Yakakent'in Sahil Esnafı, Derdini CHP'ye Anlattı
CHP Parti Meclisi Üyesi ve Samsun Milletvekili Neslihan Hancıoğlu Yakakent'te, hem pandemi dönemi kısıtlamalarının getirdiği yük hem de ekonomik darboğaz nedeniyle çok zor bir dönemi yaşayan sahil esnafıyla bir araya gelerek sorunlarını dinledi.
CHP Yakakent İlçe Başkanlığı'nın düzenlediği toplantıda, ilçenin sahil bandı faaliyet yürüten ve ağırlıklı olarak yalnızca tatil sezonunda iş yapabilen işyeri sahiplerinin yanı sıra, Esnaf Sanatkârlar ve Şoförler Odası Başkanı Turan Karga, Esnaf Sanatkârlar Kredi ve Kefalet Kooperatifi Başkanı Yaşar Genç ve Merkez Mahallesi Muhtarı Ömer Çakıcı da hazır bulundu.
Toplantıda söz alan birçok esnaf, ekonomide yaşanan olumsuz tabloya işaret ederek, bu durumun vatandaş kadar esnafa da büyük zorluklar yaşattığı dile getirdi. Bugün sattığı bir ürünü ertesi gün toptancıdan aynı fiyata alamadığını kaydeden ilçe esnafı "bu durum, ticari alanda ilçemizin kendine özgü sorunlarıyla birleşince, hem esnafımız hem de vatandaşımız çok daha ağır bedeller ödemek zorunda kalıyor" dediler. Pandemi döneminde yaşadıkları sorunlara da işaret eden Yakakent esnafı, özetle şunları anlattılar; "Pandemi dönemi kısıtlamaları, ilçemizin zaten sınırlı olan ticaret kapasitesine ağır darbe vurdu. Sermayesi ve öz kaynakları zaten kısıtlı olan işletmelerimizin birçoğu kapanma noktasına geldi. Kapanmayıp direnen işletmelerimiz ise şimdi çok ağır bir borç yüküyle karşı karşıyadır. Yine kısıtlamalar döneminde ilçedeki kamu idarecileri, esnafımızın halini anlamaya çalışmak yerine cezalarla, yaptırımlarla sırtımızdaki yükü daha da ağırlaştırdılar. Günde 9 çay satamayan esnafa 900 TL ceza kesmek için fırsat kollayan idareciler gördük burada..."
Üreteceğiz ve Ürettiğimizi De Hakça Bölüşeceğiz
CHP'li Hancıoğlu, ilçe esnafının aktardığı bilgiler üzerine şunları söyledi; "Yakakent'teki tablo, özünde aslında ülkemizin her yerinde yaşanan tablonun bir benzeridir. Fakat, Yakakent'i farklı kılan nokta bir yıllık ticaret kapasitesinin, üç-dört ay gibi kısa bir sezonda sıkışık olmasıdır. İlçe esnafı, pandemi kısıtlamaları ve ekonomik darboğaz gibi olağandışı süreçlerde çok daha zorlu bir sınav vermek zorunda kalmaktadır. Yaşadığımız bu sorunları aşmanın öncelikli şartı, üretimi, istihdamı öncelemeyen, esnafını ve vatandaşını korumayan, sadece ranta odaklanmış ekonomi düzenini ortadan kaldırmaktır. Bu da bir siyasi tercih meselesidir. Şu anki iktidar mevcut sorunları daha da kronik hale getiren politikaları uyguluyor. Üretim değil ithalat destekleniyor, esnafımız değil zincir marketler kollanıyor, vatandaşımızın alım gücü günden güne azalıyor. Bu düzeni değiştirmek, üreten ve ürettiğini hakça bölüşen Türkiye'yi inşa etmek zorundayız.
Yakakent ilçemizin özelinde ise önceliğimiz, ticari faaliyetlerin, sosyal hayatın 3-4 ayla sınırlı kaldığı düzenin değiştirilmesi olmalıdır. Bu güzel ilçemizi, yılın tamamında canlı kılmak, cazibe merkezi haline getirmek için projeler oluşturmalı ve bunu hayata geçirmeliyiz. Bunu da Yakakent ilçemizde yaşayan herkesin ortak aklı ve ortak emeğiyle yapmalıyız..."