CEKETİNİ DE AL GİT!
ÖZKÖYLÜ VE YÖNETİM İÇİN SADECE DOĞRUYU YAZDIK! Samsunspor için her zaman doğruyu ifade ettik
Samsunspor için her zaman doğruyu ifade ettik.
Eğriye eğri doğruya da doğru dedik.
Hiç yanılmadık!
Başkaları gibi ahbap çavuş ilişkisi içinde olmadık.
Keşke çok dedik.
Yanılmak isteyip de hep haklı çıktık…
Kimin ne yazacağından, hangi manşeti atacağına kadar hep bildik.
Yine de meslek ahlakından ödün vermedik.
Samsunspor hocasının nerde ne demek istediğini ezberledik.
Taraftar hep suskun kaldı.
Niye mi?
Takımına ve yönetimine güven verdiler.
Dik durdular.
Fakat nereye kadar?
Taraftarın dik duruşunu ne yönetim, ne teknik heyet, ne de futbolcular gösterebildi…
Kahrolmamak elde değil.
Samsunspor teknik heyetini uyardığım ve haklı çıktığım bazı köşe yazılarımda bugünü haftalar öncesinden yazdık…
Ne mi yazdık?
1-CEKETİNİ DE AL GİT!
Samsunspor Teknik Direktörü Osman Özköylü Elazığspor maçı yenilgisinden sonra; ‘sezon sonu yokum. Ceketimi alıp gideceğim’ diyerek Samsunspor’daki tüm dengeleri alt üst etti.
Özköylü; ‘Vahiy gelse burada durmam. Beni bu kararımdan hiç kimse vazgeçirtemez’ diye de ekledi.
Samsunspor’a imza attığı gün basın toplantısında olanlardan biriydim.
Dün gibi hatırlıyorum, Özköylü imzayı atmadan yaptığı konuşmada o gün şöyle demişti: ‘Hiçbir işi yarıda bırakmadım. Burada da bırakmayacağım. Kariyerimi ortaya koyuyorum…’
N’oldu şimdi?
Söylenen laflar konuşulan sözler alınan verilen kararlar nerede kaldı?
Bu taraftar seni hocam baş tacı yapmadı mı?
Bu taraftar sana destek olmadı mı?
Bu taraftar seni tribünlere çağırmadı mı?
Sen hocam yapmaman gereken o kadar şey yaptın ki…
Gereksiz çok konuştun hocam.
Hırsın aklının önüne geçti çoğu zaman.
Aklını yeterince kullanamadın.
Duygularınla hareket ettin hocam.
Buda senin tercihin.
Kadroyu kurmandan sahada yaptığın tüm değişiklikler dahil hiç eleştirmedim seni hocam.
‘Takdir hocanındır’ dedim.
Başarıda başarısızlıkta hocaya aittir.
Bazen bu kadro değişikliklerinde de hata da yaptın.
Tribünler konuşur, tribünler eleştirir.
Tribünler göklere çıkarır bazen de yerden yere vurur.
Bu futbolun doğasında var.
Bunları bilen, bunları yaşayan insansın hocam.
Sen ucuz polemiklere yanıt verdin.
Taraftarla fazla diyaloğa girmen doğru değildi.
Taraftara yanıt vermen de doğru değildi.
Fakat senin bu hataların hırsın Samsunspor’u haftalarca hocasız bıraktı.
Samsunspor’un sana ihtiyacı olduğu anlarda sen tribündeydin.
Bir köşe yazarı olarak ilk günden beri sana oyun anlayışına ve insanlığına hep inandım.
Fakat; sen ne yaptın?
İşine tam anlamıyla hiçbir zaman konsantre olamadın.
Hep bir şeyleri didikledin…
Ve ‘asla yarıda bırakmam’ dediğin Samsunspor’u bırakıp gideceğini açıkladın.
‘Ceketimi alıp gideceğim!’ derken aslında kendini inkâr ettin hocam.
Bu açıklama bile yanlıştı.
Bu açıklama sezon sonunda yapılması gereken bir açıklamaydı.
Bu açıklama futbolcuları etkilemeyecek mi?
Bana göre bu saatten sonra Samsunspor’un hocası olarak maça çıkmaman gerekiyor.
Çatlak testi su tutmaz hocam!
‘Ne mi yapayım?’ diye soruyorsan.
Bence de ceketini de al git!
2-ÖZKÖYLÜ’NÜN ESERİ!
Aslında Çarşambanın gelişi perşembeden belliydi.
Bir önceki köşe yazımı şöyle bitirmiştim:
‘Samsunspor ateşle oynuyor. Bundan sonrası Tufan.’
Aslında Samsunspor ayağına sıktı.
Aslında Samsunspor giden arabanın tekerleğini patlattı.
Aslında Samsunspor harakiri yaptı.
Samsunspor Teknik Direktörü Osman Özköylü, ne zaman ‘ceketimi alır giderim’ dedi.
İşler Samsunspor’da sarpa sarmaya başladı.
Oyuncular bu sözlerden etkilenmez mi?
Diye de sordum yazdım…
Yine yanılmadık.
Keşke yanılsaydık.
Samsunspor kaybetmeye devam ediyor.
Osman hocada da eski heyecan yok gibi...
Bu mağlubiyetin tek sorumlusu Osman hocadır.
Bu eserin sahibi de Osman hocadır.
Nasıl ki başarı da başarısızlıkta hocaya aitse, gelinen noktanın tek sorumlusu hocadır.
Samsunspor’un hocasının abuk subuk konuşmaması gerekirdi.
Samsunspor hocası milyonları temsil ettiğini unutmaması gerekirdi.
Samsunspor hocası çark etmemeliydi.
