Şaşırtıcı bir sonuç...

LAFLA GEMİ YÜRÜTENLER! Şaşırtıcı bir sonuç yorumları geldi

LAFLA GEMİ YÜRÜTENLER!

Şaşırtıcı bir sonuç yorumları geldi. Hem ben hiç şaşırmadım. Bu sonuçtan açık ve net olan ne mi?

“LAFLA GEMİ YÜRÜMEZ”

Evet, bu millet artık lafa değil icraata bakıyor. Köprüler lafla kurulmuyor, hava limanları, hastaneler ve okullar, hızlı tramvaylar bunlar hep icraat hep çalışmanın azmin sonucudur.

Kimileri birilerini karalayarak kötüleyerek hep yalan söz vaatlerle peynir kapma mücadelesinde! Birçoğunun gemisi su almakta! Birçoğu suya battı! Mühim olan sağlam kalmak. Öyle her gemi yol alamaz bu okyanusta. Ak Parti azmi ve kararlılığı ve milletin verdiği güvenle ilerlemekte. Hiç bir şey kaybetmeden aksine daha fazla güven daha fazla sadakat daha özverili bir çalışma.

Sürekli bir karalama kampanyası oluşturma mücadelesi içinde olanlar denizin ortasında kaldılar. Çünkü bu toplum laflara doymuyor. Toplum gelecek vaat eden huzurlu ve baskıdan uzak herkesin eşit statülerde yaşayabileceği güven dolu bir gelecek istiyor. Toplum en güzel cevabı sandıkta veriyor. Kimine elini uzatıp sırtlanıp yürütüyor, kimine ise en ağır tokatı vurup yeter artık diyor.  Sokakların ortasına hendekler kazma ile hizmet olmaz! Bu topluma hizmet değil ancak zahmet vermek olur. Bunun cevabını seçmen sandıkta verdi.

Kırk yıldır bu eziyeti bu zahmeti vermiyorlar mıydı? Zaten önemli bir kayıp alan PKK ve halktan da gerekli desteği alamayınca iyice köşeye sıkıştı artık. Görünümde Kandil halktan iyice kopuk, sürekli yolları kesilen caddeleri kazılan kepekleri kapatılan halk artık sırtını iyice PKK’ ya döndü. Diğer partilere ise şimdiye kadar ne yaptınız ki? Şimdi ne yapacaksınız cevapları?

Ak Partinin dolu çıkan vaatleri ve geçmişindeki pürüzsüz bir yapı. Halkın büyük güvenini kazanması artık vaatlerin gerçeğe dönüşmesi. Duraklama kapsamına giren sürecin yeniden hız kazanması ve yükselişin ve gelişimin devamını sürdürmesinin cevabıydı bu…

Bu yola daha önce denenmiş! Geçmişi başarısızlıklarla dolu bir yönetim değil, baskı gücü ile insanlara söz geçiren bir yönetim değil, taşın altına elini koymaktan çekinen “HAYIR” cı bir yaklaşıma sahip bir yönetim değil, tarafsız, yenilikçi, yaklaşımcı, halkın huzuru ve güvenini ön planda tutulduğu bir yönetim… Millet buyurun size yeni bir sayfa, tek başınıza artık kimsenin kapısına gitmenize gerek yok… Kapısına gidilip “Hayır”larla döndünüz artık! “Hayır”ların içinde can çekişmekte. İyicene su aldı o. gemi, yolcular endişeli… Kaptan sen in biz devam edelim sesleri yükselmekte.  Bakalım o güverte ile o mürettebatla ne kadar yol alır… Çizgisinden ayrı tümeni ne kadar düz tutmaya çalışsa da sürekli zikzaklar çizen bir yapı. Ne kadar ilerler bilinmez?

1 Kasımda millet sandık başında sağduyu ve iradesiyle en doğru kararını verdi. Sağlam bir güverte, daha yeni mürettebat. Haydi Bismillah…  Tek başına iş başına dedi.

Tam yol ileri… Bu secim sadece Türkiye için değil Orta Asya’da zulüm altında olanlar için yeni bir dönüm noktası oldu. Şu ana kadar hangi lider zalimlerin zulmünün karşısında dimdik durup siz busunuz sizler böylesiniz diyebildi… İşte 1 Kasımda bu dimdik duruşun kararlılığın meyveleri toplandı. Hani eskilerimiz ne ekersen onu biçersin derlerdi… İşte 1 Kasımda mahsul iyi verim yaptı… Karalama kampanyası mücadelesi içinde olanlara en güzel cevaptı… Öyle çamur at izi kalsınla olmuyor! Leke tutmayan bir yapı var artık. Çamur atanların çamurları kendilerine bulaştı. Kimilerinin eli çamurlu, kimilerinin eli kanlı!

Öyle kanlı ellerinizin üzerine bir beyaz eldiven geçirip bu millete elinizi uzatırsanız o eli geri çevirirler.

1 Kasım İslam dünyasının zaferiydi… Osmanlının düşmanlarına verilen en güzel cevaptı ve bu cevap “siz lafla geminizi yürütün” biz gelmiyoruz…

Biz doğrunun, iyinin, gelişimin, adaletin, kararlılığın olduğu gemiye biniyoruz…