Samsun'un Şebeke Suyu Bulanık ve Alüminyum Düzeyi Yüksek!
SAMÇEP tarafından Samsun'un dört farklı mahallesinden 27.02.2020 tarihinde musluk suyu numuneleri alınarak Halk sağlığı Labratubvarında analiz ettirilmiştir.
Elde edilen analiz sonuçları Kimya Mühendisleri Odamızın yanı sıra Uludağ Üniversitesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kayıhan Pala Hocamız tarafından da değerlendirilmiştir.
Alınan Samsun içme suyu örneklerinde ülkemizde kabul edilen sınır değerin (200 μg/litre) yaklaşık iki kat üzerinde alüminyum saptanmış ve ayrıca suyun fiziksel olarak bulanık olduğu tespit edilmiştir.
Samsun Su ve Kanalizasyon İdaresi (SASKİ) tarafından rutin olarak yapılan ve web sayfasında yayınlanan analiz sonuçları da Samsun içme suyunda yüksek alüminyum düzeyi ve bulanıklık sorununun varlığını ortaya koymaktadır.
Örneğin;
• Ocak 2019’da 11.12 ve 20 numaralı örneklerde,
• Ağustos 2019’da 13 ve 26 numaralı örneklerde,
• Kasım 2019’da 15 ve 22 numaralı örneklerde, bulanıklık düzeyinin sınır değerlerin üzerinde olduğu görülmektedir.
Ayrıca birçok örnekte alüminyum düzeyi Dünya Sağlık Örgütü tarafından büyük arıtma tesisleri için önerilen 100 μg/litrenin üzerinde bulunduğu gibi zaman zaman sınır değerin üzerinde veya sınır değere çok yakın bulunmuş olup bazı örnekler şöyledir:
• Şubat 2019’da 13 numaralı örnek (214 μg/litre),
• Ağustos 2109’da 2 numaralı örnek (195 μg/litre),
• Eylül 2019’da 11 numaralı örnek (191 μg/litre),
• Aralık 2019’da 30 numaralı örnek (196 μg/litre),
• Ocak 2020’de 15 numaralı örnek (195 μg/litre).
Mart 2019’da SASKİ tarafından hiçbir alüminyum analiz sonucu ilan edilmemiş olması da dikkat çekicidir.
SASKİ’nin son bir yıllık icraatlarına bakıldığında; Samsun’da yurttaşların önemli bir halk sağlığı sorunu ile karşı karşıya olduğunu göstermektedir.
Katkıları için Prof. Dr. Kayıhan Pala’ya ve Kimya Mühendisleri Odası Samsun Şubemize çok teşekkür ederiz.
Samsun şebeke suyunda alüminyum düzeyinin ve bulanıklığın değerlendirilmesi – Kimya Mühendisleri Odası Samsun Şubesi
Alüminyum sularda bulunan elementlerden biridir . Dünya Sağlık Örgütü alüminyum tuzlarının kullanıldığı içme suyu arıtma tesislerinde, alüminyum düzeyinin; büyük su arıtma tesislerinde 100 μg/litreden ve küçük tesislerde ise 200 μg/litreden az olması gerektiğini açıklamaktadır
Ülkemizde 17.02.2005 tarihli 25730 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan İnsani Tüketim Amaçlı Sular Hakkında Yönetmelik kapsamında sulardaki alüminyum sınır değeri 200 µg/L (0.2 mg/L) olarak belirtilmiştir.
Aynı Yönetmelik hükümlerine göre içme suyunda bulanıklık olmamalı (Tüketicilerce kabul edilebilir ve herhangi bir anormal değişim yok) ve yüzeysel suyun arıtılması durumunda arıtımdan sonra sudaki bulanıklık düzeyi 1.0 NTU (Nephelometrik bulanıklık üniteleri) değerini aşmamalıdır.
İçme suyunda alüminyum varlığı esas olarak iki faktörden etkilenir: Suyun kaynağındaki alüminyum varlığı ve su arıtımında kullanılan alüminyum tuzları. Genel olarak yüzey sularındaki alüminyum düzeyi 100 μg/litrenin altındadır.
Arıtımdan sonraki içme suyu dağıtım sistemlerinde yüksek seviyedeki alüminyum sudaki bulanıklığı arttırır, alüminyumun suyu dezenfekte etme etkisini azaltır ve şebeke sistemindeki dağıtımı sağlayan borularda alüminyum hidroksit çökeltileri oluşmasına neden olmaktadır. DSÖ, içme sularının arıtımında kullanılan alüminyumun kullanımında özenli olunması ve arıtımdan sonra sudaki alüminyum miktarının belirli seviyelerin altında tutulması gerektiğini söylemektedir.
