MESELE VATAN OLUNCA BÜTÜN SENDİKALAR BİR ARAYA GELMELİ

Vali Osman Kaymak, Büro Memur-Sen Samsun Şube Başkanlığı’nın Yalı Kafe’de düzenlediği kahvaltı programına katıldı.
Büro Memur-Sen Samsun Şube Başkanlığı işyeri ve ilçe temsilcilerinin katıldığı kahvaltı programında konuşma yapan Büro Memur-Sen Genel Başkanı Vecdi Yanbaz; “Arkadaşlar Türkiye'de bürokrasi, siyaset, sivil toplum elbirliği ile kendi ülkesine sahip çıkabilme iradesini ortaya koymuştur. Artık bambaşka bir sendikacılık, bambaşka bir toplumsal yapıya ulaşmış durumdayız. Bu ülke hepimizin, bu ülkeye sahip çıkmak sadece siyasilerin, askerin, bir tarafın, bir bölümün işi değil bu ülkeye sahip çıkmak topyekûn hepimizin görevidir. Bugün buradaki katılım ile bunu kanıtlıyoruz. Bu anlamda Sayın Valime, Atakum Belediye Başkanıma ayrıca teşekkür ediyorum. Tabii ki diğer misafirlerimiz de bizim için çok değerli, burada olmalarından dolayı mutluyuz, gururluyuz. Katılımlarınızdan dolayı hepinize çok teşekkür ediyorum’ dedi.
Vali Osman Kaymak yaptığı konuşmasında ise “Herkese hayırlı sabahlar diliyorum. Hepiniz hoş geldiniz. Bugün burada bizlerle buluştuğu için Büro Memur-Sen'in Genel Başkanına çok teşekkür ediyoruz.
Arkadaşlar şurası çok önemli, biz hepimiz ülkemizin birliği beraberliği için çalışıyoruz. Sendikalar, dernekler, vakıflar ve sivil toplum bunlar demokrasinin güzellikleri, demokrasinin vazgeçilmezleri. Biliyorsunuz yıllardır sivil memurların sendikası yoktu, en son memurlara da sendika hakkı verildikten sonra Türkiye'de sendikalar gerçekten çalışma hayatının düzelmesi konusunda güzel faaliyetler yapıyorlar. Ama biz şunu da çok önemsiyoruz. Biz hem memuruz, hem de amiriz. O anlamda bir yandan da kamu hizmetlerinin en iyi şekilde yerine getirilmesini istiyoruz. Sendikalar memurlarımızın, çalışanların haklarını savunurken, bir yandan da kamu hizmeti görevinin yerine getirilmesi, hizmet aksamasını da önlemek durumundayız.
Değerli arkadaşlar, Türkiye'nin bölünmezliği söz konusu olduğunda Türkiye'nin menfaatleri söz konusu olduğunda bütün sendikalar bir araya gelmeyi bilmelidir. Ülkemizin vermiş olduğu bu mücadelede ülkemizin geleceğini düşünerek, vatan millet duygusu yüksek insanların bir araya gelerek, yönetime destek olması, dışarıya karşı birlikte hareket etmesi, birlikte olması çok önemli ve çok anlamlıdır. O yönüyle Büro Memur-Sen'in tutumunu, duruşunu tebrik ediyoruz. Onlar gerçekten ülkemizde yapılan mücadelede dik duruş göstererek ülkemizin bölünmezliğine, ülkemizin gücünü belki de diğer milletlere devletlere gösteriyorlar. Bu duruş nedeniyle kendilerine teşekkür ediyoruz tebrik ediyoruz.
Arkadaşlar biliyorsunuz Ben Tunceli'de görev yaptım orada şöyle bir anlayış vardı. Adam ‘Cizre'de katliam var burada ders mi yapılır dışarı çıkalım’ diyor. Bakın bölücü örgütlerin direk borazanlığını yapan sendika, Cizre'de Nusaybin'de çukur kazan kendileri, bütün eğitimi-öğretimi baltalayan kendileri, Cizre'de katliam var diye öğretmenin kendisi kapıda duruyor üniversitedeki lisedeki öğrencileri dışarı çıkarıyor, destek olun diyor. Bir bu anlayış var bir de ülkenin birlik ve beraberliği söz konusu olduğunda gerçekten canını ortaya koyacak insanlar var. O yönüyle arkadaşlar bu duruşu gösteriyorlar, ondan dolayı kendilerine teşekkür ediyorum.
