Günün popüler konusu...

KOALİSYON İÇİN VEKİL TRANSFERLERİ

Günün popüler konusu koalisyon ve transfer senaryoları olunca ilk akla gelen “güneş motel vakası” oluyor…

“Güneş motel vakası”, Aziz Nesin’in 1961’de yazdığı “Zübük” ya da tam adıyla “Zübük - Kağnı Gölgesindeki İt” romanının neredeyse gerçek olduğunu ve 1980’de rahmetli Kemal Sunal’ın başrollerini oynadığı filme ilham kaynağı olan “Zübük” filmini akla getiriyor…

İzlemeyeniniz yoktur!...

Günün anlam ve önemi açısından yeniden izlemenizi tavsiye ederim…

“Güneş motel vakası”nı araştırmak için yakın tarih notlarına baktığımızda şunlar çıkıyor karşımıza;

5 Haziran 1977'de yapılan genel seçimlerden  CHP %41 oy alarak 1. Parti olur…

Elde ettiği 213 milletvekili hükümet kurmasına yetmediği için kurulan ”CHP azınlık hükümeti” meclisten güvenoyu alamaz.

Ardından dönemin Adalet Partisi (AP) Genel Başkanı Rahmetli Süleyman Demirel tarafından AP-MSP-MHP'den oluşan hükümet kurulur ve bu hükümet Türk siyasi tarihine “2. Milliyetçi Cephe” hükümeti olarak geçer…

Bu olayın ardından hükümet kurmayı 11 oy ile kaçıran Bülent Ecevit, “Kumar borcu olmayan 11 adam arıyorum” diyerek, kapılarını AP'li milletvekillerine açar…

İstanbul Güneş Motel’de yapılan “bakanlık pazarlıkları(!)”nın ardından, 11 AP'li milletvekili “ikna edilerek(!)” CHP'ye transfer edilir.

2’de bağımsız milletvekili ile birlikte 13 vekil transfer edilir ve 450 vekil sayısından bir fazlası olan ve güvenoyu yeter sayısı 226 rakamı yakalanmış olur…

Böylelikle 1978’de Milliyetçi Cephe, gerekli çoğunluğu yitirir ve hükümet düşer…

Yerine CHP hükümeti kurulur…

CHP’ye geçen vekiller arasında sonradan yolsuzluktan dolayı hapse giren Tuncay Mataracı, Yüce Divan’da yargılanan Hilmi İşgüzar ve  Elazığlı “Aşiret Kontenjanı”ndan meclise giren ve fıkraları ile ünlenmiş Ali Rıza Septioğlu gibi isimler yer alır.

Ecevit, partisine gizli pazarlıklarla aldığı 11 milletvekili ile o zamana kadar çizdiği “dürüst adam”, “Karaoğlan” imajını sarsar…

11 milletvekilinin hepsi bakan yapılır…

O dönemde neredeyse “Bakanlık Enflasyonu(!)” dönemi başlar…

O kadar ki sırf bakanlıkları sayısını artırmak için bakanlıkları 2’ye hatta 3’e bölerler…

Cumhuriyet tarihinin en kalabalık bakanlar kurullarında birisi oluşturulur…

***

Hatta okuma yazmayı geç yaşta öğrenmiş olan Ali Rıza Septioğlu, “Meteorolojiden Sorumlu Bakan” koltuğuna oturtulur…

Kendisi, bakanlığının adı olan “meteoroloji” kelimesini telaffuzda bile zorlanır…

Fıkra mı gerçek mi bilinmez ama bir hikaye o döneme damgasını vurur…

Ali Rıza Septioğlu‘nun Bakan olduğunu duyan aşiret mensupları Septioğlu’nu kutlamak için bir temsilci seçerek Ankara’ya yollarlar.

Temsilci Bakan’a; “Efendim, Şıh’ım siz Bakan oldunuz. Ne bakanısınız tam olarak” diye sorar.

Bakan düşünür. “Meteoroloji” dese köylü anlamaz. Onun anlayacağı dilden konuşmak lazım…

Der ki; "Kar, Yağmur, Dolu, Rüzgar, Fırtına, Sel her ne olursa bunlardan ben sorumluyum."

Kutlama biter temsilci köye döner…

Köylü aşiret üyeleri merakla sorar; “Şıh ne bakanı olmuş?”

Temsilci sevinçle ve bir heyecanla söyler; “Şıh bakan değil, (yukarıyı göstererek) yardımcısı olmuş” der.

“Kar, yağmur, dolu, rüzgâr, fırtına, sel her ne olursa Şıh’dan soruluyormuş.”

İşte o dönemi anlatan böyle yüzlerce fıkra Türk siyasi tarihine mal olur…

***

Yaşanan tüm bu fıkra gibi olayların sonucunda Ecevit’e güven sarsılır!..

14 Ekim 1979'da yapılan ara seçimlerde başarısızlığa uğrayan Ecevit görevden çekilir.

Süleyman Demirel, 25 Kasım 1979 tarihinde MSP ve MHP'nin desteğiyle bir azınlık hükümeti kurar.

***

Bugünlerde koalisyon ve vekil transferi kelimelerini aynı cümle içinde kullananlar için yakın Türk siyasi tarihinden bir hatırlatma yapmak istedim…