Eski adıyla (suva köyü) yeni adıyla Akyazı bu şehrin...
Akyazı karayazı olmasın! Eski adıyla (suva köyü) yeni adıyla Akyazı bu şehrin terasıdır
Akyazı karayazı olmasın!
Eski adıyla (suva köyü) yeni adıyla Akyazı bu şehrin terasıdır. Zamanın bayındırlık bakanı Koray Aydın’ın bir akşamüstü makam odasına girdiğimde karayolları genel müdürü Dinçer Yiğit, genel müdür yardımcısı Münir Konak ve karayolları 10 bölge müdürü Bekir Erkaragülle yere şehrin sahil şeridinin haritasını sermişler çalışıyorlar… Yeni sahil yolunun nereden geçeceğini belirliyorlardı… Haritaya göre sahil geçiş yolu şu anki yerinden başlayacak Değirmendere Ulusoy Petrolün orda iki katlı yola çıkıyor, üst kattan transit yol alt kattan şehir içi yol geçiyor. KTÜ Kavşağında üst yol alt yolla buluşuyordu. Bakan Aydın’a bu yolu karayolları 10 bölge müdürlüğünün duvarının dibinden başlatın bölge trafik ve lojmanlarını yıkıp kaldırın, mevcut (T) lerin üzerinden yolu Beşirli sahilden devam edin ortaya çıkacak olan araziyi rekreasyon alanı olarak kullanın, voleybol, basketbol, futbol sahaları ve koşu, bisiklet yolları, bir kısmını da karayolları trafik parkı olarak kullansın dedim. Hatta Akyazı sırtlarını AGM Ağaçlandırma genel müdürlüğüne istimlak ettirip bu araziyi set set ağaçlandırın, barbeküler koyun vatandaş gelsin burada piknik yapsın dedim. Bakan Aydın ben bu işi dış kredili olarak ihale edeceğim, ben projenin içine ikinci tünel ve kale kapı alt geçidini de koyuyorum, Şenol Güneş alt geçidinden girip tanjant yolunun ardından Erdoğdu kavşağına bağlayacağım. Bu yolun tamamını karayolları ağına aldım ve Ulusoy petrolün arkasından yolu çimentonun arkasına atıp Ahmet Suat Özyazıcı futbol sahasının üzerinden viyadükle havalimanın kavşağına çıkıp Pelitli önünü viyadükle geçeceğiz dedi. Ben bu kısmında değilim bu milleti Akyazı kayalıklarının ardına sokmayın yolu deniz tarafına atın Yıldızlı’dan aşağı inen araç direkt Beşirli’yi görsün dedim. Haklısın dese de yolun Beşirli havalimanı kısmını ihale etti. 2003 de Zigana Yörük çadırında birlikte yemek yerken eski bakan Aydın keşke seni dinleseydim bu yolu dışarı yalnız buradan değil Akçaabat Nihat Usta’yı geçtikten sonra atsaydık tamamen deniz kıyından Beşirliye bağlasaydık hem trafiği rahatlatır hem de deniz kıyısında kazandığımız alanları halka açardık. AKP de bu kadar böbürlenemezdi… Dolgu biterdi bunlara da stat yapmak kalırdı dediyse de vakit çok geçmişti…
Ardından konuyu TOKİ Başkanı Erdoğan Bayraktar’la paylaştım gel şu yolu sahile at bu milleti Akyazı kayalıklarının tehdidinden kurtar dedim. Hatta milletvekili adayı olduktan sonra yine aynı konuyu gündem yaptım gel bu alanı imara kapat ağaçlandır insanlara piknik alanı yaptır dedim. Sahile liman işlediler buraya turist gemileri gelecek demişti… İşte mevcut limanımızda narenciye ihracatı bitti. Almanlar’da gitti, lojistik bölgede gitti, sırada serbest bölge var oda kapanır. Doğalgaz geldi kömürde bitti mi tam bir turizm limanı olacak, yani başka bir limana ihtiyaç olmayacak. Dolayısıyla Akyazı’ya liman yapmaya da gerek kalmayacak. Tabii bu arada Akyazı dolgu alanı ihale edilirken merhum Vali Dr. Recep Kızılcık ve Emniyet Müdürü Feridun Boz’la bölge trafik ardından bahçede bir araya geldik, aynı konuyu vali Dr. Kızılcık’a anlattım… Bunu karayolları genel müdürü ile görüşün bu yolu Akçaabat’ tan itibaren deniz kıyısına attırın bu milleti Akyazı kayalıklarının tehdidinden kurtarın dedim. Kendisi Karayolları Genel Müdürlüğü belde belediyelerine yazı yazmış, Yıldızlı belediye başkanı Yahya Tarakçı imar haritasına sahil yolunu işlemiş, Söğütlü Belediye başkanı Metin gedikli yolu sahilden geçirmem diye direniyormuş mevcut koridor bu yükü taşımaz, Bakan Özak yolun içerden geçmesini istiyor başkan Gedikli imara bu yolu işlemiş deyince bende kendisine Bakan Özak’ın evi Söğütlü sahilinde! Tabi ki evinin önünden yolun geçmesini istemez. Oradan geçse Yıldızlı’da Kemalettin Göktaş’ın evinin önünden geçemez, oradan geçse Mustafa Cumur’un ortak olduğu petrolün önünden geçmiyor diye yolu dışarı attırmayacak! Demek ki bu iş olmayacak dedim. Kendisi de bana daha iyi ederiz demişti. Ben yine de diyorum ki inşallah Akyazı karayazı olmaz!