Bir ramazan ayının ardından, ömrü yeten inanlar ile yeni bir bayrama daha ulaştık.

Bir ramazan ayının ardından, ömrü yeten inanlar ile yeni bir bayrama daha ulaştık

Bir ramazan ayının ardından, ömrü yeten inanlar ile yeni bir bayrama daha ulaştık.

Toplumsal birlik ve beraberlik özlemi çektiğimiz bu günlerde sevgi, saygı ve tahammül sınırların ortadan kalktığı, bireylerin sevinci ve güler yüzü unutmaya yüz tuttuğu, toplumun ayrıştırıldığı, ötekileştirildiği ve kamplara bölündüğü, komşu İslam ülkelerinde ve Türk Coğrafyasında gözyaşının, kanın, vahşetin, baskının üst seviyelere günlerde, dini bayramlarımızdan olan ramazan bayramını kutlamaya çalışacağız.

Ortadoğu’da yaşanan dram, katliam, yıkımlar ve hukuk ihlalleri, Gazze’den Türkmenline, Doğu Türkistan’a kadar kabaran şiddet sarmalı aziz Türk Milletimizi ve İslam dünyasını hüzne boğmuş, yaşanan bu olaylar ve süren insani felaketler bayramı buruk bir şekilde karşılamamıza neden olmuştur.

İslam dünyasının sınavdan geçtiği bu günlerde, yaşanan barbarlıklar karşısında sembolik ve göstermelik tepkiler hariç, küresel vicdan ve Ankara duyarsız kalmış, inisiyatifi elinden kaçırmış, İslam toplumları / ülkeleri adeta sessizliğe gömülerek kabuklarına çekilmişlerdir.

Ortadoğu’nun ve Türk Coğrafyasının adil ve kalıcı bir barışa; sağlam bir uzlaşıya ihtiyacı vardır. Bu uzlaşı ve barış Türkiye’nin huzur ve bekası açısından da önemli ve şarttır.

Bölgede birliğe, dirliğe, sağduyuya ve barışa ulaşması en büyük arzumdur.

Bu vesileyle akrabalarımın, dostlarımın, hemşehrilerimin, aziz Türk Milletinin ve İslam Âleminin mübarek Ramazan Bayramı’nı içtenlikle tebrik eder, en derin sevgi ve saygılarımı sunarım.

Allah’tan isteğim odur ki, her günümüz bayram, her anımız sevinçle dolu olsun.

Ramazan bayramımız mübarek olsun…