ÇİFTÇİNİN REKABET GÜCÜ ARTACAK
19 Mayıs Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanlığı Tarımsal Yapılar ve Sulama Bölümü tarafından Ziraat Fakültesi Bafra Uygulama alanına inşa edilen 'Basınçlı Sulama Sistemleri' isimli 'Çiftçi Günü' etki
Ziraat Fakültesi’nin Bafra İlçesi Yağmurca bölgesinde bulunan uygulama alanında düzenlenen Basınçlı Sulama Sistemleri’ isimli ‘Çiftçi Günü’ etkinliğine, Samsun Valisi İbrahim Şahin, Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, Bafra Kaymakam Vekili Hacı İbrahim Türkoğlu, Bafra Belediye Başkanı Zihni Şahin, Ondokuz Mayıs Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sait Bilgiç, Ondokuz Mayıs Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yusuf Demir, Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdür Vekili Nail Kırmacı, kamu kurum ve kuruluş müdürleri, sivil toplum kuruluş temsilcileri, öğretim görevlileri ve öğrenciler katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'mızın okunmasının ardından bir konuşma yapan Ondokuz Mayıs Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yusuf Demir, “Sayın Rektörümüzün göreve geldiği günden bugüne kadar ifade ettiği gibi üniversitemiz yeni bir vizyon, yeni bir yol haritasıyla yola çıkmıştır. Biz Ziraat Fakültesi olarak, Sayın Rektörümüzün çizmiş olduğu yeni vizyona katkı sağlayabilmek için bundan sonra öncelikle Samsun tarımını, Samsun çiftçisini öne çıkartma noktasında etkinliklerimize bugünden itibaren başlıyoruz. İçinde bulunduğumuz deneme alanımız olmak üzere bütün Samsun'u Ziraat Fakültesi’nin bir laboratuvarı haline getirmeyi hedefliyoruz. Bu amaçla içinde bulunduğumuz yaklaşık 600 dönümlük tarım arazisinin, bugün açılışını yapacağımız 50 dönümlük basınçlı sulama sistemi kısmını ilk laboratuvar olarak başlatacağız. Amacımız öncelikle Tarımsal Yapılanma Sulama Bölümümüzün öğrencilerinin derste gördüğü bilgileri burada uygulamada gerçekleştirebilmeleri ve burada yapacağımız uygulamaları da aynı zamanda çiftçilerimizle ve halkımızla paylaşmaktır” dedi.
Üniversiteler dünyada olduğu gibi Türkiye’de de en önemli kurumlardan biri olduğunu vurgulayan Ondokuz Mayıs Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sait Bilgiç, "Bilgi dünyanın en önemli değeridir. Üniversitelerimiz bunun üretildiği en önemli kurumlarıdır. Ondokuz Mayıs Üniversitesi Samsun’un en önemli varlıklarından biridir. Çoğu zaman üniversitelerin geçmişteki algısını sürdüren anlayışların ve yaklaşımların hakim olduğu dönemler, yönetimler geldi geçti. Bunlar üniversiteleri ileriye taşıyamadı, geri kaldı. Üniversitenin niçin var olduğunu iyi idrak edebilen bir yönetim olarak karşınızda yer aldığımızı bilmenizi isterim. Bugünkü gerçek çok açık karşımızda duruyor. Dünyada tarım alanlarının yüzde 18’inin sulanabildiği yani 5’te 1’inin sulanabildiği gerçeği var. Tarım ürünlerinin de yarısı bu sulanan alanlardan elde ediliyor. 5’te 1’lik alandan dünyada yarısına yakın ürünün elde edildiği gerçeği isabetli ve yerinde sulama ile mümkün. Bu isabetli ve yerinde sulama sınırsız olan bir suyun kullanımıyla ibaret değil. Sınırlı olan bir suyun kullanımı ile yola çıkılmış bir olay. Onun için basınçlı sulama örneği bizim mevcut imkânlarımız ve gerçeklerimizin dikkate alındığı, sulanamayan alanlarımızın verimli hale dönüştürülmesi için gerekli olan bir tekniğin kullanılmasından ve bunun örneklendirilmesinden ibarettir. Biz bunları çoğaltmaya çalışacağız" diye konuştu.
Samsun’un 1 milyon hektar alanda yer aldığını ve bunun yarısının ekilebilir tarım alanı olduğunu belirten Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, “Türkiye’nin en büyük tarım potansiyeline sahip şehirleri arasında yer alıyoruz. 500 bin hektarlık ekilebilir tarım alanımızın 250 binini Bafra ve Çarşamba ovaları oluşturuyor. Topraklarımız o kadar verimli ki, adamı eksen adam biter. Allah’ın bahşettiği büyük bir zenginliğin içinde yüzüyoruz. Ama bu zenginliğin farkında değiliz. Artık üretmek zorundayız. Önümüzdeki dönem içerisinde özellikle bu iki büyük ovanın verimliliğini arttırmaya yönelik olan projelerimiz hiç durmadan devam edecek. Biz köprüler yapacağız, sulama kanalları yapacağız, tarımsal ve kırsal kalkınmayı destekleyecek çalışmalar yapacağız. Samsun’umuzu tarımsal alanda söz sahibi bir şehir haline getireceğiz” açıklamalarında bulundu.
