Olmaz Olsun Böyle Sistem!...

Başkanlık sistemini ben yıllarca savundum.
Şöyle ki; Başbakan İcranın başı, Cumhurbaşkanı noter vazifesi görüyor.
HSYK’nın başı Adalet Bakanı aynı zamanda siyasi bir şahsiyet yargı tarafsız olmaz.
MSB Türk ordusunu temsil ediyor bakan siyasi bir şahsiyet olmaz.
Bir bakan izine ayrılıyor veya yurtdışına gidiyor yerine bir başka bakan bakıyor mecliste oylamada bir yerine iki oy kullanıyor.
Böyle bir sistem olmaz.
Bakanlar milletvekillerinden değil de işinin ehli teknokratlardan olmalıdır dedim.
Sonunda başkanlık sistemi geldi.
Ancak gelen bakanlar sırf Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yaranmak için (zaten kendileri de bu millete değil de Cumhurbaşkanımıza layık olmaya çalışıyoruz diyorlar)
Onun için de kendi işlerinden fazla siyaset yapıyor.
Hatta milletvekilleri bunların yanında siyaseti unutuyor.
Bunların yüzünden yasama yürütme ve yargı erki birbirine karıştı.
Ayaklar baş başlar ayak oldu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan bir bakanlık müfettişinin başmüfettişi atanmasını bile bıkmadan usanmadan imzalamaya başladı.
Beş cephede bir bakanlar kurulu daha oluştu.
Maliye Bakanı’nın üzerinde bütçe başkanı, Dışişleri bakan üzerinde Cumhurbaşkanlığı sözcüsü gibi birimler oluştu.
Tüm bakanların yetkisi yetkisiz şahıslara devredildi.
Tıpkı muhtarların yetkilerini alıp nüfus memurluğuna verdikten sonra maaşlarına asgari ücret oranında zam yaparak sus payı verildiği gibi.
Bizim insanımıza da aba altından sopa gösterdiler.
Tam bir kraliyet gibi tek adam rejimi geldi oturdu.
Olan da bizim demokrasimize oldu.
Demokrasi ne demek derseniz kendi kendini yönetim biçimidir deriz.
Ama burada bizi birisi yönetiyor, hem de tek kişi yönetiyor.
Kanunlar bile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın istediği gibi çıkıyor.
Şimdide TBMM noter vazifesi görüyor.
Böyle sistem olmaz olsun diyorum.
Yıllardır yazdıklarımı ise şimdi siliyorum ve bu aziz milletten Özür diliyorum.