Kardeşi kardeşe...

BİRLİK VE KARDEŞLİK YOLUNDA...
Kardeşi kardeşe kırdırma planı… Bu plan uzun yıllardır tüm çirkinliği ile sürdürülmekte.
Birlik olma bütün olma ve yeni büyük zaferlere imza atmamızı hazmedemeyenlerin çirkin planı… Bir de bu çirkin planlara gözü açık inanan kavrayan ve bu uğurda kendisini heba eden insanlar… Hazinle izliyoruz… Kuyuların kazıldığı kurumların yıkıldığını ve memuruna emekçisine olanca hıncı ile saldıranları hazinle izliyoruz. Şiddetle kınıyoruz…
Lazların, Kürtlerin, Gürcülerin, Alevilerin, Çerkezlerin, Çingenelerin barış içinde yaşadığı huzurlu toplum yapısını hazmedemeyenlerin planları bu. Uzun yıllar önce o ateş yakıldı. Bu coğrafyada kimileri bu ateşe odun taşımakta, kimileri bu ateşin odunu olmakta! Birlikte sırt sırta verdiğimiz nice kahramanlıklarımızı bazıları bazı nesillere unutturma planları… Yaşadığımız coğrafyayı, derimizin rengini, anne ve babamızı ve birçok seçim kendi elimizde değil. Böyle olması da bir ayrılık olamaz. Dünyanın birçok ülkesinde aynı topraklarda farklı farklı insanlar yaşıyor… Ayrı ırk, ayrı inanç, ayrı gelenek… İnsanoğlu bugün nerede, yarını nerede, ömrünün sonunu nerede nasıl bir şekilde geçirecek bilinmez. Birçok sebeplerden dolayı insanlar sürekli birbirleriyle iletişim içinde kendi dillerini, kendi kültürlerini, birçok farklılıklarını bir arada yaşamakta.
Türkiye’de bu konu ile ilgili çok önemli bir süreç başlatıldı. Bütün görüşmeler yapıldı. Her iki taraf memnun.  Tam kan dökülmeyecek, analar çocuksuz, çocuklar babasız kalmayacaktı. Bu coğrafyada hainlerin planı sürekli hazır beklemekte, ısıtılmış servise sunmak için bekletilmekte. İslam inancı kardeşliği, birliği, ümmet anlayışını, akraba, eş, dost yakınlığını sürekli ön planda tutmasına rağmen… Efendimiz sürekli bu konu hakkında uyarı yapmasına rağmen… Yüce Kitabımız bu konularda sürekli bizi uyarmasına rağmen maalesef en fazla tuzağa düşürüldüğümüz sorunlardan birisi… Bazı şeylerin şiddetle çözüleceğini düşünenler büyük bir oyunun içerisinde ve en büyük zararı da kendisine verme mücadelesindeler. Bu sorunları kendi aramızda çözmeliyiz. Şer hükümleri savunanlar hayra ışık tutmazlar. Öfkeyi savunanlardan kardeşlik bağlarınızı birleştirme umudu beklemeyin.  Zor değil aynı çatı altında sevgi ve barış içinde yaşamak. Bu durumu zorlaştıranlara müsaade etmeyelim. Bu kardeşliği parçalayıp bölme mücadelesinde olanlar gençlerimizi zehirlemekte. Bu zihniyetler bu çirkin planları ile şehir magandaları yaratmak istiyorlar.
Bazıları büyük bir iradenin engeline takılmakta. Kurtulanlar ise yeni planları ile başka oyuncularla bir kısmı içeriden bir kısmı da dışarıdan kemirmekte!  Bu irade oyun içinde oyunlar sahnelenmekte. Milletin kararlı duruşunun belini bükmek için var güçlerini kullanmaktalar.  Böyle yakma yıkma ve yağmalamayı çözüm sananlar kendi acı sonlarını hazırlamaktalar.
Yeni yıldan ne bekliyorsunuz? diyenlere olumlu bir cevap bulamıyoruz. Çünkü sabah kalktığınızda farklı bir gündem, birilerine sözler verenler düşmanları ile ortak olmuş! Yeni yılda büyük bir mücadelemiz var… Bu mücadele sadece silahlı değil büyük bir çoğunluğu uyuyan uyutulan fikirleri uyandırmak, yolundan sapan ve saptırılan insanlarımızı uyarmak, insanlar uçuruma sürüklenmeden engel olmak…
Üç beş hayalperestin rüyaları ile avunmamak. Gerçeğin peşine koşmak, insanları sokağa döken, ortalığı ateşe verenlerin vahşetine son verme mücadelesi… Vatanımızın aleyhinde işbirlikçiler ile milletimize ve yönetime zarar veren hainlerle mücadele… Sayıları o kadar çok ki kimileri yeni türedi kimileri kökleşmiş zihniyetin kalıntıları!
Lakin barış türküleri söylenecek özerk diye hainlerin tabir ettiği o topraklarda Kürt’ü, Çerkez’i, Alevi’si, Laz'ı kol kola… Hayalleri bir bir suya düşecek hainlerin. Belki biraz zaman alacak, pek çok şeyler feda edilecek… Zaten bir şeyler feda etmeden mümkün mü zafere ulaşmak.
Fakat gerçekten “çok güzel”, “çok güzel” olacak…