İsrail İçin Samsun'da Ayaktayız!...
İsrail işgal rejiminin Filistin halkına yönelik işgal ve soykırım politikası devam etmekte. Dünyanın her yerinde vicdanlı insanlar meşru bir direniş gösteren Filistin halkının yanında olduklarını göstermek için eylemler düzenlemekte.
28 Nisan 2024 - 00:18
Bu eylemler aynı zamanda dünyaya barış ve insan hakları dersi veren çoğu devletin de gerçek yüzünü ortaya çıkarmıştır. ABD ve Avrupa’nın pek çok yerinde, Afrika’da, Asya’da farklı düşünce inanışa sahip insanlar, tüm değerleri ayaklar altına alarak çiğneyen bu işgal rejimine ve destekçilerine karşı ayağa kalkarak umudu yeniden inşa etmeye çalışıyorlar.
Filistin halkı tüm dünya halklarına insanlığa ait değerlere dönüşün yollarını gösteriyor. Halklar kendi devletlerine Filistin halkının yanında olmaları gerektiğini hatırlatırken maalesef devletler üzerlerine düşen görevi yapmakta ciddi bir acziyete göstermekte. Dünyanın her yerine olduğu gibi Türkiye’de de çeşitli eylemler yapıldı ve yapılmaya da devam edecek. Türkiye’deki eylemler hem işgal rejimi İsrail’le olan ticaretin kesilmesi hem de siyasi ilişkilerin askıya alınması talebini her defasında yinelediler. Ticaret gerçeği her ne kadar defalarca inkâr edilse de eylemlerde gösterilen ısrarlı söylemler halk tabanında karşılık buldu ve ticaret ifşa edildi. Siyasi ilişkilerin önemli bir boyutunu oluşturan ve emperyalist ülkelerin bölgede sömürge politikalarını yaygınlaştıran askeri üsler gerçeği ise hala adım atılmayan bir mesele olarak önümüzde durmakta. Filistin halkının direnişinin ellerini-kollarını bağlayan, onları işgal rejimi İsrail’in katliamında adeta bir av haline getiren bu üsler Türkiye için bir utanç kaynağıdır.
Bizler Direniş Çadırı olarak 28 Nisan’da tüm halkımızı Türkiye’yi işgal ve katliam rejimi İsrail’in ileri karakolu haline getiren Kürecik ve diğer askeri üslerin kapatılması talebini güçlü şekilde dile getirmek için meydanlara davet ediyoruz. Katledilen her Filistinlinin akan kanında payı olan bu üsler Anadolu halklarının vicdanında kara bir leke olarak kalmamalıdır. Filistin başta olmak üzere emperyalizme ve onun işbirlikçilerine direnen her insana sahip çıkmak ahlakımızın, insancımızın ve vicdanımızın asli gereğidir.
28 Nisan’da 30’a yakın il-ilçe meydanında hem ticareti hem de siyasi ilişkileri yeniden dile getireceğiz. Öte yandan Kürecik, İncirlik gibi utanç merkezlerinin kapatılma talebini ısrarla ve inatla şehirlerin meydanlarından haykıracağız. Bu vicdan çağrısına tüm halkımız, basın mensupları, sivil toplum kuruluşları davetlidir. Çünkü bu görev hepimizin!
Filistin halkı tüm dünya halklarına insanlığa ait değerlere dönüşün yollarını gösteriyor. Halklar kendi devletlerine Filistin halkının yanında olmaları gerektiğini hatırlatırken maalesef devletler üzerlerine düşen görevi yapmakta ciddi bir acziyete göstermekte. Dünyanın her yerine olduğu gibi Türkiye’de de çeşitli eylemler yapıldı ve yapılmaya da devam edecek. Türkiye’deki eylemler hem işgal rejimi İsrail’le olan ticaretin kesilmesi hem de siyasi ilişkilerin askıya alınması talebini her defasında yinelediler. Ticaret gerçeği her ne kadar defalarca inkâr edilse de eylemlerde gösterilen ısrarlı söylemler halk tabanında karşılık buldu ve ticaret ifşa edildi. Siyasi ilişkilerin önemli bir boyutunu oluşturan ve emperyalist ülkelerin bölgede sömürge politikalarını yaygınlaştıran askeri üsler gerçeği ise hala adım atılmayan bir mesele olarak önümüzde durmakta. Filistin halkının direnişinin ellerini-kollarını bağlayan, onları işgal rejimi İsrail’in katliamında adeta bir av haline getiren bu üsler Türkiye için bir utanç kaynağıdır.
Bizler Direniş Çadırı olarak 28 Nisan’da tüm halkımızı Türkiye’yi işgal ve katliam rejimi İsrail’in ileri karakolu haline getiren Kürecik ve diğer askeri üslerin kapatılması talebini güçlü şekilde dile getirmek için meydanlara davet ediyoruz. Katledilen her Filistinlinin akan kanında payı olan bu üsler Anadolu halklarının vicdanında kara bir leke olarak kalmamalıdır. Filistin başta olmak üzere emperyalizme ve onun işbirlikçilerine direnen her insana sahip çıkmak ahlakımızın, insancımızın ve vicdanımızın asli gereğidir.
28 Nisan’da 30’a yakın il-ilçe meydanında hem ticareti hem de siyasi ilişkileri yeniden dile getireceğiz. Öte yandan Kürecik, İncirlik gibi utanç merkezlerinin kapatılma talebini ısrarla ve inatla şehirlerin meydanlarından haykıracağız. Bu vicdan çağrısına tüm halkımız, basın mensupları, sivil toplum kuruluşları davetlidir. Çünkü bu görev hepimizin!
FACEBOOK YORUMLAR