SAMSUNLU ÇİFTÇİNİN REKABET GÜCÜ ARTACAK
Perşembe günü açılışı yapılacak olan Türbe – Kalaycılı Köprüsünün ve bölgede yapılan bağlantı yollarının özellikle tarım altyapısı düşünülerek yapıldığını da sözlerine ekleyen Yılmaz, “Kızılırmak’ın üzerinde Cumhuriyet tarihi boyunca 2 köprü yapıldı. 3. Köprüyü yapmak Allah’a hamd ediyorum bize nasip oldu. Çetinkaya Köprüsünden denize kadar olan kısım 22 kilometre. Köprümüzü de 7.kilometreye yaptık. Neden daha aşağı yapmadık konusuna gelince, aşağıya indikçe nehir yatağı çok açılıyor haliyle köprü çok uzuyor. Daha aşağı inince daralıyor. Oralara da yapabilirdik ama orada da köy yerleşimi az. Doğu – Batı istikametinde sağ ve sol sahilin en fazla karşıya geçme ihtiyacı olan yer olarak Türbe – Kalaycılı arasını belirledik ve oraya yaptık. Oradan da Doğanca’ya kadar güzel bir yol yaptık. Şimdi bu tür yatırımlar ile birlikte içine girdiğiniz zaman kendinizi kaybedeceğiniz, adamı ekseniz adam biter dediğimiz bu verimli ovanın alt yapısını ihya etmeye çalışıyoruz. Bunu yaparsak eğer Türbe köyünden bir traktör römorkuna yüklenmiş olan kırmızıbiberin Bafra’daki hale gelmesi için yapacağı maliyet düşecek. Bu maliyet düştüğü sürece benim çiftçimin pazardaki rekabet gücü artacak. Adana’dan gelene kıyasla daha avantajlı olacak. Bu rekabet şehrimizi daha şanslı hale getirecek. Ondokuz Mayıs Üniversitesi’nin tarımsal alanda yaptığı projeleri de tüm projeler gibi yakından takip ediyoruz. Bafra’da yapılan bu güzel çalışma için hem rektörümüze hem de dekanımıza teşekkür ediyorum. Samsun Büyükşehir Belediyesi olarak doğru bildiğimiz, yapılması gerektiğine inandığımız her çalışmada rektörümüzün arkasında duracağımızı ve onları destekleyeceğimizi belirtmek isterim" dedi.
Değerli Arkadaşlar; Kızılırmak Deltası içerisinde Bafra Ovası ve diğer tarafta Yeşilırmak üzerinde bulunan Çarşamba Ovası Allah’ın lütfettiğini belirten Vali İbrahim Şahin," Aslında şanslı insanların yaşadığı bir bölge, bir coğrafyadır. Tarımla uğraşan bir ailenin çocuğu olarak bu işlerle uğraşanları, bu işle meşgul olanları gördüğüm zaman müthiş mutlu oluyorum Diğer taraftan bir kandırmaca içerisinde olduğumuzu da her defasında söylüyorum. Bizleri özellikle ortaokul ve lisede okurken sanayi ülkeleri veya tarımla uğraşan ülkeler diye böldüler. Biz de sanayi ile uğraşalım derken tarımı ihmal ettik. Burada traktörler görüyorum. Bu yeşil traktörler herhalde Hollanda menşeili traktörler. Amerika bize mısır ihraç ediyor veya biz onlardan mısır ithal ediyoruz. Bazı ülkelerden buğday ithal ediyoruz. Aslında biz tarım ülkesiyiz tarımla uğraşamadık. Sanayi ülkesiyiz teknolojiyi beceremedik. Böyle iki arada bir derede gidiyoruz. Bir taraftan gelişmişlik içerisinde olmamız gerekiyor. Diğer taraftan mutlaka tarımla bilimsel düzeyi çok üst düzeyde olan bir çaba içerisinde olmamız lazım. Az önce Hollanda örneğini verdim. Hollanda'dan biz tarımsal ürünler ithal ediyoruz. Peynirin en kalitesini onlar yapıyor. Ama süt ile ilk tanışan veya ilk buluşan milletlerden biri biziz. Hollanda’ya süt ürünleri ihraç etmemiz gerekirken onlar bize süt ürünleri gönderiyorlar. Onun için bizim daha fazla ürün üretmemiz gerekiyor. Aslında bir tüketim toplumu haline dönüştürüldük. Bu aynı zamanda ziraatta da, tarımda da böyle. İnsanlar bir taraftan açlıkla, susuzlukla mücadele ederken biz hovardaca bunları kullanıyoruz" şeklinde konuştu.
