BANKALAR KÂRDA, VATANDAŞ TAKİPTE!

ANKARA

Vatandaşların borçları yüzünden takibe alındığını ancak bankaların yüksek kârlarının devam ettiğini belirten TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Bankalar yüksek faizli krediler ile kârlılığına kâr katarken vatandaş borçları ile boğuşuyor. Borsada işlem gören 9 bankanın kârı yılın ilk yarısında, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 33,2 arttı. Bireysel kredi veya bireysel kredi kartı borcundan dolayı yasal takibe alınmış toplam kişi sayısı geçen yılın ilk yarısına göre bu yılın ilk yarısında yüzde 2 artarak 712 bin kişi oldu” dedi.
VATANDAŞIN BORCU ARTTIKÇA BANKALARIN DA KAZANCI ARTIYOR
Bankaların kârları ile vatandaşın borçlarının sürekli arttığına dikkati çeken Türkiye Esnaf ve Sanatkârlar Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Türkiye Bankalar Birliği Risk Merkezi’nin 2017 Haziran raporuna göre, bireysel kredi borcundan dolayı yasal takibe alınmış kişi sayısı yılın ilk yarısında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 2 oranında artarak 712 bin kişi oldu. Aynı zamanda 1 milyon 940 bin 626 kişinin bireysel kredi borcu var ve bireysel kredi kartı borcunu ödeyemeyen kişi sayısı ise 2 milyon 238 bin 385 kişi. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu verilerine göre ise Türk bankacılık sektörünün dönem net kârı, bu yılın ilk yarısında geçen yılın aynı dönemine oranla yüzde 33,2 artarak 25 milyar 355 milyon liraya yükseldi. Vatandaşın borcu arttıkça bankaların kazançları da hızlı şekilde artıyor” diye konuştu.
FARKLI ADLAR ALTINDA VATANDAŞTAN PARA KESİLİYOR
Bankacılık sektörünün en hızlı büyüyen sektörlerden biri olduğunu hatırlatan Palandöken sözlerine şu şekilde devam etti: “En hızlı büyüyen sektörlerden birisi bankacılık. Ülkemizin gelişmesi ile sektörün büyümesi de gayet normal fakat kâr yüzdeleri normalin üzerinde. Hesap işletim ücreti, havale ücreti, dosya masrafı, yapılandırma kesintisi, kredi tespit ücreti, istihbarat ücreti gibi çeşitli sebeplerle vatandaştan ücret alınmamalı. Normalin çok üzerinde kâr yüzdeleri ile 1 senede yüzde 33 artış sektörü büyütürken vatandaşın parasını küçültüyor. Bankalar farklı adlar altında vatandaştan para kesmemeli ve yüksek faiz oranları düşürülmeli. Bankalar bu şekilde kazancını ve kârını katlayarak artırırken vatandaşın da aynı oranda borcu katlanarak artıyor”