BU ÜLKEDE TASARRUF DÜŞÜK!

MHP Samsun Milletvekili ve Plan ve Bütçe Komisyonu üyesi Erhan Usta, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda görüşülen 'Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatırım Sistemi Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kan

MHP Samsun Milletvekili ve Plan ve Bütçe Komisyonu üyesi Erhan Usta, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda görüşülen “Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatırım Sistemi Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı” ile ilgili olarak komisyonda görüşlerini dile getirdi.
Milletvekili Erhan Usta; “Ülkemizde tasarrufların düşük olduğunu biliyoruz. Bir ülkede tasarruf olmayınca veya düşük olunca yatırım da düşük oluyor, yatırımın düşük olması hem büyümeyi hem de büyüme kapasitesini etkiliyor. O yüzden, tasarrufların artırılması makroekonomik açıdan mutlaka çözmemiz gereken bir husus. Fakat tasarrufla tüketim arasındaki ilişki ve tasarrufla üretim arasındaki ilişkiyi de iyi kavramamız gerekiyor. Yani, “tasarrufu artırmak” demek, mevcut gelir seviyesinde tüketimi düşürmek demektir. Şimdi, özellikle siyasetçiler,  vatandaşın tüketimini düşürücü herhangi bir tedbiri alma konusunda isteksiz davranıyorlar. Hâlbuki gelir var, geliri 100, tüketim 85, tasarruf 15. Aslında yüzde 15 dediğimiz şey bu. Yani, biz gelirimizin yüzde 85’ini tüketiyoruz, yüzde 15’ini tasarruf ediyoruz ekonomi olarak. Emsallerimiz ne yapıyor? Yüzde 33’ünü tasarruf ediyor, yüzde 67’sini tüketiyor. İşte, 10 bin dolar civarında geliri olan ülkeler de yine aynı. Ortalama 10 bin dolar civarında geliri olan ülkelerde de yine tasarruf oranları bizim çok üzerimizde. Gelişmekte olan ülkeler içerisinde tasarruflarımıza kabaca baktığımızda, mutlaka artırılması gerekiyor. Dolayısıyla, bunun tüketim tarafına dokunmak gerekiyor, tüketim tarafına dokunmadan tasarrufu artırmak çok fazla mümkün değil. Biliyorsunuz, iktisatçılar “Geliri artırarak tasarrufu artırmak lazım” der.
Geliri de artırmak ancak tasarrufu artırmakla olur. Önce tasarrufu artıracaksın, ondan sonra karşılığında yatırım yapacaksın. Yatırım sizin büyümenizi, büyüme potansiyelinizi artıracak. O, gelirini artıracak, artan gelir üzerinden daha fazla tasarruf ederek ekonomiye bir ivme kazandıracak ama her hâlükârda bizim başlangıç noktamız tüketimi azaltmaktır, tüketimi kısmaktır.
Bugünkü yapılanın da özü itibarıyla doğru olduğunu düşünüyorum yani tasarrufu artırmasını ama şunları da göz önünde bulundurmamız lazım. Mesela, bizim nüfusumuzu yüzde 20’lik, 5 gelir grubu dilimlerine ayırdığımızda ilk 3 dilimde tasarruflar negatif. Yani, toplumun kabaca yüzde 60’lık kesimi gelirinden daha fazla tüketiyor, negatif tasarrufu var. Şimdi, bu kesimin önemli bir kısmına burada bir “tasarruf et” zorunluluğu getiriyoruz. Bunun önümüzdeki dönemde ücretlerin artırılması konusunda düşük ücretlilerde bir baskı oluşturacağını göz önünde bulundurmamız gerekir. Yani, tasarrufu, iki aylık cayma süresini geçirip, daha sonra, işte şu ortalama 2.169’dan aldığımızda “65 lira her ay benim param kesiliyor, ben zaten zor geçiniyorum, ben zaten gelirimden daha fazlasını borçla, harçla tüketiyorum.” diyen bir kesimle karşılaşabiliriz. Onların iyi yönetilmesi gerekir diye düşünüyorum, onları bugünden düşünmemiz lazım.
Erhan Usta, getirilmek istenen bu sistemin devlete maliyetinin 2017 için, 4 milyar TL olduğunu söyleyerek, “Yani bunu faydası ve maliyetini detaylı bir şekilde analiz etmenizde fayda var diye düşünüyorum. Şu yapılırsa o çok yanlış olur: Yani, bir beş yıl sonra birisi gelip de “Ya, bu sistem ciddi bir şekilde devlete yük getiriyor, hadi bu yüzde 25’leri kısalım, keselim.” gibi bir noktaya gitmemesi lazım yani bizim sürdürülebilir bir devlet katkısı üzerinden hareket etmemiz lazım” şeklinde ifade etti.
Milletvekili Erhan Usta, sisteme girişte önemli olan faktörlerin; ekonominin dalgalı olması, oradaki gelirin istikrarsız olması, insanların finansal okuryazarlığının düşük olması gibi hususların olduğunu belirterek, vatandaşın kafasındaki soru işaretlerinin ortadan kaldırılması gerektiğini söyledi.
Erhan Usta, Sigortacılık sektörünün çoğunluğunun yabancı şirketlerden oluştuğunu dile getirerek, “Sigortacılık sisteminin yüzde 70-80’i yabancı herhâlde. Yani buna bir bakmamız lazım, hele hele şimdi devlet teşvikleri getiriyoruz, yani orada şimdi çok kârlı da bir iş var. Buradaki yabancılaşmanın temel motivasyonu nedir? Buna da kamu tarafı olarak bakmamız lazım. Tabii, biz de Milliyetçi Hareket Partisi olarak bu konunun önemli olduğunu düşünüyoruz. Bu fonlar ileriye doğru çok büyüyecek, sermaye piyasalarımız açısından önemli unsurlar olacak. Elbette yabancılar için bir kısıtlama yok, yabancılar olsun, biz olsun istiyoruz ama şimdi devlet teşvikiyle girilen bir işte de bu kadar yabancılaşmanın olması da çok doğru değil. O yüzden buraya da Hükûmetin de özellikle millî duygularımızın son derece yükseldiği bu dönemde bu noktaya bakmasının doğru olacağını düşünüyorum“ dedi.
şokhaber.net