımızı, hemşirelerimizi kaybettik. Ama bu salgınla mücadelenin içinde bunlar var. Tabii ki vatandaşlarımızı da kaybettik. Hepsinin bizim içimizde ayrı ayrı yeri var. Onları yaşatmaya gayret edeceğiz. Bu etkinlik ve bu ayrılmış olan bu parkta bu ağaç dikme töreniyle onların anılması, unutulmaması hepimize düşen görevdir” dedi.
Sağlık Çalışanları Yüzyılın Kahramanlığını Ortaya Koydu
OMÜ Rektörü Prof. Dr. Prof. Dr. Yavuz Ünal ise 14 Mart Tıp Bayramı vesilesiyle sağlık çalışanlarına şükran, saygı ve minnettarlığını ileterek başladığı konuşmasında, “Doğrudan veya dolaylı olarak, bu süreçte ülkenin içerisinde bulunduğu, insanlığın karşı karşıya olduğu salgınla mücadele noktasında, kendi varlıklarını hiçe sayarak, kendi sağlıklarını ve özel hayatlarını hiçe sayarak tıpkı cephedeki bir asker gibi üzerine düşen yükümlülüğü fazlasıyla yapan sağlık çalışanlarımızın; işin doğrusu bir destan yazdıklarını, artık okunacak bir destanlarının var olduğuna inanıyoruz. Bu sadece bugün açısından değil, bundan sonraki süreç açısından da geriye dönüldüğünde belki ders kitaplarında okunacak. Bir krizin nasıl yönetileceğini, bir kriz esnasında insanın kendi kaygılarını bir kenara bırakıp insanlığı bir başkasını nasıl düşündüğünü gösteren güzel bir örnek olarak ders kitaplarına gireceğini düşünüyoruz. Ben bu anlamda doğrudan veya dolaylı olarak süreçte etkilenen özellikle hasta olan, hastalığı bir şekilde atlatan kardeşlerimize Rabbimden şifa diliyorum. Bir şekilde etkilenmek suretiyle ahirete intikal etmiş olan sağlık çalışanlarımıza ve tüm vatandaşlarımıza rabbimden rahmet diliyorum. Yakınlarına sabır diliyorum. Zor bir süreç. Bir başkası adına konuşmak, bir başkasının acısını telaffuz etmek belki kolay ama yaşayan eğer sizseniz ve bunun bir şekilde bir parçası iseniz olayı farklı yaşıyorsunuz. Olayı farklı bir boyutta görmeye başlıyorsunuz. Bu nedenle belki yüzyılın kahramanlığını ortaya koydular. Bunlar geriye döndüğümüzde süreç henüz bitmiş değil ama en azından biraz daha tecrübeliyiz. Ne yapmamız gerektiği konusunda biraz daha tecrübeliyiz. Ümit ediyorum en kısa sürede sağlıklı günlere, yüzümüzdeki maskeleri çıkardığımız birbirimize dokunabildiğimiz, temas edebildiğimiz beraber çay içip sohbet edebildiğimiz günlere en kısa zamanda kavuşmayı ümit ediyorum. Tıp Bayramı saygın bir mesleğin aslında geçmişe baktığımızda insanlığın saygı gösterdikleri bir mesleğin ifadesi olarak ortaya çıkıyor. Hekimin temsili olarak beyaz gömlek diye sembolize ediliyor. Burada ben başkanımı tebrik ediyorum. Sadece özel bir gün olduğu için değil içinden geçilen zorlu ve özel bir dönem olan bu süreçte bu şartlarda böyle manidar bir organizasyon ortaya koydukları için. Çiçeklerin arasında mimoza benim çok sevdiğim ve özel tuttuğum bir çiçektir. Yani özel bir mesleğe özel bir bitki türünün seçilmesi ve onunla temsil edilmesi yıllar sonra bile bu şartlarda zor şartlarda kutlanan bu bayramda oluşturulan sembolik bir değeri olacağını düşünüyorum. İnşallah bir sonraki bayramı bayram olarak kutlarız” sözlerini kaydetti.
Onları Şehitlik Mertebesinde Anacağız
Sağlık çalışanlarının Çanakkale’de, İstanbul’un işgalinde yazdığı destanı bugün koronavirüs sürecinde devam ettirdiklerini söyleyen Atakum Belediye Başkanı Av. Cemil Deveci, “Tıbbiyelerin tarihinde onur, haysiyet ve şeref var. Düşünebiliyor musunuz? Dünyayı ve sağlık çalışanlarının hizmet alanlarındaki eğilimlerini izliyoruz. Günlerce aylarca evine gitmiyor. Küçük çocuğunu görmüyor, otelde yatıyor. Her gün hastaneye gittiğinde virüs kapabileceğini peşinden ölebileceğini de biliyor. Buna rağmen gidiyor. Bunun adı şehitlik değilse nedir? Bunun adı şehitliktir. Burada anılarınını yaşatacağımız şehit olmuş sağlık çalışanlarıdır. Doktorlardır, hemşirelerdir ve diğer sağlık çalışanlarıdır. Onlar bizim yüreğimizde, kalbimizde destan yazdılar ve onları şehitlik mertebesinde anacağız. Bugün yaptığımız yetmez. Hastanede mikrop kapabileceğini, bir süre sonra vefat edebileceğini ve ölebileceğini bile bile çocuğundan, eşinden, evinden vazgeçerek koşa koşa hizmete giden sağlık çalışanlarının bu konudaki hakkı teslim edilmeli. Üstelik şartlar böyleyken, sağlık çalışanlarına şiddet uygulamak ne demek? İnsanlık bunun neresinde? Bugün burada bu değerli törene geldiğiniz için hepinize çok teşekkür ediyorum. Pandemi sürecinde şehit olan sağlık çalışanlarımıza rahmet diliyorum. Dilerim bir daha yaşamayız ve bu pandemi belasından bir an önce kurtuluruz. Dilerim hocalarımız şevkli, güçlü, geleceğe umutla bakabilen ülkenin bağımsızlığına sahip çıkabilen tıbbiyeliler yetiştirirsiniz” dedi.