Samsunspor hocası söylenen sözün atılan ok gibi olduğunu bilmesi gerekirdi…
Herkes aklını başına devşirsin.
Geride kalan maçlara konsantre olsun.
Sırada Giresunspor, Göztepespor ve Bandırmaspor maçları var.
Üç maçta zor.
Takım bence kampa alınmalı.
Ta ki; ateşin içinden çıkana kadar.
Çanlar çalıyor.
Kimin için çaldığı henüz belli değil.
Görünen o ki; bundan sonrası harbiden tufan!
İster inan ister inanma.
Dost acı yazar acı söyler!
Erzurum uzak ise meydanı yakındır.
Göreceğiz!
3-GÖRÜNTÜ!
Samsunspor ne yapar, nereye gider?
Kalan 5 maçtan kaç puan çıkarır?
En önemlisi Ligi ilk yarıda nerde bitirir?
Yâda içerde oynayacağı Eskişehirspor ve Göztepespor maçlarında galip gelebilir mi?
Ümraniyespor, Giresunspor ve Bandırmaspor deplasmanlarında ne yapar?
Kırmızı-beyazlı taraftarın aklındaki sorular bunlar…
5 maç var.
3’ü deplasman.
9 veya 10 puan toplamak Samsunspor’a nefes aldırır.
Aksini düşünmek bile istemiyorum.
Samsunspor bu kalan müsabakalarda bu puanı toplayabilir mi?
Neden olmasın?
Samsunspor Teknik Direktörü Osman Özköylü de kadro sıkıntısından şikâyetçi.
Elazığspor maçı sonrası bundan dolayı basın toplantısında hocaya fazla soru sormak da içimizden gelmedi.
Ligin en zayıf kadrosu Samsunspor’da.
Gol atacak adamı yok Samsunspor’un.
Her hafta aynı filmi izliyoruz.
Yazılanlar da üç aşağı beş yukarı hep aynı görüntüler.
Oyuncularda sanki işi biraz gevşek tutuyorlar havasını gözlemledim.
Osman hoca da ‘bazı oyuncular kendini çok dinliyor, Canberk hep sakat. Bizle fazla antrenman yapamadı’ özeleştirisinde bulunmuştu.
Samsunspor öyle bir süreçten geçiyor ki; herkese ihtiyacı var.
Sakat olan da hasta olan da özveride bulunmak zorunda.
Hiç kimse takımını ve arkadaşını yalnız bırakmamalı.
Zor günler Samsunspor’u bekliyor.
Ancak, her zaman tünelin ucunda bir ışık bulunuyor.
Samsunspor’un bu ışığa ulaşması çok da zor değil.
Elbirliğiyle, el ele bu ışığa kavuşabilir Samsunspor.
Ligin ikinci devresinde zımba gibi, taş gibi bir takım olacağına inanmak istiyorum.
Ne kadar zor günlerden geçiyorsan, o kadar başarıya yakınsın demektir.
Zafer her zaman rakibinden bir kat daha dayananındır.
***
Samsunspor genç bir kadroya sahip.
Fakat; son haftalardaki oyunuyla daha tecrübeli bir görüntü vermeye başladı.
Her geçen hafta üzerine koyan bir takım görüyorum.
Osman hocanın hakkını vermek gerekli.
Takıma bir hava bir kimlik kazandırdı.
Daha da iyi olacak.
Fazla değil; imkana göre kaliteli 3 yada 4 oyuncu Samsunspor’a ilaç olur.
En önemlisi herkesin söylediği gibi iyi bir forvet alınmalı.
Samsunspor yönetimi eldeki kadroyu tutabilseydi; bugün Ligin en iyi takımı Samsunspor’du.
Yönetim bu konuda çok ama çok hata yaptı.
Strateji hatası ve yarını görmeme hatası yaptı yönetim.
Hangi akla hizmetse; en önemli oyuncuları çıkardı Samsunspor…
Lige forvetsiz devam eder duruma düştü.
Golü kim atacak?
Samsunspor yönetiminin yaptığı bu bariz hataları taraftar affetmiyor.
Yöneticilik zor iş.
Yönetici dediğin; herkesin gördüğünü değil, hiç kimsenin göremediğini görendir.
Samsunspor’daki yönetici profili ise; görüntü vermekten öteye gidemiyor.
***
BİR SES ÇIKMALI!
Bu arada Samsunspor’un hakkının ve puanlarının göz göre göre çalındığını da hiç kimse inkâr dahi edemez.
Bir ses çıkmalı Samsunspor’dan.
Nasıl ki; Mustafa Kemal Atatürk 19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıktığında ‘Bizi azmimiz ve kararımız kurtaracaktır!’ dediği gibi bir ses çıkmalı.
Bir ses çıkmalı Samsunspor’dan; ‘yıkılmadık ayaktayız!’ der gibi.
Bir ses çıkmalı Samsunspor’dan; ‘yiğit düştüğü yerden kalkar!’ der gibi.
Bir ses çıkmalı Samsunspor’dan; ‘tek tek eriyoruza inat!’ ‘buradayız’ der gibi.
Bir ses çıkmalı Samsunspor’dan; ‘KURTULUŞ MÜCADELESİ BAŞLIYOR HAZIR OLUN!’ diye.
***
Samsunspor’un her şeye rağmen Bandırmaspor’u yenerek Lige tutunacağına olan inancım tam.
Samsun kurtuluş mücadelesinin ilk adımının atıldığı yerdir.
Bandırmaspor karşısında stadı tıklım tıklım doldurup tek vücut olmak şart.
‘Samsunspor zoru sever’ diyelim.
Ve bu kâbusu son doksan dakikada bitirelim!
Adımları da teker teker atalım bundan sonra…
muhabirtufanipek@gmail.com