Dün HAYIR diyenler, yarın nasıl EVET diyecek?

Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu ve ilk Genel Başkanlığını yürüttüğü CHP siyasi hayatımızın temel direğidir.
Merhum İsmet İnönü ve merhum Bülent Ecevit’in Genel Başkanlığını yürüttüğü 1980 İhtilali ile kapatılmış siyasi yasaklarının kalkmasının ardından yeniden açılıp, Genel Başkanlığına Deniz Baykal getirildi.
Genel ve yerel seçimlerde pek varlık gösteremeyen CHP 1999 genel seçimlerindeki başarısızlığın bedelini ödeyen Genel Başkan Baykal istifa ederken yerine Altan Öymen seçilerek gelse de o koltukta fazla oturamadı.
Baykal yeniden geri dönerken 2002 genel seçimlerine giremeyen siyasi yasaklı Ak Parti Genel Başkanı Recep Tayip Erdoğan’ının da yasaklarını kaldırıp ara seçimle milletvekili seçilmesini sağladıysa da Baykal CHP Genel Başkanlığına veda etmek zorunda kaldı.
Yerine seçilen Kemal Kılıçdaroğlu, DYP eski Milletvekili Aydın Ayaydın, DYP eski Milletvekili adayı Sinan Aygün ve RP eski milletvekili Prof. Dr. Mehmet Bekaroğlu’nu kurmay kadroya alarak CHP’yi aslında merkeze çekmeye çalıştı.
Ekmeleddin İhsanoğlu’nu Cumhurbaşkanı çatı adayı gösterse de MHP’yi yanında bulamadı.
2015 genel seçimlerine giderken yurt genelinde ön seçim yaptırtarak demokrasiyi parti tabanına yaymaya çalıştı. Tam bir devlet adamı gibi davrandı, ülke kan gölüne döndüğü bu günlerde taşın altına elini değil kafasını koydu.
15 Temmuz darbesinin ardından tüm liderler ile birlikte Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yanında yer aldı.
Çıktı demokrasiden vaz gecemeyiz en kötü demokrasi en iyi dikta rejimden çok daha iyidir dedi.
Aslında yerel de iktidar olan CHP dünyanın bir çok ülkesinden daha büyük yaklaşık 7 milyon insanın yaşadığı İstanbul’un en büyük ilçeleri Bakırköy, Kadıköy, Kartal, Maltepe, Sarıyer, Silivri, Şişli, Adalar, Ata şehir, Avcılar, Beşiktaş, Çatalca, Büyük Çekmece, Beylik düzü gibi 14 belediyeyi elinde bulunduruyor.
Referandumda %52 Hayır vererek Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan’ın yüreğini de hoplattı.
Bakın ne diyor bizzat kendileri Büyükşehir’i %48 oy ile aldık. İstanbul’un altını deldik, üstünü deldik bir baştan bir başa yollar boğaz köprüleri denizin altından yol yaptık bu şehirde oylarımızı bir puan artmadı. 88 milletvekili çıkan bu ilde Ak Parti için SOS çalıyor!...
Ege ve Akdeniz farklı mı?
Tabi ki değil. İkinci büyük il İzmir’den Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olan bugünkü Başbakan Binali Yıldırım Başbakanlık binasını devletin tüm bakanlarını ve bürokratlarını İzmir’e taşıttı. Gece gündüz kadro dağıttı, önüne geleni işe aldı yine de belediyeyi alamadı.
Üçüncü büyük il Başkent Ankara da farklı mı oldu? İ. Melih Gökçek’in ayak oyunları ile Büyükşehir’i kazanan seyyar satıcılıktan otobüsçülüğe, spor kulüplerinden inşaatçılığa, Ticaret Sanayii Odası’ndan esnaf odalarına kadar karışmadığı bulaşmadığı İ. Gökçek Ankara’dan bir çıksa Başkent rahatlayacak, siyasi çekişmeler bitecek, ülke rahat edecek…
Tabi benim burada anlamadığım tek şey dün HAYIR diyenler, yarın nasıl EVET diyecek?
Bir de EVET deyin analar ağlamasın terör bitsin dediler yüreğimiz yanmaya devam ediyor, şehitlerimiz 5’er 10’ar geliyor…
Zamlar yağmur gibi yağıyor…
Siyasi ayırım, kayırma ve kadrolaşma tüm hızıyla devam ediyor…
Fetöcuların boşalttığı kadroları Süleymancılar ve Menzilciler dolduruyor!:..
3 günlük memur il Müdür yardımcısı oluyor?...
Özel Kalem müdürü, bakan müşaviri adı altında açıktan binlerce insan devlet kadrolarına dolduruluyor hiç kimse bunlara DUR da demiyor!...
Biz yine de İYİ olacak diyelim… İYİ!