OMÜ'de Eğitim-Öğretim Yılı Rektör Ünal'ın Verdiği Açılış Dersiyle Başladı
Ondokuz Mayıs Üniversitesinin (OMÜ) 2020-2021 eğitim ve öğretim dönemi, Rektör Prof. Yavuz Ünal'ın canlı yayın üzerinden verdiği 'Pandemi Döneminde Eğitim-Öğretim Stratejisi ve Süreçlerin Değerlendirilmesi" konulu açılış dersiyle başladı.
Uzaktan Eğitim Merkezi (UZEM) Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Hasan Atsız’ın moderatörlüğünde gerçekleşen açılış dersinde, eğitim-öğretim stratejisi ve ekseni hakkında görüş alışverişi yapılarak pandemi döneminde uzaktan eğitim sürecinin nasıl işleyeceği hususunda bilgi verildi. Program, canlı yayın akışı içerisinde öğrencilerden gelen soruların cevaplanmasıyla son buldu.
Eğitim stratejimizi salgın şartlarına uyarlayarak en nitelikli eğitimi vermek bizim yükümlülüğümüz
OMÜ’nün eğitim stratejisi ve vizyonu hakkında açıklamalarda bulunan Rektör Prof. Dr. Yavuz Ünal, yeni eğitim ve öğretim döneminin salgın koşullarında başladığına dikkat çekerek şöyle devam etti “Şartlar ne olursa olsun eğitim stratejimizi bu şartlara uyarlayarak en nitelikli eğitimi vermek bizim yükümlülüğümüz. Bu yükümlülük de yeni şartlarda eğitimi baştan aşağı yeniden değerlendirerek revize etmeyi gerekli kıldı. Eğitim, ıskalandığı takdirde bize ciddi anlamda irtifa kaybettirecek önemli bir süreç. Bu nedenle mali karşılı hesap edilmeksizin elimizdeki tüm imkânlar eğitim için kullanılmalı.”
Temel hedefimiz OMÜ’yü araştırma üniversitesine dönüştürmek
Temel hedeflerinin OMÜ’yü araştırma üniversitesine dönüştürmek olduğunun altını çizen Rektör Ünal “Eğer iyi bir strateji oluşturur, mevcut birikimimizle hareket edebilirsek dünya sıralamasında ilk 500 üniversitenin içerisine girebilmek hayal değil. Kısacası doğru adımları, doğru zamanda atarak Üniversitemizin ligini değiştirmek ilk hedefimiz. Bir diğer hedefimiz de merkeze aldığımız eğitime Ar-Ge çalışmalarını ekleyerek bunun üzerinden nitelikli insan yetiştirmek. Dolayısıyla marka değeri yüksek, diploması güven temin eden bir Üniversite hedefliyoruz” dedi.
İstihdam alanındaki beklentileri, değişimleri, teknik ve teknolojileri dikkate almak zorunda olduklarını kaydeden Rektör Prof. Dr. Yavuz Ünal “Bu aslında bir paradigma değişikliği anlamına geliyor. Bu da yeniden tasarlanmayı gerektiren bir sürece dönüşüyor. Değişen paradigma, eğitime yönelik acil eylem planı ile orta ve uzun vadede gerçekleşebilecek bir stratejik planı gerektirdi. Öncelikle salgın koşullarını ve toplum sağlığını gözeterek bir acil eylem planı yaptık. Acil eylem planını yaparken de OMÜ’nün Uzaktan Eğitim Merkezinin yapısından, altyapısından ve personel birikiminden faydalanabildik” ifadelerini kullandı.
Pandemi sürecinde her öğrencinin eğitimden eşit derecede faydalanmasını amaçlıyoruz
Pandemi sürecinde her öğrencinin, eğitimden eşit derecede faydalanmasını ve imkânı ne olursa olsun güncel bilgiye ulaşmasını amaçladıklarını vurgulayan Rektör Ünal “Bu süreçte öğrencilerimizin kütüphanelerden ya da başka kaynaklardan doğru ve güncel bilgiye ulaşması olası değil. Bu boşluğu doldurmak için temel alan bilgisi kavramı ortaya çıktı. Akademisyenlerimizden dersleriyle ilgili en güncel, en doğru bilgileri içeren profesyonel bir kaydı hazırlamalarını ve dersten bir hafta önce sisteme yüklemelerini istedik. Eğer akademisyenlerimizin bu kaydı tek başına yapma imkânları yoksa da teknik imkânlarımızla ve teknik ekibimizle kendilerine destek vereceğiz. Bunun için 36 adet stüdyo oluşturduk. Sonuç olarak temel alan bilgisiyle amaçlanan, öğrencinin zihnini derse hazırlayarak bunun üzerine işlenecek senkron dersle sistemi tamamlamak” diye konuştu.
