Ferruh ÇETİN'den anılar... SAMSUN KATOLİK KİLİSESİ'NİN

Ferruh ÇETİN'den anılar

Ferruh ÇETİN'den anılar... SAMSUN KATOLİK KİLİSESİ'NİN
16 Ocak 2015 - 18:03













Ferruh ÇETİN'den anılar...SAMSUN KATOLİK KİLİSESİ'NİN HİKÂYESİNİ BİLİYOR MUSUNUZ?Bağdat caddesinin hemen bitiminde yer alan ve resmi adı Mater Dolorosa Katolik Kilisesi olan ve Samsun'da sayıları az da olsa Katolik halkı için hizmette bulunan ve Roma Katolik Kilisesi'ne bağlı bu dini yapının hikayesini araştırdık..
Bugünkü yazı dizimizde bu Katolik kilesinin hikâyesini sizlere anlatmak istiyoruz.
Kilisenin kökeni 1845 yılında Gürcistan'da yaşayan İtalyan asıllı 8 kapusen rahibin yaşadıkları ülkeyi terk etmek zorunda kalması ve yolculuk sırasında Karadeniz üzerinden geçerken bu bölgede yalnız yaşayan, kilisesi olmayan Latin Katolik vatandaşlarla birlikte Samsun'a gelmeleriyle başlıyor...
ÖNCE OKUL YAPMIŞLAR
Fransız Maristes rahipler, 1951 yılında kilisenin şimdiki bulunduğu alana bir okul inşa etmişler ve çocukların eğitimine yardımcı olmak için Aziz Yusuf grubuna bağlı rahibeleri yardıma çağırmışlardır. İtalyan bir bayan vatandaş ise kendisine ait bir araziyi kilise yapılmak üzere rahiplere bağışlamıştır. Bu arazi üzerine ağaçtan bir kilise ve bir ev inşa edilmiştir. Bu dönemde Samsun'da Katolik, Ortodoks, Ermeni ve Gürcüler yoğun şekilde bulunuyorlarmış...
PADİŞAH 4. MURAT'IN FERMANIYLA KURULMUŞ
Padişah V. Murat, özellikle Hristiyan inancına büyük saygı göstermiş, Müslüman ve Hristiyan halkların bir arada yaşamalarını istediğini önemle vurgulamıştır. Bu nedenle 1876'da Samsun'a bir kilise inşa edilmesi için özel bir izin vermiştir. Padişahın emri üzerine 8 metreye 12 metre olan küçük bir kilisenin yapımına başlanmıştır.
İki yıl sonra padişah kilisenin tapusunu da göndermiştir. Fransız Konsolosluğu, kilisenin güvenliğini korumak üzere sorumluluğu üzerine almıştır. Kilisenin yapımının 1885'te tamamlanmasından sonra rahiplerin yaşayabilmeleri için kilisenin yanına bir manastır ve Hristiyan ailelere kiralanmak üzere ek bir bölüm yapılmıştır. Aynı zamanda bir de mezarlık inşa edilmiştir. Kilisenin duvarları fresklerle süslenmiştir.
SAMSUN'UN % 30'U HIRISTİYANMIŞ
V. Murat tarafından kurulmasına izin verilen kilise, 1913'te Jön Türkler tarafından ele geçirilmiştir.
Rahipler çatısı akan iki küçük odaya yerleşmek zorunda bırakılmış ve yıkılmak üzere olan kilisede hiçbir tamir izni verilmemiştir. Jön Türkler diğer odaları da ele geçirmiş ve kendi isteklerine göre kullanıp diğer kişilere kiraya vermişlerdir. Tamirine izin verilmeyen kilise ve manastır bölümleri yıkılmaya terk edilmiştir. Padişahın verdiği resmi belgelere el konulmuştur. Bu dönemde geçmişte nüfusunun %30'u Hristiyan olan Samsun'da yaklaşık yüz kadar Hristiyan vatandaş kalmıştır. Bu vatandaşların ise yetmişi Amerikalı ve İtalyan, 30'u ise Ermeniymiş.
VEHBİ GÜL YIKMAK İSTEDİ, AMA BAŞARAMADI
