Dershaneler konusunda tüm kesimler mağdur edildi
Dershaneler konusunda karışıklığın artarak devam ettiğini söyleyen Aktif Eğitim-Sen Samsun Şube Başkanı Sefa Zor öğrencilerin, velilerin, öğretmenlerin ve dershane sahiplerinin dolayısıyla halkın kand
08 Temmuz 2015 - 13:37
Dershaneler konusunda karışıklığın artarak devam ettiğini söyleyen Aktif Eğitim-Sen Samsun Şube Başkanı Sefa Zor öğrencilerin, velilerin, öğretmenlerin ve dershane sahiplerinin dolayısıyla halkın kandırıldığını söyledi.
Dershanelerin kapatılması ile ilgili kanunun Mart 2014 tarihinde kabul edilmesinin ardından eğitimdeki karışıklıklara bir yenisinin daha eklendiğini belirten Aktif Eğitimciler Sendikası (Aktif Eğitim-Sen) Samsun Şube Başkanı Zor, içinde bulunduğumuz Temmuz 2015 itibariyle bu karışıklığın artarak devam ettiğini ifade etti.
Sefa Zor yaptığı açıklamada, “Hükumetin dershane öğretmenlerini mağdur etmeyeceğiz dediği halde 57 bin dershane öğretmeninden sadece 3 bin öğretmeni devlet okullarına alacağını, dershaneleri mağdur etmeyeceğiz diyerek 2 bin 114 dershanenin temel liseye dönüşüm için müracaat ettiğini ve bunların yaklaşık 600 tanesinin dönüşüm iznini aldığını ‘veli ve öğrencileri mağdur etmeyeceğiz’ dediği halde farklı illerdeki liselerde öğrenci velilerinden devlet okullarında verilecek kurslar için ücret talep edilmekte. İmkânı olan velilerin bu belirsizlik durumundan kurtulmak için özel dersler veren öğretmenlere veya merdiven altı dershanelerine başvuruyorlar. Bu durumun ise kayıt dışı ekonomi içerisinde olup devletin daha önce dershanelerden aldığı yıllık 380 milyon TL vergi gelirinden vazgeçilmesi anlamına geliyor” dedi.
Bakanlık tarafından ayrımcılık yapıldığını vurgulayan Zor, “Dershane öğretmenlerinden Milli Eğitim Bakanlığı’na alınacak öğretmenlerin sözlü mülakatla alınacak olmasının ve dönüşüm izni verilen veya verilmeyen dershanelerin hangi kriterlere göre değerlendirildiğinin ise akıllarda soru işaretlerini oluşturduğunu, yapılan uygulamaların şeffaf olmadığını, yandaşlık yaklaşımının Milli Eğitim tarafından uygulandığını ifade ederek ülke geleceğimizin tehdit altında.” diye konuştu.
Milli Eğitim Temel Kanunu’nda Değişiklik Yapan Kanun`un bazı maddelerinin iptali için Nisan 2014`te Anayasa Mahkemesi’ne başvurulduğunu ama hala bir karar çıkmadığını söyleyen Zor, gecikmiş adaletin adalet olmadığını yaklaşan 2015-2016 Eğitim-Öğretim yılı öncesinde Anayasa Mahkemesi’nin evrensel hukuk çerçevesinde bir karar alarak belirsizliğin, kargaşanın son bulması temennisinde bulundu.
Dershanelerin kapatılması ile ilgili kanunun Mart 2014 tarihinde kabul edilmesinin ardından eğitimdeki karışıklıklara bir yenisinin daha eklendiğini belirten Aktif Eğitimciler Sendikası (Aktif Eğitim-Sen) Samsun Şube Başkanı Zor, içinde bulunduğumuz Temmuz 2015 itibariyle bu karışıklığın artarak devam ettiğini ifade etti.
Sefa Zor yaptığı açıklamada, “Hükumetin dershane öğretmenlerini mağdur etmeyeceğiz dediği halde 57 bin dershane öğretmeninden sadece 3 bin öğretmeni devlet okullarına alacağını, dershaneleri mağdur etmeyeceğiz diyerek 2 bin 114 dershanenin temel liseye dönüşüm için müracaat ettiğini ve bunların yaklaşık 600 tanesinin dönüşüm iznini aldığını ‘veli ve öğrencileri mağdur etmeyeceğiz’ dediği halde farklı illerdeki liselerde öğrenci velilerinden devlet okullarında verilecek kurslar için ücret talep edilmekte. İmkânı olan velilerin bu belirsizlik durumundan kurtulmak için özel dersler veren öğretmenlere veya merdiven altı dershanelerine başvuruyorlar. Bu durumun ise kayıt dışı ekonomi içerisinde olup devletin daha önce dershanelerden aldığı yıllık 380 milyon TL vergi gelirinden vazgeçilmesi anlamına geliyor” dedi.
Bakanlık tarafından ayrımcılık yapıldığını vurgulayan Zor, “Dershane öğretmenlerinden Milli Eğitim Bakanlığı’na alınacak öğretmenlerin sözlü mülakatla alınacak olmasının ve dönüşüm izni verilen veya verilmeyen dershanelerin hangi kriterlere göre değerlendirildiğinin ise akıllarda soru işaretlerini oluşturduğunu, yapılan uygulamaların şeffaf olmadığını, yandaşlık yaklaşımının Milli Eğitim tarafından uygulandığını ifade ederek ülke geleceğimizin tehdit altında.” diye konuştu.
Milli Eğitim Temel Kanunu’nda Değişiklik Yapan Kanun`un bazı maddelerinin iptali için Nisan 2014`te Anayasa Mahkemesi’ne başvurulduğunu ama hala bir karar çıkmadığını söyleyen Zor, gecikmiş adaletin adalet olmadığını yaklaşan 2015-2016 Eğitim-Öğretim yılı öncesinde Anayasa Mahkemesi’nin evrensel hukuk çerçevesinde bir karar alarak belirsizliğin, kargaşanın son bulması temennisinde bulundu.
FACEBOOK YORUMLAR