27 Şubat tarihinde dört farklı noktadan aldığımız ve analizlerini Samsun Halk Sağlığı Laboratuarında yaptırdığımız şehir şebeke sularında tümünde bulanıklık ve Alüminyum miktarlarının insani tüketim amaçlı su yönetmeliğine uygun olmadığı tesbit edilmiştir.
1. Derebahçe Mahallesinde bulunan TMMOB İnşaat Mühendisleri samsun şubesinden (Alüminyum : 391 μg/litre – Fiziksel Bulanıklık Uygun Değil)
2. Türkişte bulunan Kuzey Kültür Sanat Araştırma evi Derneğinden (Alüminyum : 439 μg/litre – Fiziksel Bulanıklık Uygun Değil)
3. İstasyon Mahallesinde bulunan TMMOB Mimarlar Odası Samsun şubesinden (Alüminyum : 552 μg/litre- Fiziksel Bulanıklık Uygun Değil)
4. Bahçelievler Mahallesinde bulunan TMMOB Elektrik Mühendisleri Odasından (Alüminyum : 503 μg/litre - Fiziksel Bulanıklık Uygun Değil)
Kısa bir süre önce yaptığımız Basın açıklamasında ne kadar haklı olduğumuz ortaya çıkmıştır.Bu şehirde yaşayan insanların sağlıklı bir ortamda yaşamasından Samsun Büyük Şehir Belediyesi sorumludur ve acilen sorumluluklarını yerine getirmelidir.
İçme sularındaki alüminyumun sağlık üzerine etkileri
Yetişkin popülasyonun farklı beslenme kaynaklarına göre ortalama alüminyuma maruz kalma değerleri .
Kuruluş Alüminyuma Maruziyet (mg / hafta / kişi başı)
DSÖ 11-136 Kronik alüminyum maruziyeti ile subklinik nörolojik etkiler (psikomotor ve bilişsel performans için nörodavranışsal testlerde bozulma ve subjektif nörolojik semptomların görülme sıklığında artış) arasında bir bağlantı olabileceği öngörülmektedir. Alüminyum maruziyetinin, insanlarda Alzheimer hastalığının başlangıcı veya gelişimi için bir risk etmeni olabileceği de ileri sürülmektedir.
Sürekli hemodiyaliz tedavisi gören hastaların birçoğunda diyaliz demansı ve diyaliz ensefalopati sendromu görülmesiyle alüminyum üzerine diyaliz alan hastaların sağlığı üzerindeki araştırmalar sonucunda, paranteral solüsyonların ve diyaliz solüsyonlarının hazırlanması için kullanılan su ve hammaddeler yoluyla, diyaliz solüsyonları ve paranteral solüsyonlar için kullanılan ambalaj cinsleri ve hiperfosfatemi ile peptik ülser tedavisinde kullanılan oral alüminyum içeren antiasitler ve diğer hastalıklarda uygulanan alüminyum içerikli farmasötik ilaçlar nedeniyle alüminyum geçişleri olduğu saptanmıştır
Öneriler:
1. İçme suyu şebekesindeki bulanıklık ve sınır değerin üzerindeki alüminyum yüksekliğinin nedenleri ayrıntılı olarak incelenmelidir.
2. SASKİ tarafından yapılan analiz sonuçlarına göre örneklerin önemli bir bölümünde alüminyum düzeyinin Dünya Sağlık Örgütü tarafından büyük arıtma tesisleri için önerilen değerin (100 μg/litre) üzerinde bulunmuş olması önemlidir. Arıtma süreci incelenmeli, alüminyum yerine başka yöntemlerin kullanılabilirliği masaya yatırılmalıdır.
3. Ülkemizde kentlerdeki içme suyu kalitesi uzun bir süredir tartışma konusudur. Suyun ticarileştirilmesinin başta suya erişim olmak üzere yol açtığı sağlık sorunları iyi bilinmektedir. Bu nedenle, Samsun’da yaşayan herkesin kentin şebeke suyunun sağlıklı olarak herkese ulaştırılabilmesi için çaba göstermesi gerekir. Bu bağlamda Samsun Büyükşehir Belediyesi tarafından Dünya Sağlık Örgütü’nün “Kentlerde güvenli içme suyu sağlanması” sürecinin benimsenmesi ve bu sürecin önemli bir adımı olan “Bağımsız gözetim” ağının ivedi olarak kurulması gerekir.
SONUÇ:
Bir an önce şebekeye İnsani Tüketim Amaçlı Sular Hakkında Yönetmeliğine uygun su verilmesinin sağlanması gerektiğini bundan sonrada bu durumun takipçisi olacağımızın bilinmesini tüm kamuoyuna duyururuz.