Cumhuriyetin ilânından sonra da cumhuriyet hükümetleri tarafından ibadete açık bırakılan kilise, 1976 yılında dönemin Samsun Belediyesi başkanı Kemal Vehbi Gül kilisenin yıkılması için emir vermiştir. Tarihi değeri olan, Samsun'a ait kilisenin yıkılıp yerine park yapılması plânlanmıştır. V. Murat tarafından hoşgörü ve barışın sembolü olması amacıyla hediye edilen ve Türk hükümeti tarafından da tanınan kilisenin yıkılmasını isteyen belediye başkanı, kilisenin merdivenlerine çıkıp halka seslenmiş ve kilisenin yıkılmasının zorunluluk olduğunu vurgulayan bir konuşma gerçekleştirmiştir.
Papalık elçisinin ve İtalyan Konsolosluğunun tepki göstermesi üzerine tarihsel ve antik değeri olan kilise park olmaktan kurtulmuştur.
Anadolu Kiliseleri baş sorumlusu Peder Ruggero Franceschini, 1998 yılında kilisenin yenilenmesine karar vermiş ve yardım etmiştir. Bu dönemde Romanyalı bir çift olan Elena ve Niko adlı Katoliklerin bu çalışmalara büyük yardımı olmuştur. Bu çalışmalar kilisenin inşa edildiği tarihten itibaren gerçekleştirilen ilk büyük yenileme çalışmasıdır.
ESKİ PAPAZ BIÇAKLANMIŞTI
2006 yılında ise kilisenin rahibi Pierre Francoisse Rene Brunissen, akli dengesi bozuk olan Attila Nuran isimli bir şahıs tarafından bıçaklanmış, yaşının ilerlemesi üzerine dinlenmeye çekilmek için kendi ülkesine dönmüştür.
Kilise hizmetine ise o yıldan itibaren İtalyan ve Türk olan Matteoli ailesi devam etmiş ve etmektedir.
ESKİ PAPAZIN BIÇAKLANMA HİKÂYESİ
İsterseniz eski papazın bıçaklanma hikâyesini de anlatarak Samsun kilisesinin hikâyesini noktalayalım...
O günün İtalyan Katolik Kilisesi Papazı Pierre Francoisse Rene Brunissen (75) kendisini yaralayanı tanıdığını belirterek, "Aldığı borcu zamanında ödemeyince neden vermediğini sordum. O da kırtasiyeci arkadaşının vereceğini söyledi. Birlikte yolda giderken anlamadığım bir şekilde beni bıçakladı" demişti...
"Saldırıyı Samsun halkına mal etmem" diyen Papaz Brunissen, Trabzon'daki rahip Santoro cinayetinin ardından verdiği röportajda hayatından endişe ettiğini de dile getirmişti.
Brunissen, o gün şöyle demişti :
"Bu kişinin akli dengesinin bozuk olduğunu söylediler. Ben bu adama iyilik yapmak istedim yaptım ama o bana kötülük yaptı. Bunu Samsun halkına mal etmem, evine gidip yemek yediğim, beni kilisede ziyaret eden çok iyi dostlarım var. Bu onlara haksızlık olur. Ama beni bıçaklayan bu kişiden şikâyetçiyim."
Samsun Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü ekiplerince yakalanarak gözaltına alınan Atilla Nuran'ın ise papazı kendisini misyonerlik faaliyetlerinde bulunduğu için bıçakladığını, Papaz Brunissen ‘in misyonerlik faaliyetleri için kendisini de kullandığını savunarak, İncil dağıttığını, ancak artık bunu yapamayacağını anladığını ve dininin de kullanılmasına izin vermemek için korkutmak istediğini söylemişti...

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum