"Ayla" Filminin Yönetmeni İletişim Fakültesi Öğrencileriyle On-Line Söyleşi Gerçekleştirdi
Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) İletişim Fakültesi Sine-Düş Topluluğu tarafından düzenlenen çevrim içi (on-line) söyleşi etkinliği, yönetmen Can Ulkay’ın katılımıyla gerçekleşti.
04 Mayıs 2020 - 14:09 - Güncelleme: 04 Mayıs 2020 - 23:00
İletişim Fakültesi Radyo Televizyon ve Sinema Bölümü öğrencisi Çiğdem Dönmez’in moderatörlüğünde iki oturum şeklinde gerçekleşen etkinliğe; OMÜ Sine-Düş Topluluğu Danışmanı Dr. Öğr. Üyesi Filiz Erdoğan Tuğran, öğretim üyesi Dr. Öğr. Üyesi Gülten Arslantürk, Topluluk Başkanı Burak Anılan ve çok sayıda öğrenci katıldı. Zoom aracılığıyla gerçekleşen söyleşi aynı zamanda Sine-Düş Topluluğunun Instagram ve Youtube kanalından da canlı yayınlandı.
Önemli başarılara imza atmış olan; Müslüm, Ayla ve Türk İşi Dondurma filmleri ile pek çok reklam filminin yönetmenliğini yapan Can Ulkay, öğrencilerin sorularını içtenlikle cevapladı.
Sinemaya gönül vermiş öğrencilere önerilerde bulunan yönetmen Ulkay, "Şanslı bir yüzyıldasınız, güzel bir zamanda güzel bir alanla ilgileniyorsunuz. Teknolojinin gelişmesiyle artık yeni dijital platformlar var bu platformların sayısı artacaktır. Yakında neredeyse herkes kendi kanalını kurmuş olacak. Artık interaktif filmler yapılıyor. Seyirci, içinde bulunmak istediği hikâyeyi seçiyor. Dolayısıyla her şeyden önce yenilikçi olmalısınız ve teknolojiyi takip etmelisiniz. Türk sineması olarak bir sinema kültürümüzün oluşması gerekiyor. Çok zengin bir kültüre sahibiz. Çok çeşitlilik içinde yaşayan bir toplumuz, bunu Türk sinemasına yansıtırsak çeşitlilik oluşacaktır. Bu çeşitlilik içinde ortak olan sinema ve teknoloji. Farklı yerlerde yaşamış, farklı düşünceleri olan kişiler bir araya geldiğinde çok çeşitli ve bize ait bir Türk sineması kültürü oluşacaktır. Dolayısıyla bol bol film çekin, üretmeye devam edin. Bu süreçte evde telefonlarınızdan bile film çekip kurgulayabilirsiniz." dedi.
Ana akım sinemanın bütün donelerini Ayla filminde birleştirdik
Türkiye’nin ana akım sinemada eksiğini tamamlamak için Ayla filminde farklı duygusal ögeler kullandığını belirten Ulkay, sözlerine şu şekilde devam etti: "Bağımsız sinema alanında dünyada çok önemli başarılara imza atan başarılı filmler ve yönetmenlerimiz var. Ama ana akım dediğimiz sinema zaten Amerikan filmlerinin etkisi altında. Piyasada Amerikan filmlerinin gücü var. Bunun içine komedi ve aksiyonlar dışında giremiyoruz. Dolayısıyla biz buraya drama, biyografi veya tarihî gerçeklikler olarak Ayla filmiyle giriş yaptık. Bunu yaparken de ana akım sinemanın kurallarına göre hareket ettik. Aşk, sevgi ve dramatik ögeler kullandık. Her yaşa hitap etmesini önemsedik. Ana akım sinemanın bütün donelerini birleştirerek Ayla filmini ortaya çıkardık.”
Uyarlama filmlerin oluşması aşamasında önem verilmesi gereken noktaları vurgulayan Ulkay “Ayla filmi hem tarihî hem de uyarlama filmdi. Müslüm filmi biyografik bir filmdi. Uyarlama veya biyografik filmler yapılırken elinizde çok fazla yazılı ve görsel belge oluyor. Bütün bunları bir araya getirerek hikâye oluşturmak çok kolay ama burada dikkat etmemiz gereken nokta sinema filminin belgesele benzememesidir. Bunun için çok iyi uyarlama yapmanız gerekiyor. Hikâyeyi hangi yönden ele alıp anlatacağınız önem kazanıyor. Yönetmen ve yazarın en büyük başlangıç noktası burası oluyor. Bulduğunuz hikâye ne olursa olsun bütün materyalleri topladıktan sonra biz bunlarla neler hazırlayabiliriz konusu ciddi ve uzun zaman harcanabilecek bir konu. Çok iyi araştırma yapmalısınız, belgelerinizin çok kuvvetli olması lazım. Sonra bunu kurgusal anlamda belgesel anlatımından çıkartıp insanlara izlettirebilecek bir sinema hâline getirmeniz gerekiyor." şeklinde konuştu.
