Hacı Bektaş-ı Velî öğretisi Alevî-Sünni inanç sisteminin ortak noktasıdır.
Gönül ve Aklın Sultanı Hacı Bektaş-ı Veli OMÜ’de Anıldı Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Eğitim Fakültesi Konferans Salonu’nda Hacı Bektaş-ı Veli Araştırmaları Topluluğu’nun düzenlemiş olduğu,
19 Aralık 2014 - 18:43
Gönül ve Aklın Sultanı Hacı Bektaş-ı Veli OMÜ’de Anıldı
Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Eğitim Fakültesi Konferans Salonu’nda Hacı Bektaş-ı Veli Araştırmaları Topluluğu’nun düzenlemiş olduğu, “Bir Eğitimci Gözüyle Hacı Bektaş-ı Veli Öğretisi” başlıklı konferans düzenlendi. Konferans, OMÜ Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. İbrahim Gül tarafından verildi.
Hacı Bektaş-ı Veli’ye hem sosyolog hem psikolog gözüyle bakılabilir.
Yrd. Doç. Dr. İbrahim Gül, “Hacı Bektaş-ı Velî Horasan’dan (Eskiden Afganistan, Özbekistan ve İran coğrafyasını kapsayan bölge) gelen bir ulu kişidir. Hacı Bektaş-ı Veli son din olan İslâm’ı 13.yüzyıldan günümüze kadar yorumlanabilmesine vesile olmuş büyük bir şahsiyettir. İslamiyet’i 13.yüzyılın kaos ortamında, sosyo-ekonomik koşulları da göz önünde bulundurarak yorumlamış ve günümüze ışık tutmuştur. Bu açıdan Hacı Bektaş-ı Veli’ye hem sosyolog hem psikolog gözüyle bakılabilir” dedi.
Tarikat kapısına girmek için şeriat kapısını bilmek gerekir.
Yrd. Doç. Dr. İbrahim Gül, Hacı Bektaş-ı Veli’nin Makâlat adlı eserinde, felsefesinin ‘dört kapı-kırk makam’ anlayışıyla temellendirildiğini ifade etti. Gül, “Kul Allah’a kırk makamda erişir ve dost olur anlayışıyla hareket eder. Bu kapılar; Şeriat, Tarikat, Marifet ve Hakikat kapılarıdır. Bu kapılar ve makamlar yerine getirilerek insan-ı kâmil mertebesine ulaşılabilir ve insanlar Hacı Bektaş-ı Veli’nin tarikat kapısına ancak şeriatın bilinmesiyle girebilirler” dedi.
Hacı Bektaş-ı Velî öğretisi Alevî-Sünni inanç sisteminin ortak noktasıdır.
Şeriat-tarikat karşılaştırmasını; itikat, amel ve ahlâk açısından ele alan Gül, “Hacı Bektaş-ı Velî öğretisi açısından Ehl-i Sünnet anlayışı ile Alevi-Bektaşi anlayışı arasında itikat açısından bir fark bulunmamaktadır. Farklılıklar ancak amel ve ahlâk (yaşam biçimi) konusunda ele alınabilir. İtikat ve amel konusu Allah ile kul arasında olan ilişkilerdir, bu konuya diğer insanların müdahale etmesi doğru olmaz” diye konuştu. Gül, insanları ilgilendiren kısmın ahlâk (günlük yaşam) olduğunu, bir eğitimci olarak bu yönün üzerinde durulması gerektiğinin altını çizdi.
Konferans Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yavuz Bayram’ın plaket takdimiyle sona erdi. Konferansa akademisyenler, Pir Sultan Abdal Derneğinin üyeleri ve öğrenciler katıldı.
Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Eğitim Fakültesi Konferans Salonu’nda Hacı Bektaş-ı Veli Araştırmaları Topluluğu’nun düzenlemiş olduğu, “Bir Eğitimci Gözüyle Hacı Bektaş-ı Veli Öğretisi” başlıklı konferans düzenlendi. Konferans, OMÜ Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. İbrahim Gül tarafından verildi.
Hacı Bektaş-ı Veli’ye hem sosyolog hem psikolog gözüyle bakılabilir.
Yrd. Doç. Dr. İbrahim Gül, “Hacı Bektaş-ı Velî Horasan’dan (Eskiden Afganistan, Özbekistan ve İran coğrafyasını kapsayan bölge) gelen bir ulu kişidir. Hacı Bektaş-ı Veli son din olan İslâm’ı 13.yüzyıldan günümüze kadar yorumlanabilmesine vesile olmuş büyük bir şahsiyettir. İslamiyet’i 13.yüzyılın kaos ortamında, sosyo-ekonomik koşulları da göz önünde bulundurarak yorumlamış ve günümüze ışık tutmuştur. Bu açıdan Hacı Bektaş-ı Veli’ye hem sosyolog hem psikolog gözüyle bakılabilir” dedi.
Tarikat kapısına girmek için şeriat kapısını bilmek gerekir.
Yrd. Doç. Dr. İbrahim Gül, Hacı Bektaş-ı Veli’nin Makâlat adlı eserinde, felsefesinin ‘dört kapı-kırk makam’ anlayışıyla temellendirildiğini ifade etti. Gül, “Kul Allah’a kırk makamda erişir ve dost olur anlayışıyla hareket eder. Bu kapılar; Şeriat, Tarikat, Marifet ve Hakikat kapılarıdır. Bu kapılar ve makamlar yerine getirilerek insan-ı kâmil mertebesine ulaşılabilir ve insanlar Hacı Bektaş-ı Veli’nin tarikat kapısına ancak şeriatın bilinmesiyle girebilirler” dedi.
Hacı Bektaş-ı Velî öğretisi Alevî-Sünni inanç sisteminin ortak noktasıdır.
Şeriat-tarikat karşılaştırmasını; itikat, amel ve ahlâk açısından ele alan Gül, “Hacı Bektaş-ı Velî öğretisi açısından Ehl-i Sünnet anlayışı ile Alevi-Bektaşi anlayışı arasında itikat açısından bir fark bulunmamaktadır. Farklılıklar ancak amel ve ahlâk (yaşam biçimi) konusunda ele alınabilir. İtikat ve amel konusu Allah ile kul arasında olan ilişkilerdir, bu konuya diğer insanların müdahale etmesi doğru olmaz” diye konuştu. Gül, insanları ilgilendiren kısmın ahlâk (günlük yaşam) olduğunu, bir eğitimci olarak bu yönün üzerinde durulması gerektiğinin altını çizdi.
Konferans Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yavuz Bayram’ın plaket takdimiyle sona erdi. Konferansa akademisyenler, Pir Sultan Abdal Derneğinin üyeleri ve öğrenciler katıldı.
FACEBOOK YORUMLAR