DOSTHANE KİTAP KAHVE'DE NECİP FAZIL VE SEZAİ KARAKOÇ KONUŞULACAK!

Dosthane Kitap Kahve, Dosthane Konuşmaları'nın beşinci programını edebiyatımızın iki büyük ismi, Necip Fazıl Kısakürek ve Sezai Karakoç'a ayırıyor

Dosthane Kitap Kahve, Dosthane Konuşmaları'nın beşinci programını edebiyatımızın iki büyük ismi, Necip Fazıl Kısakürek ve Sezai Karakoç'a ayırıyor.
Diriliş Dergisi yazarlarından, Araştırmacı-Yazar Dr. Şakir Diclehan'ın sunumlarıyla gerçekleşecek olan programda, kendisinin şahitliklerinden ve perspektifinden yola çıkılarak iki büyük şair ve mütefekkirimiz "Türk Edebiyatında İki Üstat: Necip Fazıl Kısakürek ve Sezai Karakoç" başlığında konuşulacak.
Tüm halkımız davetlidir.
Dr. Şakir Diclehan Kimdir?
Şakir Diclehan, 1947 yılında Diyarbakır İl merkezine bağlı Mermer Nahiyesi’nde doğdu. İlkokulu aynı Nahiye’de, orta öğrenimini ise Diyarbakır İmam Hatip Okulu’nda (1966) tamamladı. Lise diplomasını Diyarbakır Ziya Gökalp Lisesi’nden aldı (1967).
Eğitiminin yüksek kısmını, İstanbul Yüksek İslam Enstitüsü’nde dört yıllık bir süreden sonra, 1970 yılında tamamladı. Bu arada bir yıllık farkla devam ettiği İstanbul Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı bölümünü bir yıl sonra bitirdi. (1971).
Yükseköğrenimini tamamlayınca, Diyanet İşleri Başkanlığının taşra teşkilatında çeşitli görevlerde bulundu.
Edebiyat Fakültesi’nden mezun olduktan sonra (1971), aynı yıl doktora giriş sınavını kazanarak “Erzurumlu İbrahim Hakkı ve Marifetnâme” konulu doktora tezi çalışmalarına başladı. İstanbul Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, Eski Türk Edebiyatı kürsüsü asistanlığına atandı (1975).
Hazırladığı doktora tezi, fakültedeki hocalar arasında süregelen çekişmeler nedeniyle ret edildi. Konu, hukuki mercilere taşındı. Tarafsız bir bilirkişi tarafında, tezi incelenerek onaylandı ve başarılı görülerek kabul edildi. Kürsüdeki huzursuzluk etkilenerek İstanbul Üniversitesi Senatosu kararıyla, görevine son verilince (1981), serbest hayata atıldı. Yazmayı bırakmayarak başta Diriliş Dergisi olmak üzere çeşitli dergilerde makaleler yayınlamayı ve eserler kaleme almayı sürdürdü.
Yazı çalışmalarına erken yaşlarda başlayan Diclehan, Tercüman, Milli Gazete ve Yeni Devir gibi gazetelerinde makaleler yazdı. Diriliş, Köprü, Hakses, Hilal, İslami Edebiyat, Yedi İklim, Dil ve Edebiyat gibi dergilerde çeşitli yazıları çıktı.
Türkçe, Arapça, Farsça, İngilizce ve Kürtçe olmak üzere beş dil bilen Diclehan, araştırma, inceleme ve sadeleştirmeye dayalı çeşitli eserlere imza attı. Alanında bir ilk olan “Sanat ve Düşünce Dünyasında Sezai Kaarakoç” (1980), (Genişletilmiş İkinci Baskısı: 2015)”, “Çeşitli Yönleriyle Erzurumlu İbrahim Hakkı” (1980), “ Hazret-i Ali Divanı” (1980, İkinci Baskısı: 2012), Erzurumlu İbrahim Hakkı’nın “Kenzü’l- Fütûh” (1980) adındaki eserini sadeleştirilmek suretiyle yayınlanmasını sağladı. Son olarak “Sevgi ve Aşk Mimarı Erzurumlu İbrahim Hakkı’nın Ses Getiren Mektupları”nı (2016) geniş bir inceleme ve araştırmaya dayalı şekilde okuyuculara ulaştırmayı başardı. Dicle Yayınları arasında çıkan “Yüzyılın Ses Getiren Efsanevi Aşk Şiiri Monna Rosa’dan Leyla ile Mecnun’a” isimli eseri, yine konusunda ilk olma özelliğini taşımaktadır. “Yeni Bilgilerin Işığında Bedüzzaman’ın Esaret Yolculuğu” (2017), okuyucularla buluşuyor.
Ne Olmuştu?
Dosthane Kitap Kahve, 10 Mart 2019 tarihinde Dursun Ali Tökel (Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi), Fikret Uslucan (Giresun Üniversitesi) ve Şaban Sağlık’ın (Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi) “Okumak Kendini Bilmektir” başlıklı sunumlarıyla kapılarını okurlara açmıştı. Dosthane Konuşmaları'nın ikincisi "Kudüs Bizim Neyimiz Olur?" 16 Mart 2019 tarihinde, üçüncüsü "İsmet Özel: Şair ve Şiiri" 23 Mart 2019 tarihinde, dördüncüsü "Doğu Türkistan'ın Dünü, Bugünü" 30 Mart 2019 tarihinde gerçekleşmişti.
Dosthane Kitap Kahve Hakkında
Dosthane Kitap Kahve, kitapseverlerin ücretsiz kitap okuyup çay içebileceği, kitap okuma gruplarına katılarak kitap müzakere edebileceği, sinema okumaları ve müzakerelerine katılabileceği, akademisyen ve yazarlarla buluşup, söyleşi ve sohbet yapabileceği yeni nesil bir kütüphanedir.