"DÜĞÜM SÜRECİ"NDE ÜÇ ŞEHİT
“DÜĞÜM SÜRECİ”NDE ÜÇ ŞEHİT Yüreğimiz yanıyor… “Analar ağlamasın” diyerek çıkılan yollarda, “Anaların yüreği yanar oldu”… Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde bağlı bulundukları karakoldan sivil kıyafetlerl
27 Ekim 2014 - 13:15
“DÜĞÜM SÜRECİ”NDE ÜÇ ŞEHİT
Yüreğimiz yanıyor…
“Analar ağlamasın” diyerek çıkılan yollarda, “Anaların yüreği yanar oldu”…
Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde bağlı bulundukları karakoldan sivil kıyafetlerle ilçe merkezine karakol için elektrik malzemesi almaya çıktıkları sırada sokak ortasında güpegündüz 3 PKK’lı uzun siyah paltolarından çıkardıkları Kalaşnikof lar ile arkadan ateş ettiler. Daha sonra yanlarına gelerek yakın mesafeden ateş ettiler…
Sokak ortasında öylece yatan 3 vatan evladı…
O fotoğraflar beynimize kazındı…
21 yıl önce aynı gün de “ellerindeki kitap ve kalemden başka bir şeyleri olmayan” 4 öğretmeni PKK'lı teröristler şehit etmişti.
Jandarma Uzm. Çvş. Ramazan GÜLE;
Konyalı, 13 yıllık uzman çavuştu. 11 ve 2 yaşında iki oğul babasıydı. 7 ay sonra 5 yıllık şark görevi bitecekti. Babası ile son görüşmesinde “Ben askerliği seviyorum. Biz orada nöbet tutmasak siz burada nasıl rahat uyuyacaksınız” demişti…
Jandarma Er Ramazan KÖSE;
Artvin Borçka’lıydı. Annesi şehit haberini aldığında , “Seni vatana şehit verdim kınalı kuzum, seni kınaladım da yolladım” ağıtlarıyla herkesi ağlattı. Son konuşmasında annesine, “hakkını helal et” demişti.
Jandarma Er Yunus YILMAZ;
Elazığ’lıydı. “Annesine aldığı hediye cep telefonunu göndermek için çarşıya çıkmıştı”. Babası acı haberi aldığında, “Bu acı hepimizin, ben de 10 yıl koruculuk yaptım. VATAN SAĞOLSUN” dedi…
Üç gün önce Kars’ın Kağızman ilçesinde hidroelektrik santraline saldırı düzenleyen PKK’lı teröristlerden 3’ü çatışmada öldürülmüştü…
HDP denilen “Halkların Demokratik Partisi” resmi twitter hesabı olan @HDPgenelmerkezi hesabından Yüksekova’da ki son olayın hemen ardından bir açıklama geldi.
Açıklamada; “23 Ekim Kağızman’da HPG gerillasının infaz edilmesinden sonra bugün de Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde 3 asker öldürüldü” denildi.
Açıklamanın hemen ardından HDP aynı hesaptan; “Kalıcı barış için herkesi sürecin gerekliliklerini hızla yerine getirerek sorunların çözümüne odaklanmaya çağırıyoruz” şeklinde açıklama yaptılar.
“Verilen sözleri yerine getirin, hızlı olun, çözüme odaklanın” mesajı veriliyor…
Bu açıklama da gösteriyor ki; “halkı sokağa çağıran PKK borazanileri” şimdi de kendilerince intikam(!)ın açıklamasını yapmış…
Aralık ayında Yüksekova’da polislere pusu kuran 3 terörist çatışmada ölü ele geçirilmiş, BDP’li yöneticilerin de olduğu grup intikam yemini ederek “Buradan 3 asker, 3 polis tabutu gidecek” demişti…
Terörle mücadele, intikam yemini(!) edebilecek cesareti verme ile yer değiştirmiş
Çözüm süreci” denilen (s)açılım(!) hikayeleri bugünlerde “Düğüm süreci” olarak hızla devam ediyor…
Adına “süreç” denilen dar ve karanlık koridorda, terörle mücadele; “ölene/şehit olana tabut, kalana zabıt” tutmak olmuş anlaşılan…
"Düğüm süreci”nde “her şeyden habersiz kaldırıma yığılan vatan evlatları”nın teki kadar bile kıymeti olmayan ve kendisine akil ya da entelektüel diyen şahıslar “sadece üş şehit”, “provokasyon” ve yeni kavramlar üreterek, profesyonel algı çalışmaları ile yaşananları “hiçlik” seviyesine indirmeye çalışmaktalar…
Bu “düğüm süreci”nde öyle bir hale gelmiş ki; birisi “PKK üç askerimizi şehit etti” derken, diğeri “yüzü maskeliler askerlerimizi şehit etti” diyor…
Birileri halen nutuk ve adalet söylemleri peşinde…
Bırakın her şehit haberi sonrasında kardeşlik nutukları çekip, kendinizce milletin gazını almayı…
Mesele; Kürt, Türk, Apar, Çerkes olmak değil efendiler. Biz bunu iyi biliyoruz. Kardeş olmakla ilgili binlerce yıldır hiçbir derdimizin olmadığı ortadadır…
Mesele; “hain olmak, terörist olmak!”tır.