Önemli başarılara imza atmış olan; Müslüm, Ayla ve Türk İşi Dondurma filmleri ile pek çok reklam filminin yönetmenliğini yapan Can Ulkay, öğrencilerin sorularını içtenlikle cevapladı.
Sinemaya gönül vermiş öğrencilere önerilerde bulunan yönetmen Ulkay, "Şanslı bir yüzyıldasınız, güzel bir zamanda güzel bir alanla ilgileniyorsunuz. Teknolojinin gelişmesiyle artık yeni dijital platformlar var bu platformların sayısı artacaktır. Yakında neredeyse herkes kendi kanalını kurmuş olacak. Artık interaktif filmler yapılıyor. Seyirci, içinde bulunmak istediği hikâyeyi seçiyor. Dolayısıyla her şeyden önce yenilikçi olmalısınız ve teknolojiyi takip etmelisiniz. Türk sineması olarak bir sinema kültürümüzün oluşması gerekiyor. Çok zengin bir kültüre sahibiz. Çok çeşitlilik içinde yaşayan bir toplumuz, bunu Türk sinemasına yansıtırsak çeşitlilik oluşacaktır. Bu çeşitlilik içinde ortak olan sinema ve teknoloji. Farklı yerlerde yaşamış, farklı düşünceleri olan kişiler bir araya geldiğinde çok çeşitli ve bize ait bir Türk sineması kültürü oluşacaktır. Dolayısıyla bol bol film çekin, üretmeye devam edin. Bu süreçte evde telefonlarınızdan bile film çekip kurgulayabilirsiniz." dedi.
Ana akım sinemanın bütün donelerini Ayla filminde birleştirdik
Türkiye’nin ana akım sinemada eksiğini tamamlamak için Ayla filminde farklı duygusal ögeler kullandığını belirten Ulkay, sözlerine şu şekilde devam etti: "Bağımsız sinema alanında dünyada çok önemli başarılara imza atan başarılı filmler ve yönetmenlerimiz var. Ama ana akım dediğimiz sinema zaten Amerikan filmlerinin etkisi altında. Piyasada Amerikan filmlerinin gücü var. Bunun içine komedi ve aksiyonlar dışında giremiyoruz. Dolayısıyla biz buraya drama, biyografi veya tarihî gerçeklikler olarak Ayla filmiyle giriş yaptık. Bunu yaparken de ana akım sinemanın kurallarına göre hareket ettik. Aşk, sevgi ve dramatik ögeler kullandık. Her yaşa hitap etmesini önemsedik. Ana akım sinemanın bütün donelerini birleştirerek Ayla filmini ortaya çıkardık.”
Uyarlama filmlerin oluşması aşamasında önem verilmesi gereken noktaları vurgulayan Ulkay “Ayla filmi hem tarihî hem de uyarlama filmdi. Müslüm filmi biyografik bir filmdi. Uyarlama veya biyografik filmler yapılırken elinizde çok fazla yazılı ve görsel belge oluyor. Bütün bunları bir araya getirerek hikâye oluşturmak çok kolay ama burada dikkat etmemiz gereken nokta sinema filminin belgesele benzememesidir. Bunun için çok iyi uyarlama yapmanız gerekiyor. Hikâyeyi hangi yönden ele alıp anlatacağınız önem kazanıyor. Yönetmen ve yazarın en büyük başlangıç noktası burası oluyor. Bulduğunuz hikâye ne olursa olsun bütün materyalleri topladıktan sonra biz bunlarla neler hazırlayabiliriz konusu ciddi ve uzun zaman harcanabilecek bir konu. Çok iyi araştırma yapmalısınız, belgelerinizin çok kuvvetli olması lazım. Sonra bunu kurgusal anlamda belgesel anlatımından çıkartıp insanlara izlettirebilecek bir sinema hâline getirmeniz gerekiyor." şeklinde konuştu.
FACEBOOK YORUMLAR