Şöyle geriye bir baktığımızda...
ZAMAN İSRAFI Şöyle geriye bir baktığımızda hayatımızda ne çok şeyleri israf ettiğimizi görürüz
ZAMAN İSRAFI
Şöyle geriye bir baktığımızda hayatımızda ne çok şeyleri israf ettiğimizi görürüz. Geçmişi lekeli sayfalarla dolu olanlar kendilerine temiz bir sayfa açabiliyorlar mı? Unutmayın temiz bir sayfa boş bir sayfa olmamalı. İnsan yaşam kalitesine her gün yeni bir şeyler eklediğini düşünse bile aslında her gün birileri sizlerden bir şeyler çalıyor. Biz bunun yerini bir şeylerle doldurabiliyor muyuz?
Türkiye’de bugün yaklaşık nüfusun %10’un üzerindeki bir kısım insanlar kendilerini şans oyunları tuzağına düşürmüş; İDDA, SPOR TOTO, SPOR LOTO, SAYISAL, AT YARIŞLARI, KAZI KAZAN... vs. Oysa bu insanlarımız daha farklı bir yöne yönelebilir hayatına daha faydalı şeyler kazandırabilir.
MADDİYATIYLA KENDİ ÖMÜRLERİNİ ÇALAN insan bunlar nasıl bir meyvenin kabuğunu ve çekirdeğini ayıklayıp atabiliyorsak maalesef bunu cağımızın en büyük bilgi iletişim araçlarında, bilgisayar internette yani özünü bize gerekli olan bilgiyi almaktansa ömrümüzü harcayan gereksiz şeylerin peşine koşuyoruz. Hayatınızı zenginleştirin. Mesela kendinize bir kitap secin her gittiğiniz yerde kolunuzun altına sıkıştırın boş kaldığınızda insanları sıkacağınıza kendiniz sıkılacağına açın bir şeyler öğrenin, o boş anınızda hayatınızda hiç duymadığınız yahut en çok ihtiyacınız olacak bir bilgi kafanıza takılabilir. Doğru bir kitap karakterinizi yeniden yapılandırabilir, hayatınızda büyük bir devrim yaratabilir. Nasıl ki kötü bir arkadaş edindiğinizde yaşamınızı olumsuz yönde etkiliyorsa kötü bir kitap da hayatınızı mahvedebilir. İyi bir kitap hayatınızda mucizeler yaratabilir. Bazen kitap okurken hayal kurun ben hep öyle yaparım. Bu ufkumuzu genişletir. Bazen kitapta yaşananları kendi hayatınıza aktarın. Bu bazen kitabın olumsuz yönlerini değiştirebilir ne kadar çalışırsanız çalışın eğer sıkı bir düşünür değilseniz balık olmayan bir gölde balık avına çıkmışsınız. Sürekli hayatınızda bir şeyleri elde etme yarışına girişirseniz önünüze sürekli daha zor hedefler çıkar. Tıpkı bir bilgisayar oyunu gibi, bir alt seviyeden bir üst seviyeye, bazen seviyemizi bilmeden en üst seviyelere tırmanmaya çalışırız. Kendimize zaman ayıralım. Hiç düşündünüz mü kendinizle tam olarak en son ne zaman baş başa kaldınız? Bazen kendinizden sürekli kaçıyorsunuz. Tam buluşma noktanıza geldiğinde mutlaka bir aksilik olur, çünkü yaşam aksiliklerle dolu. İnsanoğlunun sürekli biraz daha zamana ihtiyacım var, biraz daha zamanım olsa der? Oysaki yaşamını israf etme yarışının içindeler! Oysa herkese aynı 24 saatlik bir zaman süreci ayrılmış, bu zamanı nasıl değerlendirmeniz size kalmış. Şöyle bir kendinizle birlikte kalın ve kendinize bir sorun? Bana verilen bu süreyi nasıl daha iyi kullanabilirim. Acaba sizin için çok değerli olan o zamanı sizin için büyük bir anlam ifade eden faaliyetlerde mi kullandınız? Yoksa o çok değer verdiğiniz zamanı başkaları kullanabilir. “UNUTMAYIN ETRAFINIZ ZAMAN HIRSIZLARIYLA DOLU” Nasıl mı? Bilinçsiz kullanılan bir internet, TV, gereksiz bilgilerle dolu bir kitap zaman hırsızınız olabilir! Yahut hayatta hiç bir gayesi olmayan insan o da zamanınızın hırsızı olabilir… Yolda yürürken önünde yerde duran bir gazete kâğıdındaki bir cümle bazen hayatınızı değiştirebilir. Hayatta gerçek bir dost gibisi yok. Sizi sizin gibi anlayabilen mümkün mü? Neden mümkün olmasın! Peki, siz hiç kendinizi aile bireylerinizden daha iyi anlatan bir kitapla karşılaştınız mı? Sakın şaşırmayın böyle kitaplardan o kadar çok var ki sadece siz bulmak için biraz geç kalmışsınız. Hayatımızda ne çok fırsatlar kaçırıyoruz… Bazen bize en yakın insanları tanıyamıyoruz! Fakat bize çok uzak olan ve hayatımıza yeni giren insanları en yakınımızda olandan daha kolay anlayabiliyoruz. O anki ruh halimizle okuduğumuz kitap başka bir ruh haline bizi götürebiliyor, ilgimizi çekebiliyor. İnsanoğlu yaşamın ona sunduğu büyük zevklere öyle kendini kaptırmış ki; Mesele batan bir güneşi seyretmek yahut bir gül bahçesinde dolaşmak. İnsanlar artık büyük hedeflerin peşinde.
OYSA BİRÇOĞU O BÜYÜK HEDEFLERİNE ULAŞAMIYOR… ULAŞMA İMKÂNI OLDUĞU KÜÇÜK HEDEFLERİNDEN DE OLUYOR!
Her zaman büyük düşünen insanlar büyük insanlar olamayabilir. Haydi, önünüze bir kitap alın gözlerinizi kapatın rastgele bir sayfa açın ve parmağınızı o sayfada rastgele bir noktaya bırakın ve gözlerinizi açın. O parmağınızı koyduğunuz cümleyi sürekli ama sürekli okuyun.
O CÜMLEYİ EZBERLEYİN…
UNUTMAYIN BİR GÜN O CÜMLE SİZİN İÇİN BİR MUCİZE YARATABİLİR…