Kızılırmak deltasının takipçisiyiz...

Türkiye'nin biyolojik çeşitlilik ve tarımsal üretim açısından en önemli sulak alanlarından biri olan Kızılırmak Deltası Kuş Cenneti'nde, 15 Eylül 2020 tarihinde yaşanan yangının ardından TEMA Vakfı Samsun İl Temsilciliği konuyu yakından takip etmeye devam ediyor.

Yangından etkilenen alanın, ‘Nitelikli Koruma Alanı’ statüsünde doğal bir sit alanı olduğunu belirten TEMA Vakfı Samsun İl Temsilcisi Leman Özay; bu alanın imara açık olmadığını ve statü değişikliği yapılmadan imara açılmasının hukuken mümkün olmadığını belirtti. Yangının, koruma statüsünü değiştirmek ve alanı imara açmak için bir gerekçe oluşturmadığını vurgulayan TEMA Vakfı İl Temsilciliği konunun takipçisi olacaklarını ifade etti.
UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde yer alan Kızılırmak Deltası Kuş Cenneti’nde, 15 Eylül 2020 tarihinde çıkan yangın sonucunda, uydu görüntülerinden yapılan hesaplamalara göre yaklaşık 108 hektarlık (yaklaşık 150 futbol sahası büyüklüğünde) alan zarar gördü. Konuyu yakından takip eden TEMA Vakfı Samsun İl Temsilciliği’nin açıklamasında “Yangının sulak alanda çıkması ve yapılan ilk incelemelere göre doğal yolla çıkan bir yangına işaret etmemesi; bu alanın gelecekte daha iyi korunması için atılması gereken önemli adımlar olduğunun göstergesidir” ifadesi yer aldı.
Yaşam ortamlarının çeşitliliği ve barındırdığı hayvan varlığı ile uluslararası öneme sahip bir sulak alan ekosistemi olan Kızılırmak Deltası; aynı zamanda Karadeniz'i aşan göçmen kuşların uçuş hazırlığı yaptıkları, uçuş sonrası dinlenebildikleri, beslenebildikleri ve korunabildikleri tek alan olma özelliğini taşıyor. Bu özellikleri ile sadece ülkemiz için değil Dünya ekolojisi için büyük bir öneme sahip olan bölge ile ilgili konuşan TEMA Vakfı Samsun İl Temsilcisi Leman Özay; “Sulak alanlar, nemli olduklarından yangın çıkma riskinin ya da yangının ilerleme hızının düşük olduğu alanlardır. Deltada meydana gelen yangın, iklim değişikliği sebebi ile yaz aylarında sulak alanda önemli bir sıcaklık artışının ve kuraklığın yaşandığını göstermektedir. Deltada çıkan yangında 8 saatlik söndürme çabalarına rağmen 108 hektar alanın yanması, iklim değişikliği etkilerinin delta için büyük bir risk olduğuna ve bu riskin her geçen gün artacağına işaret etmektedir. Yangının doğal yollarla çıkmamış olma ihtimali de göz önünde bulundurulduğunda, yangın riskinin yüksek olduğu zamanlarda alana insan girişinin kısıtlanması ve dolaşımın kontrol altına alınması yerinde olacaktır. Gerek doğal sit alanı gerekse sulak alan olması sebepleriyle korunan alanın sahip olduğu doğal değerlere zarar verecek hiçbir faaliyete izin verilmemeli; iznin verildiği durumlarda da bu izinlerin amaca yönelik kullanılması ilgili kurumlarca denetlenmelidir. Yanan alanın, doğal süreçte kendini yenileyebilmesi için bilimsel inceleme ve araştırmalar dışında belirli bir dönem için ziyaret ve kullanıma kapatılması gerekmektedir. Çok çeşitli doğal değerlere sahip olan alana dair tanıtıcı ve bilgilendirici eğitim ve farkındalık çalışmaları artırılmalıdır” dedi.
TEMA Vakfı Samsun İl Temsilciliği, yaşanan bu vahim yangının ardından Samsun halkının aklında herhangi bir endişenin yer almaması için, TEMA Vakfı gönüllüleri olarak sahanın koruma statüsü ile ilgili herhangi bir değişikliğin ve yanan sahanın akıbetinin takipçisi oldukları bilgisini kamuoyu ile paylaştı.
Umut Yeşertiyoruz!