Ülkücüler Hala Seyrediyor!…
Biz Bunu 20 Sene Önce Söyledik! Merhum Başbuğ Alparslan Türkeş'in vefatının ardından iki kez yapılan olaylı Kongre ile MHP Genel başkanlığına oturtulan Dr
Merhum Başbuğ Alparslan Türkeş’in vefatının ardından iki kez yapılan olaylı Kongre ile MHP Genel başkanlığına oturtulan Dr. Devlet Bahçeli 1999 genel ve yerel seçimlerinden merkez sağın birinci partisi olarak çıkmıştı.
Ancak; yanına DYP ve ANAP’ı alarak 57 Hükümet in Başbakan olmak yerine konjektür buna uygun değil deyip 77 yaşındaki Bülent Ecevit in Yardımcısı olarak 57 hükümete Başbakan yardımcısı olmuştu.
Biz bu hükümet yürümez, statükocu Başbakan Bülent Ecevit ülkenin hayrına tek bir imza atmaz, ülkeyi batırır demiştik…
MHP iktidar imkânı kazanmıştı, bunu bir fırsata çevirerek halka hizmetleri ile kendini anlatmak zorundadır. Yoksa mecliste küçük bir muhalefet partisi veya bir başka partinin baston değneği olur dedik yazdık çizdik…
Başta eski Bakan Koray Aydın olmak üzere dur sabret her şey daha güzel olacak dediler…
Önce Başbakanlığı ardından Cumhurbaşkanlığını elinin tersiyle iten Dr. Bahçeli verdiği kararlarla ülkeyi geren, kamuoyunda tartışılan Ahmet Necdet Sezer’i Başbakan Bülent Ecevit, ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, DYP Genel Başkanı Prof. Dr. Tansu Çiller, RP Genel Başkanı Recai Kutan ortak aday gösterip Cumhurbaşkanı seçtirdiler…
Sezer, Başbakan Ecevit’in kafasına fırlattığı Anayasa kitapçığı ile ülke ekonomisini yerin dibine çökerten bir gecede herkesi fakirleştiren, ülkeyi kurtaracağım diye yurt dışından ithal edilen Derviş; BDDK, EPDK, ÖİB gibi kurullar oluşturup köylüye ekmeyeceksin biçmeyeceksin deyip taban fiyat adı altında üç beş kuruş çepine para koyunca kendini Başbakan sandı!...
DSP’yi bölüp ortaya İsmail Cem başkanlığında yeni bir parti çıkardı. Kendi de CHP’den Milletvekili olmayı başardı.
Durumu tez fark eden Deniz Baykal onu geldiği yere yurt dışına ithal etti…
Bu arada Dr. Devlet Bahçeli 3 Kasım 2002’de genel seçim kararı aldı.
TBMM’de ona uymak zorunda kaldı…
AK Parti ezici bir çoğunlukla iktidar olurken, MHP, DSP, ANAP, DYP, SP TBMM dışında kaldı.
Bu arada Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in görev süresi sona erdi. Ak Partinin Cumhurbaşkanı adayı Abdullah Gül 276 engeline takılınca Ak Parti hemen seçim dedi.
2007 genel seçimleriyle yeniden TBMM’ne giren MHP Abdullah Gül’ün Cumhurbaşkanı seçilmesini de sağladı.
2010 referandumuna giderken Fetö HSYK ve Anayasa mahkemesini ele geçirmek için mezardaki ölüler çıkıp oy kullansın deyince ilk tepkiyi Dr. Bahçeli gösterdi. Bahçeli pılını pırtını topla bu ülkeyi terk et dedi…
Bahçeli bu arada Ak Partilileri uyarmayı da ihmal etmedi…
Bu hoca sizin bildiğiniz hocalardan değil, bunun bir ayağı ABD’de diğer ayağı Rusya’da, bir kolu Afrika’da deyince, kendini farklı ülkücüler olarak tanıtan fetö’cular MHP Milletvekillerine tuzaklar kurmaya başladılar…
Şerefsizce kasetlerle MHP’yi TBMM’nin dışında bırakmaya çalıştılar.
2011 genel seçimlerinden MHP kıl payı TBMM’ne girerken Erdoğan da emin adımlarla köşke çıktı.
Ancak yukarıda havalar bozuktu!...
Fetö’cular Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın etrafını iyice sarmaya başladılar. En yakınındakiler kendini tehdit etmeye başlayınca Cumhurbaşkanı Erdoğan dershanelerini, üniversiteleri, bankalarını, madenlerini, gazete ve TV’lerini kapatmaya başladı.
Malı mülkü elinden giden Fetö elebaşı beddua ederken, 7 Haziran genel seçimlerinde AK Parti Oyları %40’lara düştü.
Karşısında %60’lık bir HAYIR bloku oluştu…
AK Parti 1 Kasımda tekrar seçim deyince 80 milletvekili ile seçime giden MHP 40 milletvekiline düşüp AK Partiyi tek başına iktidar yaptı.
Referandumda da aynı şekilde muktedir yaptı.
Aslında Dr. Bahçeli üstüne düşeni yapıyor…
Ülkücüler ise hala seyrediyor!…