BİZİM MEMLEKET'TE 1 MAYIS

1 Mayıs İlk kez 1856'da Avustralya'nın Melbourne kentinde taş ve inşaat işçileri, günde sekiz saatlik iş günü için Melbourne Üniversitesi'nden Parlamento Evi'ne kadar yaptıkları yürüyüşle başlamış.

Daha sonra Amerika’da, 1 Mayıs 1886'da İşçi Sendikaları Konfederasyonu önderliğinde işçiler iş bırakma eylemi yapıldı. Bu eylemde siyah ve beyaz işçiler bir arada yürüdüler. Bazı yerlerin siyahlara kapalı olması da bu şekilde yıkılmış oldu. 

Zamanla 8 saatlik işgünü birçok ülkede resmen kabul edildi. 1 Mayıs böylece işçilerin birlik ve dayanışmasını yansıtan bir bayram niteliğini kazandı. Günümüzde sosyalist ülkelerde (Çin Halk Cumhuriyeti, Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti, Vietnam, Laos, Küba, Venezuela, Nepal, Bolivya) ve daha birçok ülkede tatil günü olan 1 Mayıs'ı işçiler kutlamaya devam etmekte.

Bütün Dünyada olduğu gibi bizde de 1 Mayıs arzu edildiği gibi 2009 yılında yapılan düzenlemeyle ''Emek ve Dayanışma Günü'' olarak resmi tatil ilan edildi.

Dünyadaki bütün 1 Mayıs, karnaval, şenlik, eğlence veya başka etkinliklerde kutlanıldığı görülür ve izlenir. Barış ve huzur içerisinde 1 Mayıs’ı kutlarlar…

Bizim ülkede ne hikmetse, emekçi ve dayanışma gurupları bir araya gelemezler! Bütün dünyada bayram havasında kutlanan 1 Mayıs, maalesef bizde meydan savaşlarına döner!

Neden 1 Mayıs kutlamaları Taksim’de olsun diye ısrar edilir? Sendika konfederasyonları bir araya gelip tabiri caiz ise adam gibi 1 Mayıs kutlaması neden yapmazlar? Taksim fiziki olarak bu tür kutlamalara elverişli bir yer olmadığı apaçık görülmekte. Türkiye’nin nüfusu 75 milyonu aşmış. 75 milyon nüfuslu bir ülkede 50 bin, 100 bin emekçi mi var? 3-5 milyon emekçinin katılacağı bir 1 Mayıs neden olmasın. Siz bu insanları Taksim’e nasıl sığdıracağınız. Taksim’i sembol olarak kullanmanızda bir sakınca yok! Büyük meydanda karnaval şeklinde kutlamalar yapılsa, mesajlar buradan verilse, günün anlamını adam gibi anlatsanız yanlış mı olurdu?

Bu ülkede sendikacılığın olmadığını görmekteyiz. Küçük olsun benim olsun mantığının geçerli olduğu bir sendikal anlayışlardan 1 Mayıs kutlaması olur mu? Bunların öyle emekle, falan işleri yok. Azınlığın çoğunluğa baskısı var. Bu ülke nüfusunun en az yarısı çalışıyor. Bunlar emekçi değil mi? 10 milyonları bulan emekçilerle 1 Mayıs’ın kutlanması yasak mı?

Bu düşünce anlayışınız gerçek manada emekçileri dışlamaktadır. Bu nedenle yanınızda sadece ve sadece küçük çaplı marjinal gruplar bulunmaktadır. Bu gruplarla hareket ettiğinizden dolay da kutlamalar meydan savaşlarına dönüyor! İşçinin emekçinin çoğunluğunun olmadığı bir yerde hak ve hukuk da olmaz… Sendikalar tüm emekçilerin birleştiği bir kurum olmalıdır. Belirli bir azınlıkların temsilcileri olmamalıdır. Bu yanlış tutumunuzdan dolayı çalışan emekçi toplumun büyük bir kesiminin de tepkisini almaktasınız.

Gönül arzu eder ki; 1 Mayıs ruhuna uygun, amacına uygun,  emeğin ve barışın sembolü olarak kutlansın. Verilen masajlar, birlik ve beraberliğini, gücünü göstersin…