Şehitlerimize Allah’tan rahmet, ailelerine sabır diliyorum… Milletimizin başı sağolsun…
Yüreğimiz yanıyor…
“Analar ağlamasın” diyerek çıkılan yollarda, “Anaların yüreği yanar oldu”…
Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde bağlı bulundukları karakoldan sivil kıyafetlerle ilçe merkezine karakol için elektrik malzemesi almaya çıktıkları sırada sokak ortasında güpegündüz 3 PKK’lı uzun siyah paltolarından çıkardıkları Kalaşnikof lar ile arkadan ateş ettiler. Daha sonra yanlarına gelerek yakın mesafeden ateş ettiler…
Sokak ortasında öylece yatan 3 vatan evladı…
O fotoğraflar beynimize kazındı…
21 yıl önce aynı gün de “ellerindeki kitap ve kalemden başka bir şeyleri olmayan” 4 öğretmeni PKK'lı teröristler şehit etmişti.
Jandarma Uzm. Çvş. Ramazan GÜLE;
Konyalı, 13 yıllık uzman çavuştu. 11 ve 2 yaşında iki oğul babasıydı. 7 ay sonra 5 yıllık şark görevi bitecekti. Babası ile son görüşmesinde “Ben askerliği seviyorum. Biz orada nöbet tutmasak siz burada nasıl rahat uyuyacaksınız” demişti…
Jandarma Er Ramazan KÖSE;
Artvin Borçka’lıydı. Annesi şehit haberini aldığında , “Seni vatana şehit verdim kınalı kuzum, seni kınaladım da yolladım” ağıtlarıyla herkesi ağlattı. Son konuşmasında annesine, “hakkını helal et” demişti.
Jandarma Er Yunus YILMAZ;
Elazığ’lıydı. “Annesine aldığı hediye cep telefonunu göndermek için çarşıya çıkmıştı”. Babası acı haberi aldığında, “Bu acı hepimizin, ben de 10 yıl koruculuk yaptım. VATAN SAĞOLSUN” dedi…
Üç gün önce Kars’ın Kağızman ilçesinde hidroelektrik santraline saldırı düzenleyen PKK’lı teröristlerden 3’ü çatışmada öldürülmüştü…
HDP denilen “Halkların Demokratik Partisi” resmi twitter hesabı olan @HDPgenelmerkezi hesabından Yüksekova’da ki son olayın hemen ardından bir açıklama geldi.
Açıklamada; “23 Ekim Kağızman’da HPG gerillasının infaz edilmesinden sonra bugün de Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde 3 asker öldürüldü” denildi.
Açıklamanın hemen ardından HDP aynı hesaptan; “Kalıcı barış için herkesi sürecin gerekliliklerini hızla yerine getirerek sorunların çözümüne odaklanmaya çağırıyoruz” şeklinde açıklama yaptılar.
“Verilen sözleri yerine getirin, hızlı olun, çözüme odaklanın” mesajı veriliyor…
Bu açıklama da gösteriyor ki; “halkı sokağa çağıran PKK borazanileri” şimdi de kendilerince intikam(!)ın açıklamasını yapmış…
Aralık ayında Yüksekova’da polislere pusu kuran 3 terörist çatışmada ölü ele geçirilmiş, BDP’li yöneticilerin de olduğu grup intikam yemini ederek “Buradan 3 asker, 3 polis tabutu gidecek” demişti…
Terörle mücadele, intikam yemini(!) edebilecek cesareti verme ile yer değiştirmiş
Çözüm süreci” denilen (s)açılım(!) hikayeleri bugünlerde “Düğüm süreci” olarak hızla devam ediyor…
Adına “süreç” denilen dar ve karanlık koridorda, terörle mücadele; “ölene/şehit olana tabut, kalana zabıt” tutmak olmuş anlaşılan…
"Düğüm süreci”nde “her şeyden habersiz kaldırıma yığılan vatan evlatları”nın teki kadar bile kıymeti olmayan ve kendisine akil ya da entelektüel diyen şahıslar “sadece üş şehit”, “provokasyon” ve yeni kavramlar üreterek, profesyonel algı çalışmaları ile yaşananları “hiçlik” seviyesine indirmeye çalışmaktalar…
Bu “düğüm süreci”nde öyle bir hale gelmiş ki; birisi “PKK üç askerimizi şehit etti” derken, diğeri “yüzü maskeliler askerlerimizi şehit etti” diyor…
Birileri halen nutuk ve adalet söylemleri peşinde…
Bırakın her şehit haberi sonrasında kardeşlik nutukları çekip, kendinizce milletin gazını almayı…
Mesele; Kürt, Türk, Apar, Çerkes olmak değil efendiler. Biz bunu iyi biliyoruz. Kardeş olmakla ilgili binlerce yıldır hiçbir derdimizin olmadığı ortadadır…
Mesele; “hain olmak, terörist olmak!”tır.
Şehitlerimize Allah’tan rahmet, ailelerine sabır diliyorum… Milletimizin başı sağolsun…
FACEBOOK YORUMLAR