Enfeksiyon!...

Recep ÖZYURT


 Türk Dil Kurumu Türkçe sözlükte enfeksiyon tanımı kelimenin Fransızcadan dilimize geçtiği belirtilmiş ve
hastalığa yol açan mikroorganizmaların, genel veya yerel olarak organizmada gelişmesi şeklinde açıklanmış.
Mesleğim gereği yıllarca insan vücut sıvıları analizi yaptım ve insanlarda hastalığa yol açan bu mikroorganizma denilen bakteri, basil ve mikroplarla uğraştım.
Bana ne uğraşmışsan diyenler olabilir.
Laboratuvarda çalışırken bir tek ana hedefim vardı.
Kendimi “Laboratuvar enfeksiyonundan korumak”.
Şükürler olsun ki korundum ve halen hayattayım.
Bütün bunları neden yazıyorum?
Kardeşim bir operasyon sonrası tam 4 yıl enfeksiyonla uğraştı.
Geçtiğimiz ay ise Samsun’da tanıdığım 40’lı yaşlardaki bir kişi beyin cerrahi operasyonundan sonra
menenjit (beyin zarı iltihabı) oldu.
45 gündür yoğun bakımda.
Son yıllarda ameliyat olan hastanın yakınlarına ameliyatı yapan Doktor daha hasta odasına alınmadan
‘’Her şey güzel gitti ama enfeksiyon riski olabilir diyerek kendisini doğabilecek bir olumsuzluğa karşı
güvenceye alıyor.
Çünkü biliyor ki ameliyathane steril değil sonunda mutlaka enfeksiyon oluşacak.
Yani vatandaşı önceden hazırlıyor.
Çünkü biliyor ki,
Her operasyondan sonra mutlaka enfeksiyon çıkıyor.
Önceden söylemekle de kendisini garantiye alıyor.
Ama bunun neden her seferinde böyle olduğunu düşünmüyor.
Aslında bütün cerrahlar asıl nedeni biliyor.
Biliyor bilmesine de hastane yönetimlerinin tedbir almak işlerine gelmiyor.
Bir defa sterilizasyon merkezlerine konu hakkında hiçbir bilgisi olmayan devlette ise torpilli özelde ise en az ücretli elemanlar çalıştırılıyor.
İşi görerek öğrenen insanların işin ciddiyetini bilmeleri mümkün değil.
Artık mikroorganizmalar o kadar dirençli hale geldi ki artık ilaç kar etmiyor.
Ameliyathaneler yeterince mikroptan arındırılmadan yeniden kullanılıyor.
Çünkü ameliyathanelere hastaneler için artık bir nevi darphane gözüyle bakılıyor.
Para basıyor ameliyathaneler ama can kayıpları veya çekilen ızdırap gözardı ediliyor.
Bütün hastaneler böyledir diyemeyiz.
Ancak bu durumda olanların yüzdesinin bir hayli yüksek olduğunu düşünüyorum.
Çünkü görevde iken ameliyathanede ve laboratuvarda sterilizasyon için ultraviyole lambası yoktu.
Ben konuyu gündeme getirince satın alınıp montajı yapıldı.
Ameliyathaneden aldığım kültür örneklerinde yoğun bir üreme olmasa onlar da alınmayacaktı.
Bu arada ameliyathanenin 30 gün kapalı kalması kimsenin hoşuna gitmemişti.
Her yerde olduğu gibi sterilizasyonda da LİYAKAT şart.
Hoşça, dostça ve…
Sağlıkla kalın…