BAHÇELİNİN İFTARI GÖVDE GÖSTERİSİNE DÖNDÜ!!
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Samsun Ülkü Ocakları ve Samsun MHP il başkanlığınca düzenlenen iftar programına katılmak için geldiği Samsun'da büyük şokuyla karşılandı
Karşılama sonrası bir alışveriş merkezindeki geçen Devlet Bahçeli burada partililer ile bir araya geldi.
Yapılan iftar programına katılım beklentileri aştı. İftar yemeği verilen toplam 5000 kişilik 3 salon dolunca, koridora masalar kuruldu. Milliyetçi Hareketi Lideri Devlet Bahçeli 3 yıl sonra geldiği Samsunda büyük destek gördü.
Konuşmasına katılan herkese Teşekkür ederek başlayan MHP Samsun İl başkanı Taner Tekin "Bu iftar sofrası, iftar sofrasında şehit edilen RUHİ Kılıçarslan'ın sofrasıdır. Bu sofra şahadete yürürken gözünü bile kıpmayan Pehlivanoğlu'nun sofrasıdır. Bu sofra Ege'de şehit edilen kardeşim Fırat Çakıroğlu'nun sofrasıdır. Kısacası bu sofra maziden atiye bu harekete gönül vermiş, emek vermiş, can vermiş ülküdaşlarımızın sofrasıdır. Her biriniz bu sofrada yer alarak birlik ve beraberliğimizi kimsenin bozamayacağını göstererek hoş geldiniz sefalar getirdiniz. Herkesin bilmesini isterim ki Yüce Başbuğumun emaneti olan bu davamıza hizmet etmekteki tek hedefimiz Yüce Allah'ın rızasını kazanmaktır. Bu uğurda Başbuğumuzun izinden, liderimiz Devlet Bahçeli’nin izinden çıkmayacağız" diyerek sözlerini sonlandırdı.
CUMHURBAŞKAN'IN "TERÖRİST KADAR ONURLU VE GURURLU OLMAYIZ" SÖZÜNE TEPKİ GÖSTERDİ
MHP Samsun İl Başkanı Taner Tekin’den sonra konuşma yapan MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli; "Her anı fazilet ve bereketle geçen Ramazan-ı Şerif’in son günlerinde burada olmaktan, kurtuluşumuzun simgesi Samsun’da bulunmaktan mutluluk duyuyorum. Bildiğiniz gibi, Ramazan Kur’an ayıdır. Yüce Kitabımızda bu ayın bir hidayet rehberi olduğu yazılıdır. Cenab-ı Allah’ın en büyük mucizesi olan Kur’an-ı Kerim’in indirilmeye başlandığı ve bin aydan daha hayırlı olduğu müjdelenen Kadir Gecesi bu ayın manevi ihtişamıdır. Kötülükten arınmak için Ramazan bir fırsattır. Af ve bağışlanmak için Ramazan bir dönümdür. Bu kutlu ayın başı rahmet, ortası mağfiret, sonu ise ebedi kurtuluştur. Bizler bu duygu ve düşüncelerle Ramazan ayını idrak etmek isterken, kana susamış hainler boş durmamaktadır. Allah korkusu ve inancı nedir bilmeyen alçaklar eylemlerini sürdürmekte, nerdeyse her gün birer ikişer evlatlarımızın canlarına kast etmektedir. Teröristte onur bulunmaz.
Terörist gurur nedir bilmez. Terörist haysiyetten uzak, ahlaktan mahrum, vicdandan yoksun insanlık suçlusudur. İnsani tüm değerleri yok sayan bu mahlûkatlar, hiçbir ulvi kavramla beraber anılamaz, anlaşılmaz, bir ve aynı görülemez. Şayet aksi olsaydı kundaktaki bebeğe kurşun sıkacak kadar canileşmez, camileri ateşe verecek kadar aşağılık olamazlardı" dedi.
ÖLEN MÜSLÜMAN ÖLDÜREN MÜSLÜMAN
Müslüman ülkelerdeki iç savaşa dikkat çeken Bahçeli; "Günümüz küresel tablosunda son derece büyük kırılma ve kopuşlar yaşanmaktadır. İstikrarsızlık sahaları genişlemekte, dahası sadece ortaya çıktığı ülkelerde kalmayarak etrafına yayılmaktadır. Hali hazırda dünya genelinde 65 milyonun üzerindeki insan yerlerinden edilmiştir. Bunların büyük çoğunluğu mülteci tanımıyla başka ülkelere göç etmekte, ülkelerinde yaşanan savaşlardan kaçmaktadırlar. Ne hazindir ki bu sayıya dâhil olanların ağırlıklı kısmı Müslümanlardır. Afganistan'dan Somali'ye, Libya'dan Lübnan'a, Suriye'den Irak'a, Doğu Türkistan'dan Kırım'a varıncaya kadar İslam dünyasının genelinde acı ve gözyaşı hakimdir. Ümitsizlik İslam alemini esir almış, emperyalist oyunlar birer birer devreye sokulmuştur. Küresel hesaplaşmaya kurban gidenler Müslümanlardır. Suriye örneği her yönüyle karşımızdadır. Ölen Müslüman, öldüren Müslüman; ama restleşme hep başka kesimler arasındadır. Evleri, okulları, hastaneleri bombalanan Müslümanlar; ama o bombaları atanlar daha çok başka ülkelerin uçaklarıdır. Meselenin acı yanı, İslam dünyasının terörle iç içe geçirilmesi, vahşet projelerinin hız kazanmış olmasıdır. Barış ve kardeşlik dini olan İslam, şiddetle yan yana gösterilmeye çalışılmaktadır" dedi.
