Düşmeye mi oynuyoruz?...
SAKATA MI GELDİK?
11 Mart 2017 - 21:40
SAKATA MI GELDİK?...
Samsunspor’un bütünlüğünü merdiven boşluklarının bile bozamadığı şehrimizde yeni koreografi ve tribün şovlarıyla taraftarın damga vurduğu bir ilk yarı seyrettik bugün. Sahada futbol olmayınca ilk devreyi seyirlik kılan sadece taraftar oldu.
İkinci yarıya taşınan gol ümitleri de cevap olamayınca taraftar da sustu.
Galiba bugün maçı taraftar da alamazdı zaten.
Çünkü 80. dakikada ilk gol pozisyonunu kazanan Samsunspor ile hiç gol pozisyonu bulamadan maçı bitiren bir Antep Belediye vardı sahada.
13 yeni transfer yapan Samsunspor’da, Burak Solakel sakat.
Vedat Bora da sakatmış.
Oyuna girip alınınca böyle düşündük.
Adiloviç diye bir golcümüz var. Alacağı yüzünden sakat ve tribünde oturuyor.
Kewin, Lumu, Kenan, Erkam zaten sahada olup ta sakat görüntü veren futbolcular. Bir de meşhur golcümüz Göksu var.
Göksular seller gibi gol atıyor!?...
Altı maçtır gol atamayan golcü.
Acaba neresinden sakat da gol atamıyor.
Hoca, seyirci baskısından kurtarmak için olsa gerek 60. dakikada oyundan aldı. Ayrıca da asist yapamayacağına da kanaat getirmiş olabilir.
Neler oluyor?
Sakata mı geldik?
Maça mı geldik?
Sık sık Osman Hoca’ya sitem ediyorum.
Kenar yönetimi sadece iki elinden çıkan sesten ibaret.
Taktik yok.
Kapanan rakibi açacak yeni taktik varyasyon ve oyun konsantrasyonu geliştiremiyorsun.
Kone bugün hangi pozisyonda oynayacağını şaşırdı.
Bir forvet, bir sol hücum ya da Mustafa’ya yardım eden sol bek.
Zaman zaman Göksu’nun ya da Kewin’ın görevine de soyundu.
Murat ise bir var bir yok.
Bugün seyrettiğimiz Samsunspor, top çeviren ama topu kaleye sokmak için üçüncü bölgeye geçemeyen bir takım hüviyetinde idi.
Ligin ilk devresinde de böyleydi zaten.
13 transfer yapılmadan önce de top bizdeydi ve gol atamıyorduk.
Değişen ne oldu?
Sadece sahadaki on birin yarısından fazlası mı?
Düşmeye mi oynuyoruz?
Düşmemeye mi oynuyoruz?
Bence hala stresimiz devam ediyor ve devam edecek gibi.
Düşme hattındaki rakiplerimize puan vermemeliyiz.
Bu maçı kazanmak, gelecek haftaki Altınordu maçını kazanmaktan daha önemliydi.
Sakat olan taraflarımızı bir an önce tedavi etmeliyiz.
Samsunspor’un bütünlüğünü merdiven boşluklarının bile bozamadığı şehrimizde yeni koreografi ve tribün şovlarıyla taraftarın damga vurduğu bir ilk yarı seyrettik bugün. Sahada futbol olmayınca ilk devreyi seyirlik kılan sadece taraftar oldu.
İkinci yarıya taşınan gol ümitleri de cevap olamayınca taraftar da sustu.
Galiba bugün maçı taraftar da alamazdı zaten.
Çünkü 80. dakikada ilk gol pozisyonunu kazanan Samsunspor ile hiç gol pozisyonu bulamadan maçı bitiren bir Antep Belediye vardı sahada.
13 yeni transfer yapan Samsunspor’da, Burak Solakel sakat.
Vedat Bora da sakatmış.
Oyuna girip alınınca böyle düşündük.
Adiloviç diye bir golcümüz var. Alacağı yüzünden sakat ve tribünde oturuyor.
Kewin, Lumu, Kenan, Erkam zaten sahada olup ta sakat görüntü veren futbolcular. Bir de meşhur golcümüz Göksu var.
Göksular seller gibi gol atıyor!?...
Altı maçtır gol atamayan golcü.
Acaba neresinden sakat da gol atamıyor.
Hoca, seyirci baskısından kurtarmak için olsa gerek 60. dakikada oyundan aldı. Ayrıca da asist yapamayacağına da kanaat getirmiş olabilir.
Neler oluyor?
Sakata mı geldik?
Maça mı geldik?
Sık sık Osman Hoca’ya sitem ediyorum.
Kenar yönetimi sadece iki elinden çıkan sesten ibaret.
Taktik yok.
Kapanan rakibi açacak yeni taktik varyasyon ve oyun konsantrasyonu geliştiremiyorsun.
Kone bugün hangi pozisyonda oynayacağını şaşırdı.
Bir forvet, bir sol hücum ya da Mustafa’ya yardım eden sol bek.
Zaman zaman Göksu’nun ya da Kewin’ın görevine de soyundu.
Murat ise bir var bir yok.
Bugün seyrettiğimiz Samsunspor, top çeviren ama topu kaleye sokmak için üçüncü bölgeye geçemeyen bir takım hüviyetinde idi.
Ligin ilk devresinde de böyleydi zaten.
13 transfer yapılmadan önce de top bizdeydi ve gol atamıyorduk.
Değişen ne oldu?
Sadece sahadaki on birin yarısından fazlası mı?
Düşmeye mi oynuyoruz?
Düşmemeye mi oynuyoruz?
Bence hala stresimiz devam ediyor ve devam edecek gibi.
Düşme hattındaki rakiplerimize puan vermemeliyiz.
Bu maçı kazanmak, gelecek haftaki Altınordu maçını kazanmaktan daha önemliydi.
Sakat olan taraflarımızı bir an önce tedavi etmeliyiz.
FACEBOOK YORUMLAR