'Corona' Başbakan Olsa!
Bu korona virüs herkesi sınıfta bıraktı.
Deyim yerindeyse herkes çuvalladı!...
Zengini fakiri, şehirlisi köylüsü, enteli tanteli, hacısı hocası, papazı rahibi, ilim adamı, üniversitesi, üniversitelisi, özel sektörü, sanayicisi, özel hastanesi, toptancısı, perakendecisi vs. ne derseniz deyin hepsi çaresiz kaldı!...
Bu virüs dünyayı etkisi altına aldığı süre içerisinde zor günler için hiç kimsenin herhangi bir hazırlığı yoktu!
Anlayacağınız yan gelip yatmışız!...
Günü birlik yaşamanın keyfine bakmışız!...
Hayat devam ederken kalan sağlar bize yeter dercesine dünyada hiç kimseyi görmedik!…
Ta ki bu ‘Corona’ virüsü çıkana kadar!
Bu ‘Corona’ hiç ayrım yapmadan herkesi sıraya dizdi!...
Anne oğlundan, çocuk babasını, eş eşinden, kardeş kardeşten kaçar duruma geldi!....
İnsanlar en yakınlarının cenazesine bile katılamaz oldu!
Herkes yandım diye bağırmaya başladı…
‘Coronavirüs’ bu dünyada herkesin birbirine ihtiyacı olduğunu hatırlattı!...
Daha doğrusu korku herkesi hizaya getirdi!
Getirdi getirmesine de hiç kimse hazırlıklı değildi!…
Eskiden nenelerimiz dedelerimiz zor günler için bir hazırlıkları vardı.
Zor günlerde bu hazırlıklarını devreye sokarlardı.
Şimdi öylem mi dersiniz?...
Olmuşuz hep fırsatçı, stokçu, kazıkçı, hazırcı!…
Yani insan ahlakı denen şey bizde hiç yokmuş!
Devlet bütün tedbirlerini aldı.
Dünyada olmayan imkânları bu ülke halkının hizmetine sundu.
Hani hep yabancı hayranlığımız vardı ya onu da birden unutuverdik!
Devlet bütün tedbirleri aldı almasına da eskiden gelen hastalığın hasarı çok büyük oldu.
Eskiden gelen bu hastalık birçok kurum ve kuruluşları sap gibi ortada bıraktı!
Yani kurum ve kuruluşlar bugüne kadar görevlerini hiç yapmamışlar!
Her şeyi devletten bekliyoruz!
Milli eğitim Bakanlığı okulları tatil ettirerek uzaktan eğitime kısa sürede geçmesini bildi.
Bu işin ticaretini yapan özel okullar ne yaptı dersiniz?
Paraları alıp yan gelip yatmışlar!...
Üniversitelere baktığımızda, onların da özel okullardan bir farkı yokmuş!...
Koca koca eğitim kurumları yıllar geçmiş bir türlü alt yapılarını oluşturamamışlar. Uzaktan eğitim yapan üniversite sayısı oldukça az diyebiliriz!...
Üniversitelerimiz yıllarca siyaset yapmaktan asli işlerine zaman ayıramamışlar!...
Bu sistemle de memlekete okumuş adam yetiştireceklerini sanmışlar!...
Sağlık sektörünün başını çeken yani doktorların en önemli örgütü olan Türkiye Tabipler Odası yıllardan beri kendi asli işini yapmamış, o da siyasetle meşgul olmuş!...
Hal böyle olunca da, Türkiye Tabipler Odasının bu ketum tutumu yüzünden tıp alanında bilim adamlarımızın birçoğu hep yurt dışına kaçmışlar!
Sadece tıp alanında mı?
Bütün alanlarda aynı köhne zihniyet hep işbaşında oldu!
Hep dış mihrakların maşası olduk!
Hep devletimizi kötüledik!...
Bu kafalarla mı devlete ve millete faydalı olacağız!...
Neden hiçbir kurum görevini yerine getirmez veya getiremez?...
Neden vatandaş olarak bizler kurallara uymayız?...
İnsanlığı unutmuşuz!...
Zengin zenginliğini, fakir fakirliğini bilmedi. Zengin fakiri, fakir zengini düşünmemiş!...
Amir memurunu, memur amirini, hak hukuk tanımaz olduk!...
Zalim zalimliği ile ün yapmış, insanlar sömürülmüş, güçlü zayıfı ezmiş, zengin fakiri sömürmüş, güçlü devletler güçsüzleri öğütmüş,!!!...
Para satarak insanların kanı emilmiş!...
İşin özü insanlığı öldürmüşüz!...
Aslında bir geminin içerisinde hep beraber olduğumuzun farkında olmadık veya işimize gelmedi!...
Hani gemilerimiz ayrı idi!...
Şimdi de gemiyi terk edemiyoruz!...
O zaman niye bu kadar kötü idare ettiniz bu dünyayı diye sormazlar mı?
Eğer bu dünyada beraber yaşayacak isek, herkesin hukukuna riayet edeceksin. Herkesin de emeğinin hakkını vereceksin. Güçsüzü korumak, fakiri doyurmak, yetimin hakkını yememek, insanları sömürmemek işin doğrusu değil mi?
Dünyamızı kirlettik ve dünyamız bizden intikamını almaya başladı!...
Onun için bu ‘Corona’ var ya, işini çok iyi yapıyor!
‘CORONA’ çok önceleri bu dünyadaki ülkelerin Başbakanı olsaydı bu işler başımıza gelmezdi!?...
Neden derseniz?