MHP Ülkücü Şehitlerini Andı
Milliyetçi Hareket Partisi Samsun İl Başkanlığının organizesinde Ülkücü Şehitlerin Anma programında Samsun MHP İl Başkanı Burhan Mucur bir konuşma yaptı.
Değerli dava arkadaşlarım, kıymetli şehit yakınları, aziz misafirler, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları, cennet mekân Başbuğumuz Alparslan Türkeş’e ve tüm şehitlerimize rahmet diliyorum.
Salonda bulunan Gazilerimiz vesilesiyle tüm Gazilerimize şükranlarımız sunuyor, Allah’tan sağlık ve mutlu ömürler diliyorum.
Her birimiz bu topraklarda huzurla yaşıyorsak, gökyüzüne özgürce bakabiliyorsak bunu şehitlerimize borçluyuz.
Ülkücü Hareket; bugün liderimiz Devlet Bahçeli’nin önderliğinde Cumhur İttifakında olduğu gibi, tarih boyunca Türk Milleti’nin en zor zamanlarında milletini ve devletini savunmak için ayağa kalkmış, her türlü baskıya ve zulme karşı boyun eğmemiş, milli şuurun en güçlü kalesi olmuştur. Bu davanın kahramanları, milletimize yönelen tehditlere karşı birer siper olmuş, tarihe altın harflerle kazınan destanlar yazmışlardır.
Bugün bizlere düşen en büyük görev şehitlerimizin bıraktığı bu mirası yaşatmak, milli manevi değerlerimiz korumak ve yüceltmektedir.
Ülkücü hareketin temsilcileri olarak, ülkemizin birlik ve beraberliğini daha da güçlendirmek için çalışmalarımıza devam edeceğiz. Tüm şehitlerimizin hatırasını yaşatmak, onların azim ve kararlılığını gelecek nesillere aktarmak için çaba göstereceğiz.
Türk milliyetçilerinin, Ülkücülerin mücadelesi; emperyalistlerin bayraklarını bu mukaddes topraklarda dalgalandırmak isteyenlere karşı Allah rızası için vatan ve millet aşkıyla yapılmıştır.
Her şey Türk için, Türk’e göre Türk tarafından diyerek koyuldukları bu kutlu yolda tereddüt etmeden yürüyen gönül erleri bu millete vurulmak istenen zinciri kırıp atmışlardır. Vatan, millet ve bayrak sevgisinin vücut bulmuş hali, Kürşat’ın, Alparslan’ın torunları Başbuğ Alparslan Türkeş’in arkasında bu çetin yolu başlarını eğmeden kararlılıkla yürüdüler.
Liderimiz Devlet Bahçeli beyin dediği gibi "12 Eylül zulümdür, zillettir, hezimettir, rezalettir, cinayettir. 12 Eylül cuntasına beden ve beyin olanlar ise tek kelimeyle zalimdir.” 12 Eylül, Türkiye Cumhuriyeti’nin ilerlemesinin önündeki pranga, demokrasisine vurulmuş bir darbedir. 12 Eylül darbesi yeni dünya emperyalizminin çocukları tarafından gerçekleştirilen zulmün adıdır. 12 Eylül, kalpleri vatan aşkıyla yanan ülkücülerin, emperyalistlerin manda ve himayesini arzulayan, vatan hainleri ve gafillerle aynı tartıya çıkarıldığı kara gündür. Aynı zamanda 12 Eylül yine ve yeniden ülkücülerin onca zulüm ve işkenceye rağmen inançlarından bir nebze dahi taviz vermeyerek devleştiği gündür.
Unutmayacağız! Unutturmayacağız!
Ne o eli kanlı katilleri, nede kurtarıcı gibi ortaya çıkan zalimleri.
Unutmayacağız!
Bu mukaddes davaya kanlarıyla can veren ilk şehidimiz Ruhi KILIÇKIRAN ağabeyden son şehidimiz Fırat Yılmaz ÇAKIROĞLU kardeşimize kadar olan ağabeylerimizi unutmayacağız! Unutturmayacağız.
Denge olsun diye asılan Mustafa PEHLİVANOĞLU ağabeyi,
Şuurlu bir ülkücü olmasından başka suçu olmayan Cevdet KARAKAŞ ağabeyi,
Allah Şahidimdir diyen İsmet ŞAHİN ağabeyi,
Darağacına şüphesiz teslimiyetle yürüyen Fikri ARIKAN ağabeyi,
Ana sen üzülme! Anlımıza böyle yazılmış diyen Cengiz BAKTEMUR ağabeyi,
Boynuna ilmeği kendi geçiren Ali Bülent ORKAN ağabeyi,
Babasına benim ölümüm Allah rızasına kavuşmak için diyen Ahmet KERSE ağabeyi,
Yağmurun hafif çiselediği bir günde asılmak isterdim diyen Halil ESENDAĞ ağabeyi,
Anne ve babasına bizler üzülmüyoruz sizde üzülmeyin diyen Selçuk DURACIK ağabeyi
Babası, 60 sene yaşayıp ta esaret içinde ölmektense yirmi yıl yaşayıp hürriyet içinde şehit olmak daha iyidir diyen Ertuğrul Dursun ÖNKUZU ağabeyi
Unutmadık! Unutmayacağız! Unutturmayacağız! diyor
Allah’ın selamı bereketi üzerinize olsun!
Allah Türkü Korusun ve Yüceltsin!
Ne mutlu Türküm diyene!