Basın toplantısında açtı ağzını yumdu gözünü!...
Samsunspor Başkanı İsmail Uyanık, bugün Nuri Asan Tesisleri'nde basın toplantısı düzenledi
Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Samsunspor Başkanı İsmail Uyanık, eski yönetici alacakları ile ilgili soru üzerine, “Her gelen ‘Kazım Yılmaz borcunu affederse Samsunspor kurtulacakmış’ moduyla herkes Kazım Yılmaz’ın üzerine yürümüş. Onda da böyle bir refleks doğmuş. Zaten bu ligde bir gelirimiz yok. Ben oturup konuştuğumuz zaman hepsiyle bir noktaya varacağımızı düşünüyorum. Alacaklar döviz endeksli olduğu için kur farkından dolayı borçlar devamlı büyüyor. Dolayısıyla kimsenin kötü niyetli olacağını düşünmüyorum. Bizim açımızdan şuanda rahatsız edici borçlar listesinde yönetici borçları gözükmüyor” dedi.
13 senelik aradan sonra bu kadar iyi bir takım kurabileceğimizi ancak kurduğumuz düzgün ekiple birlikte istişare ederek, bu ligde en iyi takımı kurduğumuzu düşünüyorum. Sonucu alacağımızı düşünüyorum. Bu düşüncemi değiştirecek hiçbir şey yok. Herkes futbolun kurallarını bir şekilde kavrayacak. Ben hiçbir zaman bütün sezon boyunca yapacağınız eleştirilerde geriye dönük olarak, teknik direktörler başarısız olunca geçmişe top atıp, ‘enkaz devraldık, bu takım hiç hazırlanmamış, hiç kamp yememiş’ derler. Bende dönüp, ‘bu takımı 3. Lige giderken almıştık. Mezara koymuşlar, üstüne toprak atarlarken, yeni Samsunspor projeleri havada uçuşurken almıştık. 70-80 milyon borçlu, kimsenin tahtayı açamadığı dönemlerde aldık’ diye bunları asla hatırlatmayacağım. Herkes benim Yüksel Yıldırım ile geçmiş dönemden beri hassas ortaklık beraberliğinde kimse araya nifak sokmaya çalışmasınlar. Nifak sokmaya çalışanlar boşa çalışırlar” diyerek şöyle devam etti:
Şirketleşme tamamen bürokratik işlerle yürüyor. Osman Arslan şirketleşme işleri ile uğraşıyoruz. Ticaret Odası’na gidiyor, prosedürleri yerlerine getiriyor. Benim için şirket veya dernek fark etmez. 4-5 sene sonra Samsun şehri ‘bu şirketi bana sat’ dediği zaman satıp çıkar gideriz. Bu gönül birliği, destek var olduğu müddetçe biz bu işin içerisindeyiz. Biz Samsunsporlu olduğumuz için futbolun içinde varız. Bunun için Samsun’dayız. Samsunspor’un 70 milyon da borcu olabilirdi, 90 milyon da, 100 milyonda olabilirdi. Buna bakarak girmedik. Yılport isminin de bir acelesi yoktu. Ama federasyon bize ‘eğer reklam alacaksanız Eylül ayında yapılacak olan federasyon toplantısına bu kararı yetiştirmeniz gerekiyor’ dediler. Onun için biz bu kararı biz çoktandır düşünüyorduk. Samsunspor A.Ş.’nin yüzde 67’sini temsil eden Ali Rıza Yıldırım ve Yüksel Yıldırım arkadaşlarımızın kendi şirketlerinin reklamını vermelerini istemeleri kadar doğal bir durum yok. Türkiye’yi birçok alanda temsil eden çok düzgün firmaları var. O firmanın ismini Samsunspor’da yaşatmak istediler.
