ÇAKIROĞLU, NEZAKETTEN NASİPLENMEMİŞLER!

MHP Grup Başkanı Ortahisar Meclis Üyesi Davut Çakıroğlu son yaşanan olaylar ile ilgi bir cevap açıklaması yayınladı

MHP Grup Başkanı Ortahisar Meclis Üyesi Davut Çakıroğlu son yaşanan olaylar ile ilgi bir cevap açıklaması yayınladı.

27 Nisan 2015 tarihli, basını bilgilendirme  toplantısına ilişkin eleştirilerimize internet ve yazılı medyada yer alan Büyükşehir Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Dairesi Başkanlığından çıkmış, “fitneci, tezviratçı vs.” şeklinde özünde siyasi nezaketten nasiplenememiş, hakaret içeren dizeleri gerçek sahiplerine iade ediyoruz.

5216 ve 5393 Sayılı Kanunda belediye; valilik makamı adına beyanat verir ifadesi yer almamaktadır. Okumalarını tavsiye ediyorum. Valilik makamı adına açıklama yapmak kimsenin görevi olmadığı gibi haddi de değildir. Tarafımıza verilmesi gereken bir cevap varsa bunu yapacak donanıma ve kadrolara sahip olduklarını düşünüyoruz. Ayrıca halkın teveccühü ile yüklenmiş olduğumuz ana muhalefet göreviyle yaptığımız eleştirilere tahammülü olmayanlar önceden hakaret etmeye şartlanıp kelime oyunları ile 40 yılda nüfusu 16 000 artırabilirler. Belediye meclisindeki sayısal çoğunluğun üstünlüğü ile akla gelen tüm olumsuz ithamları art arda sıralamak ile ancak haklılığımızı tescil etmişlerdir. İzahı mümkün olmayan bu saldırı, güç zehirlenmesi sonucu olup doğruları söylememize asla engel olmayacaktır.

Evet, Ortahisar’a verdiklerinizi anlatıp duruyorsunuz. Hakkaniyetle olduğuna inanmadığımız ve bunu her platformda savunduğumuz bir Paylaştırma Komisyonu dağıtımı var. Komisyonun ilgili belediye başkanı seçilmeden önce paylaştırma yapması tartışma konusu olmuştur.  Komisyon marifetiyle dağıtılan makina parkının ne durumda olduğunu da biliyoruz. Örnek olarak; Ortahisar’a verilen 13 adet araç hurdadır. Merak buyurursanız araç şase nosu ve plakalarını da verebiliriz. Söylediklerimizin hepsi resmi belgeli  listelerden okunarak söylenilen olumsuzluklardır. Sürekli medyada değer olarak gösterdiğiniz, Ortahisar’a bırakılan arsaların tamamına yakını yol artığı, satılamaz kayıtlı, metruk çeşme, İmam evi, çay alım evi vs.  olduğunu; Denetleme Raporunda kendi partiliniz de Mecliste dile getirmiş olup resmi raporda mevcuttur. Hamamizade de sorun vardır. Bunu yaptırdığınız rapor da söylüyor. (alıntılarımız bu rapora dayandırılmaktadır.) Aldığınız önlemlerin içerisinde insan hayatı gözetilmemişse eleştirilerimiz haklıdır. Oto parkı kapatmakla, insanların etkinliklerle doldurduğu salonların açık olmasına ne denir. Can güvenliği açısından sorun olmasa KTÜ’ye bilimsel rapor hazırlatmaz, Haziranda ihaleye çıkmayı planladığını söylemezdiniz.

Eleştirilerimiz insan içindir. Boztepe yoluna ilişkin eleştirim kentsel dönüşümün ranta dönüşmesi ile ilgilidir. Asıl sorun yol genişliklerinde hiçbir iyileştirme yapılmadan çok katlı binaların yapılması ile artan nüfusa hizmet verecek eski Doğum Hastanesi batı tarafı TOKİ arasındaki yoldur. Eleştiriyi başka taraflara çekip   kafadan atmak, akla geleni söylemek sizin cevaben verdiğiniz kısımdır (bilgimiz dâhilindeki başka bir yer tarif edilip kamuoyu yanıltılmıştır). Şükürler olsun olan bitenden fazlasıyla haberdarız. Pertev Paşa konağı ile ilgili de savcılıktan bilgi almanızı ben öneriyorum, merak buyurmayın aslı ve bu gün yapılanlara ilişkin yorumu yargı yapacaktır. Bizleri hiç bir zaman Kuran Kursu, Camii rahatsız etmemiştir, bilakis mutlu eder. Cumhuriyet tarihinde tek açık kalmayı başaran Yatılı Kuran Kursu ailem tarafından desteklenmiş olup temel dini eğitimimi de bu kurstan alan biri olarak Beş (5 ) yıldızlı Otel konsepti ile Kuran Kursunun iç içe olmasını eleştirdik. Öğrencilere ilişkin konuda sözümüzdeyiz. Önerimizdir bir siyasi parti gurubuna bunca akıl verenler ilgili oda ile bunu aşmaya muktedirlerdir. Ayrıca unutmamalıdırlar ki siyasi partinin gurup başkanı ve meclis üyeleri emir eri değillerdir. Yapıcı eleştirilerini her platform da yapar ve yapacaktır da. Akıllara zarar projeler ile algı yönetmezler. Gelinen bu noktada, 30 Mart öncesi Davut Çakıroğlu illegal işler planlamış gibi aktarmak akla, mantığa aykırı olmakla birlikte yapılmaya çalışılan linç girişimidir. Bilinmesini isterim ki Yalıncak’ta alınmış ruhsatım var fakat tek bir kazma vurulup çivi çakılmamıştır. Yomra’da ise durum anlatılandan ötedir. Haziran 2014 te büyükşehir olunduktan sonra Yomra Belediyesinden alınmış ruhsatım mevcut olup İnşaatımda yasaya aykırılık yoktur. “Kaçak inşaat” ifadesi asıl iftiradır. Ruhsat kanuna uygun olup demokratik hakkımız olan eleştirilerimize tahammül göstermeyip, ticari itibarım lekelenmeye çalışılmıştır. Konu ile ilgili tüm maddi manevi kanuni haklarımı saklı tutmaktayım.

Kaynak Medya 061