Aşağıdaki haber, tüm İnternet sitelerinde ve bazı basın-yayın

Aşağıdaki haber, tüm İnternet sitelerinde ve bazı basın-yayın organlarında yayınlandı

Aşağıdaki haber, tüm İnternet sitelerinde ve bazı basın-yayın
18 Ocak 2015 - 21:58
Aşağıdaki haber, tüm İnternet sitelerinde ve bazı basın-yayın organlarında yayınlandı. Ben tek bir satırını dahi değiştirmedim. İlginç olduğu için sizlerin de bilgilerine sunalım dedik.
İşte o haber :
“-....AK Parti’den ayrılan Abdüllatif Şener, eski dava arkadaşlarını yerden yere vurmuş.
Abdüllatif Şener, Gaziantep’te Düşünce Grubu’nun düzenlemiş olduğu konferansa katılmış. Burada 17 Aralık rüşvet ve yolsuzluk operasyonları ile ilgili açıklamalarda bulunmuş. Devlet Denetleme Kurulu’nun 2002-2007 rakamlarına bakılması gerektiğini, orada da çok büyük yolsuzlukların kayıt altında olduğunu ifade etmiş.
ALIŞKANLIK HALİNE GETİRMİŞ
İktidarın hep yolsuzluğun karmaşık labirentleri içerisinde yürümeyi alışkanlık haline getirdiğini savunan Şener, şunları dile getirmiş: “Bu olaya baktığınız zaman yargıyı değiştirmeye kalkıyor, emniyeti değiştirmeye kalkıyor, iletişimi değiştirmeye çalışıyor, istihbaratı değiştirmeye çalışıyor, kendisine bulaşmasın, çocuğuna bulaşmasın diye. İşin içine ne kadar gömüldüğünü bundan daha iyi anlatacak ne olabilir? Bu yapı öyle bir yapıdır ki Cumhuriyet tarihi boyunca yapılan tüm yolsuzlukları toplasanız bu dönemde olan yolsuzluğun bir bavul açıldığı zaman içinden bir kürdan düşer ya, öyle bir şeydir.”
OPERASYONLAR
17 Aralık tarihinde başlatılan operasyonların cemaatle ilgisinin olmadığına dikkat çeken Şener, görevden alınan polis ve savcıların yüzde 95’inin de cemaat mensubu olmadığını dile getirdi. Abdüllatif Şener, “Bu operasyonun doğrudan doğruya cemaate ait bir operasyon olduğunu ben düşünmüyorum. Şimdi o kadar çok emniyet şube müdürü ve Savcıları görevden aldılar ki, Bu görevden aldıkları emniyet mensupları ve savcıların yüzde 95’i cemaat mensubu değildir.”
Yaşananları iktidarın kamuoyuna kurduğu bir tuzak olarak özetleyen Şener, o nedenle cemaatin hedef tahtasına alındığını vurgulamış. Şener, “Yolsuzluk, hırsızlık, soygun ve rüşvetin kamuoyu algısında yerleşmesini önlemek için bir günah grubuna ihtiyacı vardı. Kamuoyu bu hırsızlığı niye algılamadı biliyor musunuz? Bir özel grup, hükümete komplo kurulduğunu yerleştirdiği için. Bunu söylerken de herkes tuzağa düşüyor.” ifadelerini kullanmış.
ALLAH ONLARDAN RAZI OLSUN
Şener, “Benim cemaatle hiçbir bağlantım yok. Eğer bu bir tuzaksa, bir komplo ise böyle bir komployu kim yaptıysa Allah onlardan razı olsun. Bu ülkenin ne kadar soyulduklarını gösterdikleri için. Genel başkan hırsızlık yaptığı zaman bütün kadrolar hırsızlığı savunuyor. Putperestlik bu zaten. Her gün camiye giden, her Ramazan orucunu tutan, bu yetmiyor nafile oruç tutan ve nafile namaz kılanlar bu ülkede hırsızlığı nasıl savunuyorlar?” şeklinde kükremiş.
ÖRTÜLÜ ÖDENEK
Görev aldığı zamanlar örtülü ödenekten yılda 900 trilyon para harcandığını dile getiren Şener, şu anda örtülü ödenekten yılda 2 katrilyon para harcandığını vurgulamış. Şener, şunları ifade etmiş: “Böyle bir harcama türü dünyanın neresinde var? Vaktiyle Tansu Çiller 15 bin dolardan dolayı kıyametler koptu. Örtülü ödeneği bu kadar hoyratça kullanan hiçbir iktidar gelmemiştir. Türkiye’de denetlenemeyen bir siyasi iktidar ülkenin başının belasıdır. Bir siyasi iktidar denetlenemiyorsa orada felaket vardır.”
EN BÜYÜK SOYGUN
Müslüman olduğunu iddia eden kişilerin Cumhuriyet tarihinin en büyük yolsuzluk hadisesini gerçekleştirdiğini dile getiren Şener, sözlerini şu şekilde tamamlamış: “Cumhuriyet tarihi boyunca yapılan soygun, şu sızanlar kadar değil. Ama ilk günden itibaren gece gündüz soygun peşinde oldukları da bir gerçek. Dindar insanlar bunu savunuyorsa bunun anlamı, mevcut siyasi iktidar bu ülkedeki samimi insanların Müslümanca düşünme, duygulanma, muhakeme etme geleneklerini tahrip etmiş, yok etmiş demektir.”
Takdir sizlerin, onları en iyi Sayın Abdüllatif Şener tanıdığına göre, yukarıda dedikleri her halde yabana atılır şeyler olmasa gerek...

 

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum