BU ÜLKEDE BANKA SOYGUNCULUĞUNA DUR DİYECEK YOK MU?
16 Nisan 2014 Çarşamba 00
16 Nisan 2014 Çarşamba 00.03
twitter.com/ Hüseyin Deniz’in bankalarla ilgili yazısı.
Yok, mu bankaları dizginleyecek bir yiğit?
Benzeri feryatlar arşa ulaştı ama değişen pek bir şey olmadı. Durumu kısaca özetlemekte fayda var…
Düşük faiz ortamında kar oluşturmakta zorlanan bankaların yeni stratejisi faiz dışında gelirler elde etmek. Kendilerine yatırılan paraya verdikleri faiz ile, müşterilerine kullandırdıkları kredilerden elde ettikleri faiz farkı, esasında bankaların ana gelir damarıdır. Ancak yıllarca yüzde 50’nin üzerinde faizli ortamlarda çalışıp aşırı karlar elde eden bankalar için yüzde 10-15 aralığında dalgalanan faiz ortamında çok yüksek karlar elde etmek epey zorlaştı.
Mevduata verilen faiz ile kredilerden alınan faizden olağanüstü paralar kazanamayan bankalar bunu telafi edebilmek için oldukça basit bir alana yoğunlaştılar. Faiz dışı kalemlerden elde ettikleri gelirler: para transferlerinden aldıkları ücretler, hesap işletim ücreti, hesap işletmeme ücreti, kredi kartı yıllık ücreti… liste uzayıp gidiyor.
10 sene önce bankaların ücret, komisyon ve bankacılık hizmet geliri kalemlerinden elde ettikleri gelir, toplam gelirlerinin yüzde 6-7’sine tekabül ediyordu. Şimdi ise bu oran yüzde 15’e yükselmiş durumda. Daha da artacaktır bu oran, çünkü bankalara “dur” diyen bir merci yok…
Bankalara neden dur diyen birilerinin olmadığı merak edilir hep. Bunun sebepleri çok basit, çünkü bankaların tüm işlemleri kayıt altında, çok vergi veriyorlar, çünkü istihdama katkıları çok fazla, çünkü devlete de borç veriyorlar, çünkü… Bunun gibi nedenlerle otorite, bankalarla vatandaş arasında kaldığında sessiz duruyor, müdahale etmiyor, ağırdan alıyor…
Bu konuda ben bankaları suçlamıyorum. Kapitalist sistemin acımasız oyuncuları bankalar, onlardan merhamet beklemek abes. Bu konuda müşterilerin sorumluluğu büyük esasında. Yıllık 80 TL ücreti olan kredi kartını kullanmakta ısrar eden, altı ayda bir 29 TL hesap işletim ücreti kesen bankaların kapısındaki, ATM’lerinin önündeki kuyruklar erimedikçe bu bankaların da bu insanlara karşı insaflı olmaları için hiçbir neden göremiyorum…
Aslına bakacak olursak Hüseyin Deniz bu soygun modelini çok güzel özetlemiş…