TEMAD ve YAŞAM

Ankara'da ABB Başkanı Sayın Mansur Yavaş Yerel seçimler öncesi TEMAD Genel Merkezi ziyaretinde verdiği sözü tutarak Genel Merkezimiz için tüm masrafları
ABB tarafından ödenen çok güzel bir mekânı bizlerin kullanımına tahsis etmiş.
Sağolsun var olsun.
Yıllarca bünyesinde hizmet eden, yeri geldiğinde ''Biz bir aileyiz'' teranesiyle
Yıllarca avutulan insanları emekli olduğunda görmezden gelenlere yok sayanlara kapak olsun.
Ben sizleri biraz gerilere TEMAD'ın kuruluş yılı 1984’e götüreceğim.
General Evren ve şürekası Ülkede yönetime el koyup yasama ve yürütme görevlerini üstlerine almalarından sonra olağanüstü hal uygulamaya ve ülkeyi TSK'da olduğu gibi emir ve talimatlarla yönetmeye başlayınca olağanüstü bir hükümet oluşturarak eski Deniz Kuvvetleri Komutanı E. Oramiral Bülent Ulusu başbakanlığında kendilerine göre ülkeyi yönetmeye başlamışlardır.
Aslına bakarsanız yönettiklerini sanmışlardır.
Çünkü hükümete alınan kaşar parlamenter ve bürokratlar ülke yönetimi ve siyasette
hiçbir tecrübesi olmayan bu emekli ve muvazzaf generalleri parmaklarında oynatmış
istedikleri gibi kullanmışlar.
Daha sonra da hükümet üyesi Turgut Özal başlarına bela olarak ilk seçimde başbakan olarak bu güzelim ülkeyi bugünlere hazırlamıştır.
Özal bu emekli ve muvazzaf generallerin bir tek isteğini koşarak karşılamış ve
Astsubayların toprağa gömülmesine ön ayak olmuştur.
Bülent Ulusu'nun Astsubaylara ''Başgedikli'' kakıştırmasına Evren'in ''bir başçavuş
Benim teğmenimden fazla maaş alamaz'' çıkışı eklenince bunu fırsat bilen Özal
Astsubayların yerin yedi kat altına gömülmesine sebep olacak tüm kanun, tüzük ve yönetmelikleri Ulusu hükümetinin dolayısı ile Evren'in önüne sermiştir.
Bunlardan birisi de tüm STK’ların kapatılarak yeniden yapılanması yasasıdır.
Gösteri, yürüyüş ve toplantı yapılmasını kontrol etmek isteyen Evren ve Ulusu
öyle bir tongaya düşmüşler ki dünyada ses getirecek antidemokratik yasaya imza atmışlardır.
Öyle ki Avrupa’nın Varşova Paktı üyesi bazı ülkeler bile ''böyle bir yasayı çıkarmaya
asla cesaret edemeyiz'' mesajları veriyorlardı.
Yurt içinde ise herkes kaderine razı olmuş vaziyette askeri vesayet altında daha ne beklenir deniyordu.
Kapatılan STK’lar içinde TEMAY ve diğer askeri dernekler de vardı.
Hemen arkasından yeni ''Dernekler Yasası'' meclisten geçti.
Tabii ki ''Askeri Dernekler Yasası'' da derneğin adı gibi tüzüğünü de onlar hazırladı.
Üstelik yasa gereği istediğin gibi değiştirilemeyecek şekilde istedikleri emeklilerin de
çalıştıkları dönem gibi ''emredersin başüstüne'' demeleriydi.
Bunun için de tüm illerde Garnizon Komutanlıklarına emir göndererek Askeri Derneklerin kuruluşuna ön ayak olmaları mekân ve malzeme desteğinde bulunmaları istendi.
Ankara'da da Kolej semtindeki apartman Askeri Derneklere tahsis edildi.
Son yıllarda Emekli Astsubayların hak arama mücadelesinde özellikle tazminat isteklerini dile getirmeleri neticesinde MSB tarafından tahsis edilen bu binadan
TEMAD'ın tahliye edilme çalışmalarına tanık oluyoruz.
Hatta MSB Milli Emlak Genel Müdürlüğü ile bir pazarlık yaparak ''Bu binayı size devredelim.
Binayı boşalttıktan sonra bize kiraya verin dedikleri bile aldığımız duyumdur.
Hal böyle iken şimdi biz o binayı kendi isteğimiz ile terk ediyoruz.
ABB Belediye Meclis Kararı ile verilen ve bugün açılışı yapılacak olan adını YAŞAM MERKEZİ koydukları tesis kaç yıllığına verilirse verilsin ABB Başkanı değiştikten sonra yine Belediye Meclis Kararı ile GERİ ALINABİLİR.
Sayın Mansur Yavaş camiamıza bir güzellik yapmıştır
Teşekkür ederiz ancak ilanihai orada kalma garantisi olmayan seçilmiş bir Başkandır.
Yerine seçilecek adam aynı düşüncede olacak diye bir kural yok.
Bu iş en çok MSB'nin işine geldi.
Direk çıkın buradan diyemeyip türlü çeşitli bahanelerle binadan çıkaramadıkları
Emekli Astsubaylar kendileri boşaltıyorlar.
Buradaki en büyük risk ABB'nin ''Ben artık yokum'' dediği zaman TEMAD'ın ne yapacağıdır.
Görev taptığı süre içerisinde kanının son damlasına kadar kullanılan
Astsubayları Emekli olduktan sonra sokağa salan ve sahiplenmeyen MSB
bundan sonra iyice unutacaktır.
Sivillerin bize bakış açısı zaten ''Kendi zümresi tarafından benimsenmeyenlere
ben neden destek olayım'' minvalindedir.
Ve şunu belirtmek isterim ki;
Hamza Dürgen dahil bundan sonra Genel Başkan olacak meslektaşlarımızdan hiç kimse siyaset tarafından kabul görüp de Meclise giremeyecektir.
Kendi camiasına faydası olmayan başkanı kimse tanımaz ve yolunu açmaz.
Eğer yaşıyorsak(!)
Yaşam Merkezimiz
Hayırlı olsun.