Bir Dava Adamı Elçibey!...
Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Tarih Topluluğu öğrencileri tarafından “Direnişten Bağımsızlığa Azerbaycan Cumhuriyeti’nin Kuruluşu ve Ebulfez Elçibey” adlı konfer
05 Nisan 2019 - 16:43
Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Tarih Topluluğu öğrencileri tarafından “Direnişten Bağımsızlığa Azerbaycan Cumhuriyeti’nin Kuruluşu ve Ebulfez Elçibey” adlı konferans düzenlendi.
Fakülte bünyesinde bulunan konferans salonunda gerçekleşen etkinliğe; Bafra MHP İlçe Başkanı Barbaros Turna, Saadet Partisi İlkadım İlçe Başkanı Ali Okutan, Aydınlar Ocağı İl Şube Başkanı Yrd. Doç. Dr. Taner Tunç, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.
Konferansta Bütov Birleşik Azerbaycan Birliği Derneği Başkanı aynı zamanda da Ebulfez Elçibey’in damadı Aqil Semedbeyli, Azerbaycan’ın bağımsızlık mücadelesini ve “bir dava adamı” Elçibey’in bu süreçteki katkılarını anlattı.
İlişkilerimiz samimiyet ve kardeşliğe dayalı
Konferansın açılış konuşmasında yapan Tarih Topluluğu Başkanı Okan Işık, uluslararası ilişkilerde çıkar esaslı münasebetlerin olduğunu, Türk ve Azerbaycan ilişkileri söz konusu olduğunda ise bu tür ilişkilerin yerini samimiyet ve kardeşliğe bıraktığını ifade etti. Işık ”Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Kederiniz, kederimiz; sevinciniz, sevincimizdir’ ve Ebulfez Elçibey’in ‘Biz bir millet, iki devletiz’ sözleri de iki devletin arasındaki bağı göstermesi bakımından önemlidir.” ifadelerini kullandı.
Azerbaycan’ın bağımsızlığı ve Türk birliği için önemli isimdir
Aqil Semedbeyli ”Elçibey, Azerbaycan Devleti’nin bağımsızlığı ve birliği için mücadele eden ve Türk birliğine önemli katkılarda bulunan değerli bir insandır. Bu uğurda dünyanın iki süper gücünden biri olan Sovyetlere karşı, elinde yeterli silahı ve ordusu olmadan kafa tutma cesaretini göstermiştir” dedi.
Elçibey’in üniversite yıllarından itibaren idealleri uğruna faaliyetlerde bulunduğunu ve her türlü engellere ve baskıya rağmen yolundan dönmediğini ifade eden Semedbeyli “Kısa bir sürede örgütlenen Elçibey, KGB’nin dikkatinden kaçmadı ve antisovyet ve Türk milliyetçiliği propagandası yaptığı gerekçesiyle tutuklandı. 1978 yılında ise şartlı olarak serbest bırakıldı” ifadelerini kullandı.
Kurtuluş için tek çare: Azerbaycan Halk Cephesi Partisi
Ebulfez Elçibey’in halkına bağımsızlık mücadelesi yolunda öncülük ettiğini de dile getiren Semedbeyli “Elçibey, kurtuluş için tek çare olarak görülen Azerbaycan Halk Cephesi Partisi’ni kurarak faaliyetlerine devam etti, ancak bu durumdan rahatsız olan Moskova, Halk Cephesini durdurmak için Bakü’de katliam yaptı. Amacına ulaşamayan Moskova, aksine Azerbaycan halkının kenetlenmesine neden oldu. SSCB'nin 1990'da dağılmasının ardından Azerbaycan’ın 18 Ekim 1991 yılında bağımsızlığını resmen ilan etmesiyle 1992’de ülkenin 2. cumhurbaşkanı olarak göreve başlayan Elçibey, sıfırdan yeni bir devlet kurdu. Azerbaycan’ın kısa bir süre içinde büyümesi ve bağımsızlık kazanması, Elçibey’in Türk birliği oluşturma yolundaki cesaretli adımları, özellikle sömürgeci devletlerin hiç hoşuna gitmemiştir ve hep engellemelere maruz bırakılmıştır” ifadelerini kullandı.
Ne Mutlu Türküm Diyene!
Türkiye’de, Elçibey hakkında oluşan yanlış algılar hakkında da açıklamalar yapan Semedbeyli, Elçibey’in hayatı boyunca, Türk dünyasının birleşmesi ve kardeşliği için mücadele ettiğini ifade etti. Dünyadaki demokrasi ve barışın ancak Türk birliği sayesinde olabileceğini vurgulayan Aqil Semedbeyli, sözlerini ” Ne Mutlu Türküm Diyene!” diyerek bitirdi.
