İŞTE YOKSULLUĞUN NEDENİ VERGİ'YE .......: % 10.11 İŞÇİYE-EMEKLİ'YE: % 3

İŞTE YOKSULLUĞUN NEDENİ VERGİ’YE .......: % 10.11 İŞÇİYE-EMEKLİ’YE: % 3

İşçinin ve emeklinin 2015 yılında da içinde bulunduğu sıkıntılar gözardı ediliyor. Zaten güçlükle geçinen emekçi kesim, hükümetin yapmayı planladığı artışları duyunca gelecek yıl için yine geçim mühendisliği yapmaya hazırlanıyor. Daha önce açıklandığı gibi;
Vergilere 2015’te gelecek zam oranı maaştaki artışı üçe katlayacak. Memura, işçiye emekliye yüzde 3’er zam yapılması gündemde iken vergi, harç ve cezalarda yüzde 10.11 artış olacak.
Ortaya çıkan bu tabloda ekonominin sürekli büyümesiyle övünen, milli gelirin nasıl katlandığını ballandıra ballandıra anlatanlar Türkiye’nin gerçeklerine yine kayıtsız kalıyorlar.
Dün köşemizde özellikle siyasilerin gözüne sokmaya çalıştığımız ayağındaki yırtık lastik ayakkabısıyla adeta Türkiye’deki fakirliğin abidesi gibi duran yaşlı köylünün halini gördünüz işte...
Böylesine dengesiz bir bölüşümden sonra nasıl fakirlik artmasın ki?

HAYAL KIRIKLIĞI OLURMUŞ!

Türkiye Emekliler Derneği Başkanı Kazım Ergün, “Eğer taslak halinde bulunan bu zam oranları bu haliyle onaylanırsa bu bizim için hayal kırıklığı olur. Emeklilerimiz bugün aldıkları maaşlarla yarı aç, yarı tok yaşıyorlar.” diyor.
Emeklilere yapılması plânlanan yüzde 3’lük zam hakkında Türk İşçi Emeklileri Dul ve Yetimleri Derneği Başkanı Satılmış Çalışkan da konuşmuş, “Yüzde 3’ler, yüzde 4’ler emeklinin derdine derman olmaz. Emekliler kimseye muhtaç olmayacak şekilde yaşamak istiyor. Bunun yolu da piyasaya göre bir zam oranı belirlenmesinden geçiyor” demiş.
İyi güzel de kardeşim. Bu tepkini göstersene, açık ve kapalı alan toplantıları düzenleyip emeklinin feryadını daha yüksek sesle haykırsana!
2015 yılı programına göre, memura, emekliye ve asgari ücretliye gelecek yıl verilecek zam oranının yüzde 3’ü geçmeyeceği aşikâr.
Vergi, harç ve cezalarda ise yüzde 10.11 artış olacağı daha önceden açıklanmıştı..
Yani işçiye, emekliye kaşıkla (yüzde 3) veren yetkililer yine kepçe ile (yüzde 10) verdiğini misli ile geri alacak.
Sen hala açıklama yapmakla yetinirsen, ne seni, ne de sendikanı kimsecikler takmaz…

NE OLACAK BU FAKİRİN HALİ?

TÜRK-İŞ’in hesapladığı bir aile için açlık sınırı olan 839 TL baz alınarak yapılan hesaba göre Türkiye’de 1,92 milyon aile, yani 6.6 milyon kişi (nüfusun %9,1’i) açlık sınırının altında yaşamaktadır.
Yine, TÜRK-İŞ’in belirlediği bir aile için yoksulluk sınırı olan 2.734 TL baz alınarak yapılan hesaba göre Türkiye’de 46 milyon kişi, nüfusun %63,3’ü, yoksulluk sınırının altında yaşamaktadır.
Asgari ücretin durumu içler acısı...
Maden  faciaları sürüyor... Canlar gidiyor...
Küçücük çocuklar ağlıyor; yine analar, eşler... Perişan...
Güven sorunu tavan yapmış…
Terörist ağzından kanlar saçarak karakol basıyor...
Barış-huzur falan istediği yok !... Kan içmek istiyor.
Analar bezgin.. Çocuklar ezgin…
Kayıt dışı ekonomi yine revaçta...
Tefeciler faiz avında...
Vatandaş kapanda...
Az değil...10 yılda, yaklaşık  50 milyon açlık sınırında insan yaratmak ne derecede’ Şık’ olabilir ki ?...
Hem de tek başına iktidar olarak!...
Ne olacak bu milletin hali ?..