7 binin üzerinde ders, 50 binin üzerinde öğrenci bulunduğunu ifade eden UZEM Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Hasan Atsız da akademisyenler ve öğrencilerin uzaktan eğitimle ilgili sorunlarının çözümü için evdekal.omu.ed.tr platformunu hala aktif olduğunu belirtti. Dr. Öğr. Üyesi Hasan Atsız, asekron videolar, ders notları ve sunumların ise “akademik veri yönetim sistemi”nde bulunduğunu sözlerine ekledi.
Değişimin önünden giden, süreci yöneten bir Üniversite olmak istiyoruz
Alan yeterliliklerinin de gözden geçirileceğini dile getiren Rektör Ünal “Belirlediğimiz yeni yeterliliklere bağlı olarak da müfredatı gözden geçireceğiz. Yasal çerçeveyi korumak suretiyle bazı dersler kaldırılabilir ya da yeni dersler eklenebilir. Ders kaldırılmasa bile istihdam alanındaki değişiklikler ve beklentilere göre dersin içeriğinin güncellenmesi gerekiyor. Değişime ayak uyduran hatta değişimin önünden giden, süreci yöneten bir Üniversite olmak istiyoruz. Bu değişim öğrencilerimiz zorlasa da onların hayatını kolaylaştıracak, diplomalarını değerli kılacaktır” şeklinde konuştu.
Temel hedefimiz ilkesel olarak sınavın yüz yüze olmasıdır
Ölçme ve değerlendirme sistemi hakkında da katılımcıları bilgilendiren Rektör Prof. Dr. Yavuz Ünal “Ölçme ve değerlendirme sadece öğrenciyi değerlendirmez. Önce sistemi, dersin niteliğini, akademisyenlerin yöntemini ve öğrencinin de buradan çıkan yeterlilikleri sağlayıp sağlamadığını değerlendirir. Özel şartları dikkate aldığımızda bizim bu konudaki temel hedefimiz, ilkesel olarak sınavın yüz yüze olmasıdır. Bunun bir mali ve sosyal anlamda külfeti olduğunun farkındayım ama biz yönetim olarak bu külfetin tamamının altından kalkmak zorundayız. Örneğin KPSS sınavını yapabiliyorsak bunu da yapabiliriz” dedi.
Öğrencilerin büyük bir çoğunluğunun Samsun ve civar şehirlerinde ikamet etmesinin, yüz yüze sınav yapılabilmesi açısından büyük bir avantaj olduğuna dikkat çeken Rektör Ünal “Ayrıca OMÜ, dünyanın birçok ülkesinde sınav yapabiliyorsa, diplomasının özgül ağırlığını ve değerini korumak için başka bir şehirde de sınav yapabilir. Öğrencilerimizin yoğunlaştığı bir şehri merkez alarak civarında ikamet eden öğrencilerimizle birlikte sınav yapabiliriz. Biz yüz yüze sınavı, final sınavları için planlıyoruz ancak vize sınavları için de quiz, ödev, proje hazırlama gibi alternatif değerlendirme yöntemleri akademisyenlerimiz tarafından uygulanabilir” diye konuştu.
Temel hassasiyetimiz ise uygulama yapmadan hiçbir öğrencimizin mezun olmamasıdır
Uygulamalı eğitimle ilgili de soru işaretlerini gideren Rektör Prof. Dr. Yavuz Ünal “Salgın sürecini çok yakından takip ediyoruz ve sürecin nereye evrileceğiyle ilgili farklı senaryolarla planlarımızı yapıyoruz. Uygulamalı eğitimle ilgili ortak mutabakatla Valilik tarafından yayınlanan genelge sonucu, Tıp Fakültesi, Diş Hekimliği Fakültesi ve Veteriner Fakültesi doğrudan insan sağlığına dokunduğu için bazı dersleri kapsam dışında tutuldu. Bu konuda da kararı, hassasiyetleri belirleyerek Fakülte Kurullarına bıraktık. Temel hassasiyetimiz ise uygulama yapmadan hiçbir öğrencimizin mezun olmamasıdır” ifadelerini kullandı.
Uygulamalı eğitimde birinci dönem uygulamasının, ikinci dönem ya da diğer dönemlere ertelenebileceğini kaydeden Rektör Ünal, bu konuda diğer üniversitelerle de iş birliği yapılabileceğine işaret etti.
Teknik ve teknolojik imkânları eğitimin hizmetine sunmayı amaçladıklarını belirten Rektör Prof. Dr. Yavuz Ünal “Özellikle sağlık söz konusu olduğunda similasyonlar üretmek gerekiyor. Bunun için bir ön çalışma yapılıyor. Bu hekimin niteliğini, bilginin değerini arttırırken öğrenci açısından da ciddi bir imkân ve hastaya zarar vermeden deneyim kazanmasını sağlayacaktır“ dedi.
Rektör Ünal’ın, katılımcılardan gelen soruları cevaplamasının ardından açılış dersi sona erdi.