İşi şansa ve dansa bırakmamak gerek!...

KAÇAN BALIK NEDEN İRİ OLSUN Kİ?

Samsunspor fırsatı altın kazanıma çevirmeye devam edebilirdi.
Ama başından beri vurguladığım bulaşıcı bir tutum olan, sürdürülebilir başarının kemirgeni bir duygunun, motivasyonun da gevşemesiyle rehavetin kurbanı olduk.
Bir takım oyunu yerine bir takım oyuncuların oyunu ortaya çıktı ki bu durumlarda beraberlik şanstır galibiyet hayaldir.
Bunun nedenleri var elbette???
Ancak mazeretlerin öngörülemeyen risklerin de hesaba katılarak başarının yakalandığı bir alan sportif faaliyetler.
Futbol bahaneye sığınma huyunun asla yer almaması gereken bir atmosfer gerektirir.
Bu savunma mekanizması değil mi ki ekonomiden eğitime her alanda bizi geri bıraktı.
Dediğimiz gibi teknik heyetten yöneticisine ve taraftar gruplarından medyaya şimdi yapıcı eleştiri zamanı…
Moralitesi yüksek bir takımın neler başarabildiğini gördük…
Hedef aynı minval üzere süper lige çıkmak…
Bu şehre süper heyecanlar yaşatmaksa durmaksızın hedefe ulaşana kadar hepimiz üstümüze düşeni yapmalıyız.
Manisa gibi her kulübün hafife alınamayacağını öğrenmek gerek.
Bu liglerde top koşturan her kulübün bir kişiliği var ki durumlarını daima bir üste taşımak temel amaçlarıdır.
Kimse düşmek istemez!...
Takım olmak,  futbolcuların da kulüp kişiliğiyle, vizyonuyla ve şehirle bütünleşmesidir.
Rakibimiz yaralı aslansa dikkat etmek gerekirken bireysel takılma lüksü hiçbir futbolcunun yoktur.
Bu liglerin en büyük handikabı son haftalara kalan sözleşmelerin futbolcuları arayışa itmesi, kafa karışıklığına yol açmasıdır.
Ya da bireysel performansıyla alıcısını ve değerini artırmak için takım disiplininden kopmasıdır.
Futbolcu daha dingin morali yüksek bir kafayla en verimli performansını ortaya koyar.
Lütfen bu konuda kulübün bir maestrosu olsun…
Bu işleri önemsememenin bedeli çok ağır oluyor.
Örnekleri spor sayfalarında arzı endam ediyor.
Elimizden bir fırsatı kaçırdık diye yas tutacak değiliz…
Önümüzdeki her maç fırsat ve fırsatlar hazırlıklı akıllar içindir.
İşi şansa ve dansa bırakmamak gerek!...
Osman Özköylü’ye ve futbolculara inanmaya ve destek olmaya devam...