SAMSUN İKİNCİ BİR DEVLET ÜNİVERSİTESİNİ HAK ETTİ
İlçemizde bir kuş cennetimiz var. Orada gezerken kocaman borularla atık sular bir kanala deşarj oluyor, oradan da tekrar denize gönderiliyor. Herhalde bu batı ülkelerinde olsa bunun bir gramını dahi zayi etmediklerini söyleyen Vali Şahin, "İngiltere atık suların değerlendirilmesi yasasını 1861 yılında çıkarmış. Şaka gibi ama gelişmişlik herhalde böyle oluyor. Biz, bu sularımızı maalesef arzu edildiği kadar kullanamıyoruz. Biliyorsunuz 15 Temmuz’dan sonra Türkiye çok ciddi bir dönüşüm içerisine girdi. Bu paralel yapıya ait olan üniversiteleri devlet kamulaştırdı ve sonradan üniversiteye devretti. Şu an 19 Mayıs Üniversitesi'nin bünyesine katılmış olan Canik Başarı Üniversitesi hangi alanda ihtiyaç duyuluyorsa onu kuracağız. Bu üniversite daha teknik bir üniversite haline dönüştürülürse iyi olur diye düşünüyorum. Çünkü Samsun ikinci bir devlet üniversitesini hak etti. Hizmet sektörü Samsun’da neden %50’lerde olsun, olması gerek %10, %12 veya %15’ dir. Ama tarım sektörünün veya sanayi sektörünün %80’leri tetiklemesi gerekiyor ki, biz kalkınalım. Diğer türlü biz limanda buğday, mısır ihraç edeceğimize, oralardan ceviz dahi olmak üzere ithal etmeye başlarız. Bu Samsun’a çok yakışır bir durum olmaz" diye ifade etti.
Samsun’da gerek Kızılırmak Deltası üzerinde Bafra Ovası, gerekse Yeşilırmak Üzerinde Çarşamba Ovasında ürünü daha fazla nasıl elde ederiz? Veya buralarda hangi yöntemi denersek başarılı oluruz? Bunun bizim klasik devlet bürokrasisi ile yürüyeceği inancında değilim vurgusu yapan Vali Şahin," Bir taraftan tarım müdürlüğü kendi çabalarıyla çiftçiye yardımcı olalım, hayvancılık yapanlara destek olalım diye uğraşıyorken, diğer taraftan da esas yapılması gerekenleri kaçırıyoruz. İşte burada üniversitenin devreye girmesi gerekiyor. Üniversitemiz tarımla uğraşan, ziraatla uğraşan veya sulamayla uğraşan insanlara bunu göstererek daha iyi bir sulamanın, daha iyi bir sulama tekniğinin nasıl olduğunu ortaya koyuyor. Klasik yöntemle sulama artık bitti, bunu bir tarafa bırakmamız gerekiyor. İsrail küçücük bir ülke olmasına rağmen bakıyorsunuz bir sürü ülkeye tarım ürünü ihraç ediyor. Bafra Ovası kadar bile bir yeri olmayan ülke, milyar dolarlara yakın portakal veya başka tarım ürünleri ihraç ediyorsa bizim oturup düşünmemiz gerekiyor" şeklinde konuştu.
İSLAM’LA İNSAN ÖLDÜRMEYİ YAN YANA GETİRİYORLAR
Son yıllarda sizlerin de takip ettiği gibi ülkemiz sınır ötesi bir operasyon yapıyor. Bu operasyon son derece başarılı gittiğini sözlerine ekleyen Vali Şahin, "İnşallah askerlerimiz, kahraman ordumuz, bu operasyondan kazasız, belasız, şehit vermeden gelip yurdumuza dönerler. Anlamsız bir şekilde adına İslam kavramını da sokarak aslında yine batı ülkelerinin oyuncağı olmuş o satılık beyinler maalesef gerek ülkemizde, gerekse başka yerlerde İslam’a zarar verecek şekilde belli yerlerde canlı bomba eylemleri yaparak bu ülkenin insanının canını yaktılar. Bazı medya İslam’la barbarlığı, İslam’la insan öldürmeyi yan yana getiriyorlar. Bunu bir şekilde inşallah aşacağız. Bunun yönü yöntemi de, başta dinimizi çok iyi anlamak, iyi anlatmak ama diğer taraftan DAEŞ’in İslami yapıyla, Müslüman yapıyla asla alakası olmadığını da her fırsatta vurgulamamız gerekiyor. Ben bu çalışmanın ülkemize, ilimize, üniversitemize, ziraat fakültemize ve Bafra çiftçimize hayırlar getirmesini diliyorum. Bu çalışmanın genişleyerek büyümesini temenni ediyorum. Hepinizi sevgiyle ve saygıyla selamlıyorum” dedi.
Konuşmaların ardından Ziraat Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Eyüp Selim Köksal, slayt eşliğinde basınçlı sulama sistemleri hakkında bir sunum gerçekleştirdi. Daha sonra Vali İbrahim Şahin, arazide kurulu basınçlı sulama sistemini çalıştırdı.
Köksal ÖNER
şokhaber.net
.