Fakülte bünyesinde bulunan konferans salonunda gerçekleşen etkinliğe; Bafra MHP İlçe Başkanı Barbaros Turna, Saadet Partisi İlkadım İlçe Başkanı Ali Okutan, Aydınlar Ocağı İl Şube Başkanı Yrd. Doç. Dr. Taner Tunç, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.
Konferansta Bütov Birleşik Azerbaycan Birliği Derneği Başkanı aynı zamanda da Ebulfez Elçibey’in damadı Aqil Semedbeyli, Azerbaycan’ın bağımsızlık mücadelesini ve “bir dava adamı” Elçibey’in bu süreçteki katkılarını anlattı.
İlişkilerimiz samimiyet ve kardeşliğe dayalı
Konferansın açılış konuşmasında yapan Tarih Topluluğu Başkanı Okan Işık, uluslararası ilişkilerde çıkar esaslı münasebetlerin olduğunu, Türk ve Azerbaycan ilişkileri söz konusu olduğunda ise bu tür ilişkilerin yerini samimiyet ve kardeşliğe bıraktığını ifade etti. Işık ”Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Kederiniz, kederimiz; sevinciniz, sevincimizdir’ ve Ebulfez Elçibey’in ‘Biz bir millet, iki devletiz’ sözleri de iki devletin arasındaki bağı göstermesi bakımından önemlidir.” ifadelerini kullandı.
Azerbaycan’ın bağımsızlığı ve Türk birliği için önemli isimdir
Aqil Semedbeyli ”Elçibey, Azerbaycan Devleti’nin bağımsızlığı ve birliği için mücadele eden ve Türk birliğine önemli katkılarda bulunan değerli bir insandır. Bu uğurda dünyanın iki süper gücünden biri olan Sovyetlere karşı, elinde yeterli silahı ve ordusu olmadan kafa tutma cesaretini göstermiştir” dedi.
Elçibey’in üniversite yıllarından itibaren idealleri uğruna faaliyetlerde bulunduğunu ve her türlü engellere ve baskıya rağmen yolundan dönmediğini ifade eden Semedbeyli “Kısa bir sürede örgütlenen Elçibey, KGB’nin dikkatinden kaçmadı ve antisovyet ve Türk milliyetçiliği propagandası yaptığı gerekçesiyle tutuklandı. 1978 yılında ise şartlı olarak serbest bırakıldı” ifadelerini kullandı.
Kurtuluş için tek çare: Azerbaycan Halk Cephesi Partisi
Ebulfez Elçibey’in halkına bağımsızlık mücadelesi yolunda öncülük ettiğini de dile getiren Semedbeyli “Elçibey, kurtuluş için tek çare olarak görülen Azerbaycan Halk Cephesi Partisi’ni kurarak faaliyetlerine devam etti, ancak bu durumdan rahatsız olan Moskova, Halk Cephesini durdurmak için Bakü’de katliam yaptı. Amacına ulaşamayan Moskova, aksine Azerbaycan halkının kenetlenmesine neden oldu. SSCB'nin 1990'da dağılmasının ardından Azerbaycan’ın 18 Ekim 1991 yılında bağımsızlığını resmen ilan etmesiyle 1992’de ülkenin 2. cumhurbaşkanı olarak göreve başlayan Elçibey, sıfırdan yeni bir devlet kurdu. Azerbaycan’ın kısa bir süre içinde büyümesi ve bağımsızlık kazanması, Elçibey’in Türk birliği oluşturma yolundaki cesaretli adımları, özellikle sömürgeci devletlerin hiç hoşuna gitmemiştir ve hep engellemelere maruz bırakılmıştır” ifadelerini kullandı.
Ne Mutlu Türküm Diyene!
Türkiye’de, Elçibey hakkında oluşan yanlış algılar hakkında da açıklamalar yapan Semedbeyli, Elçibey’in hayatı boyunca, Türk dünyasının birleşmesi ve kardeşliği için mücadele ettiğini ifade etti. Dünyadaki demokrasi ve barışın ancak Türk birliği sayesinde olabileceğini vurgulayan Aqil Semedbeyli, sözlerini ” Ne Mutlu Türküm Diyene!” diyerek bitirdi.
FACEBOOK YORUMLAR