İSRAİL İLE YAPILAN ANLAŞMAYA TEPKİ
AKP'nin verdiği sözleri tutmadığını vurgulayan Bahçeli; "Biliyorsunuz, AKP’de, İsrail’e demediğini bırakmamıştı. Erdoğan’ın ağzından İsrail’e karşı kurşun gibi sözler çıkmış; katil, cani, barbar, terörist gibi suçlamalar çok sık duyulmuştu. Sonuçta ne oldu, sanki bir şey olmamış gibi masaya oturuldu, karşılıklı hazırlanan anlaşma metni imzalandı. AKP, yine çark etti, yine döndü. Erdoğan tüm sözlerini yedi, yuttu, unuttu. Peki, bunca aldatma ve oyalamadan sonra; Samsun’dan kim özür dileyecektir? Yıllarca İsrail’le kutuplaşıp, neredeyse savaş sınırına gelip; sonra pardon demek nasıl bir aklın ürünüdür? Barışacak idiysek niye kavga ettik? Kavgalıysak, tezlerimizi niye sonuna kadar savunamadık? Erdoğan, pişkince süreci Filistinli kardeşlerimizle paylaştık diyor. Filistinli olacakları biliyor da, Samsunlunun niye haberi olmuyor? İsrail bu anlaşmadan kazançlı çıkmıştır. Ekonomik ve siyasi avantajlar sağlamıştır. Türkiye ise AKP sayesinde maalesef mahcup edilmiş, beklentileri karşılanmamıştır. Mesela Gazze’ye ambargo sürecektir. Bunu konuşan nedense yoktur. Ne utanmazlıktır ki; Gazze’deki ambargoya Türk dış politikasını seferber eden hükümet, Türkmen Dağı’ndaki zulüm ve tecrite seyirci kalmıştır. "diye sözlerini sürdürdü.
FİLİSTİNLİLERE VERİLEN ÖNEMİN TÜRKMENLERE VERİLMEMEMSİ İKİYÜZLÜLÜKTÜR
Bahçeli sözlerini şöyle sürdürdü. "Gazze’ye insani yardım ulaştırmak amacıyla sürekli faal halde olanların, sıra Türkmenlere gelince duyarsız ve ilgisiz kalmaları vicdansızlık olduğu kadar Türklüğe duyulan kinin sonucudur. Filistin deyince ayağa kalkanların, Arakan ve Somali sevdalılarının; Türkmeneli’ne uzak durmaları, Türkmen Dağı’na yabancı kalmaları acımasızlık, İslam’ın hiçbir değeriyle bağdaşmayan ikiyüzlülüktür. Bizim için değişen ve farklılaşan bir şey olmayacaktır. Çünkü biz, hem Filistin’i gönlümüzde taşır, hem de Türkmenliğin hak ve çıkarlarını korkusuzca savunuruz. Çünkü biz Türk’üz, Türk milletinin fedakâr neferleriyiz" dedi.
MHP PARALEL BİR KUMPASIN ALTINDA
Sözlerine son olarak paralel yapının MHP'ye kurduğu kumpasla bitiren Genel Başkan, Bildiğiniz üzere uzun süredir partimiz paralel bir kumpasın saldırısı altında, rezil bir oyunun hedefindedir. Ne var ki oyunu ve figüranları çok iyi biliyoruz, ne yapılmaya çalışıldığına da uzun süreden bu yana vakıfız. Bu anlamda, geride bıraktığımız günlerde Isparta'da yürütülen bir soruşturma kapsamında ele geçirilen vahim deliller iddialarımızın haklılığına yeni bir kaynak daha sunmaktadır. Görünen odur ki, paralel köstebekler partimizin etrafını sarmışlar, aşağılık girişimlerle davamızı ve şahsımı hedef almışlardır. Allah var ya, biz de aksini ummuyor, beklemiyorduk. Allah'a hamd olsun bizim doğduğumuz kaynak belli, gideceğimiz yön bellidir. Biz sadece Türkiye'nin yoluna baş koyduk, ülkemiz ve milletimizden başka bir adreste çare aramadık. Bu nedenle Okyanus ötesinde beddua ve iftira seansları düzenleyen, dedikodu imalatı yapan mürşit kisveli münafıklarla örtüşen, kesişen, çakışan hiçbir yan ve ortak noktamız yoktur, olmamıştır, olmayacaktır. Amaç, MHP'nin bu eşsiz konumunu kullanmak ve büyük potansiyelini küresel hesaplara alet etmek ve sonra da varlığını ateşe vermektir. Bu amaç için bazı malum isimler içimizden devşirilmiş ve özel talimatlarla desteklenmişlerdir. Bu zavallılar kendilerine biçilen rolü oynarken, perde gerisindeyse başka hesaplar yapılmaktadır. Öne sürülen iki ayaklı hesabın ilk aşamasındaki gaye önce MHP'yi, ardından da Türkiye'yi yere sermek, tarihin gerisine düşürmek ve nihayetinde yok etmektir" diyerek sonlandırdı.
İftar programı sonrası katılan MHP il başkanları, Ülkü Ocakları il başkanları ile toplantı düzenleyen Devlet Bahçeli sonrası Samsundan ayrıldı.