Borcumuz 55 milyonu geçtiği kesin. Türkiye’nin içinde bulunduğu durum inanılmaz bir döviz kurlarındaki artış var. Dolayısıyla Euro ve dolar borçlarımız zaten yüzde 30-40 katlandı. 50 milyonun 20 milyonu dövize bağlı borçsa bunlar artıyor. Hesapta olmayan, henüz borcu kesinleşmemiş bazı alacaklar var. Biz tahtayı açmak için kimse bize bir kuruş indirim yapmadı. Bazı bu işi iş edinmiş avukat güruhu var. Bunlar Samsunspor’un bütün sıkıntılı işlerindeki isimler. Bunlar senelerdir Samsunspor üzerinden davalar alarak, futbolcuların üzerinden davalar alarak bu işi yapıyorlar. Samsunspor’un şirket olduğunu duyunca teşekkür ettiklerimiz haricindeki hiçbir alacaklı, hiçbir futbolcu bir kuruş inmediler. Eğer Samsunspor küme düşseydi veya Samsunspor şirket olmasaydı, tahtasını açtırmak gibi bir kaygısı olmasaydı bu insanların hiçbiri paralarını alamayacaktı. Ne yurt dışındakiler, ne de yurt içindekiler. Coşkun Zeren arkadaşımız kendi döneminde hukuku olan yabancı futbolcularla anlaşmaya çalıştı. Avukat devreye girip onların anlaşmalarını bozdurmaya çalıştı. Türkiye’de son
Tahminime göre Samsunspor 30 milyon bütçe ile bu sezonu tamamlayacaktır. Samsunspor’u şuanda denetleyen 2 tane özel firmamız var. Samsunspor’da geçmişten bu yana avukatlık anlamında kötü niyetli veya mesleki hataları çıkartıyorlar. Çünkü burada birçok avukat hataları yüzünden mükerrer paralar ödedik. Bir sürü 35 yaşındaki oyuncular futbol oynamadan bu fakir şehrin paralarını sömürmeye devam ettiler. Futbol oynamıyorlar, 3 senelik sözleşme yapıyorlar, gidip memleketi Brezilya’da yatıyorlar. Bu fakir şehrin parası ile her sene 400 bin – 500 bin Euro ile gününü gün ediyorlar. Bütün bu eksiklikler kulübün kurumsal olmamasından kaynaklanıyor. Biz eski başkan 5 kuruşunu almamasının peşindeyiz. Bu taraftan da kürekle menajerlere, avukatlara, hak etmeyen oyunculara para dağıtmışlar. Kimse bunları konuşmuyor. Biz ‘Samsunspor’un borcu 55 milyon lira olsa alırdık, 90 milyon lira olsaydı almazdık’ dediğimiz bir şey yok. Bu 100’de 105’te olsa alırdık. Biz Samsunsporumuzu alıyoruz. Benim gönlümde bu kulübün marka değeri milyar dolarlarla ölçülmez.
Samsunspor kulübü derneği varlığını devam ettirecek. Önceden esnaftan mal alamadığımız yerde şimdi herkes Samsunspor’a ürün vermek için çaba gösteriyor. Samsunspor Kulübü Derneği tüm çabalarıyla devam ediyor. Burayı dernek üyelerine hitap edecek bir sosyal tesis alanına dönüştürmek gibi bir projemiz var. İlk defa yıllar sonra oda bana denk geldi. Samsunspor’u seven bir büyük belediye başkanı ve takımı seven bir alt belediye başkanı dostlarımız var. Sporun kıymetini bilen bürokrasi ve vali var. Bu tesisi inşallah bir yelken kulüp gibi sosyal tesisler yapmayı planlıyoruz. Bize bu tesis yetmiyor. Samsun’da saha üretmek zorundayız. Samsun’da saha üretmezsek biz bu işin altından kalkamayız. Derneğin yapacağı çok iş var. İsterse yarın oturur, başka branşlarda faaliyete geçer. Samsunspor yarıştığı her alanda tribünleri doldurur. Salonda yarışıyorsa salonu doldurur. Samsunspor bir camia, tabela kulübü değil. Pilot futbol kulübü olarak yarışacaksak bunu da yapacağız.
Şuanda futbol şehitliği için gündemimizde bir plan yok. Canik Belediyesi bu konuda öncelikli olarak bir çalışma yapmış. Biz o yapılan çalışmalarda üstümüze düşen desteği veririz. Samsun’dan futbolcu çıkar diyoruz ama Samsun’da saha yok. Kendi kendimizi kandırıyoruz. Gençlik ve Spor Bakanlığına gittik oradaki müdürler bize ‘Samsun tesis olarak kişi başına en fazla tesis olan illerimizden bir tanesi’ diyorlar. Hangi tesis? ‘bowling tesisi, golf tesisi’ ama futbol tesisimiz yok. Allah’a şükür çok tesisimiz var ama futbolda neredeyiz. Futbolda bir tane stadyumumuz var. Şuanda eski stadyumun yanında oynanan yan sahalar bile kalkma tehlikesi ile karşı karşıya. Petrolden geri dönüşümlü olan kanserojen ihtiva eden halı sahalarda çocuklarımızı oynatıyoruz. Bu mu Samsun’daki tesis zenginliği? Dolayısıyla Samsun’un öncelikleri bunlardır. Ayaklarımızı gerçek anlamda yere basalım, önceliklerimize bakalım o öncelikler içerisinde şehitlerimize saygı zaten birinci sırada gelir. Biz onu Samsunspor kulübünün gömülmesine izin vermeyerek ispatlamış olduğumuzu düşünüyoruz.”