Arkadaşlar bazen sendikaya güvenerek işini düzgün yapmama gibi durumlar olabilir, yani sendikayı da arkasına alarak işini yanlış yaptığında da nasıl olsa sendika var, onların bize desteği var denilebilir. Kesinlikle bu tür tutumlara girmeyelim, siz yani sizler Büro Memur-Sen olarak, vatan millet duygusu yüksek, ülkenin birlik ve beraberliğini öne alan, milli, muhafazakâr, manevi değerlere sahip çıkan insanlarsınız. Çalıştığınız yerlerde de gerçekten örnek gösterilen memurlar olmanız lazım. Vatandaşın memnuniyeti, kamu hizmetindeki işlerin doğru bir şekilde yerine getirilmesi, mesleğe uyulması, özellikle kılık kıyafet konusu yani bu konularda örnek memur olmanız lazım. Düşünün ki bir memur var orada herkesle kavgalı, bir de bu kişi Memur-Sen'in üyesi arkamda Memur-Sen var, arkadaşım kusura bakma işini düzgün yapmazsan, sana Memur-Sen de sahip çıkmaz, kimse sahip çıkmaz. Öncelikle çalıştığınız yerlerde örnek, başarılı işler yaparsanız asıl o yönüyle sendikanıza daha çok üye katmış olursunuz.
Arkadaşlar tabii ki Samsun'da diğer sendikalarımız da var. Samsun ileriye dönük hizmetlerini memurlar eliyle yapıyor. Bizler, bizlere verilen görevi en iyi şekilde yaparak, bu şehrin kalkınması, daha güzel günler yaşaması, şehrimizin ileri gitmesi şüphesiz bizler eliyle oluyor. O anlamda biz işimizi yaparken bütün ilin sorunlarını sadece memurlarımızın haklarını değil, ilin genel sorunlarıyla da kendimizi iyi yetiştirerek, iyi araştırmalar yaparak ilgililere de bu konuda önerilerimizi yapmak durumundayız. Ben o yönüyle de sizlerin Samsun’un gelişiminde ve kalkınmasında katkı yaptığınızı düşünüyorum, ben bu gayret içerisinde olan bütün memur arkadaşlara teşekkür ediyorum.
Arkadaşlar memuriyet de şu var, hani derler ya memuriyet kadrosunu aldık artık hiç kimse bizi yerimizden rahatsız edemez anlayışı var. Arkadaşlar bu anlayışı terk etmemiz lazım. Artık biliyorsunuz memurlarda performans kriterleri getiriliyor. Çalışanla çalışmayanın ayırt edildiği bir sisteme ihtiyaç var. Siz de biliyorsunuz yıllardır devlet memuru oldum tamam işim sağlam, devletimize kendimizi yasladık artık bizi kimse bir şey yapamaz anlayışını da bırakmamız lazım, işimizi en iyi şekilde yapmamız lazım.  Arkadaşlar işinizi seveceksiniz, insanları seveceksiniz. Memuriyet hayatımda ben her zaman şunu söylüyorum ben ilin Valisi olarak kimseye caka satmıyorum, bu makamlar hizmet yeri, benim satmadığım cakayı benim emrimdeki memur satamaz, millete tepeden bakan, milleti hor gören, bugün git yarın gel olmaz. Vatandaş diyor ki işim olmayabilir mevzuatta, benim işim yanlış olabilir ama bir doktordan, bir öğretmenden, bir müdürden, bir memurdan tatlı dil, güleryüz istiyor.
Arkadaşlar öncelikle bizim işimiz insan, hangi işi yaparsanız yapın insanları seveceğiz. Her iş kutsaldır. Makamı, mevkisi önemli değil inanın bir okulda hizmetli o kadar güzel tavırlar, tablolar ortaya koyar ki öğrencilere rol model olur,  öğrenci öğretmenden alamadığı terbiyeyi o hizmetliden alır.  O anlamda herkes işini sevecek, işini önemseyecek. Bu güzel ülkemizde, bu güzel insanlara hizmet etmek bizim için onurdur. Bu onura sahip olmak için de işimizi çok daha iyi yapan, işimizi seven, işini önemseyen, insanların parmakla gösterdiği, insanların 'Allah Razı Olsun' dedikleri kişiler olmak durumundayız.
Genel Başkanımızın Türkiye sorunları ile ilgili açıklamalarını dikkatle takip ediyoruz. Değerli arkadaşlar hep şunu söylüyoruz Türkiye güzel günler görecekse, bu birlik ve beraberlikten geçer. O anlamda birbirlerini seven, birbirlerine destek olan Türkiye'nin geleceği, Türkiye'nin menfaatleri söz konusunda olduğunda da bir araya gelmesini bilen, şahsi, sendikal, siyasi çıkarları bir kenara bırakıp, ülkem varsa ben de varım anlayışıyla hareket eden insanlar olmak durumundayız. Bizler birlik ve beraberlik içerisinde olduğumuz zaman bölücü örgütler ve onların işbirlikçileri korkuyorlar, onların da destekçi grubu var.  Bunları hepimiz izliyoruz, onlarda bizi izliyor. Ben o anlamda diyorum ki arkadaşlar şehit cenazelerine katılalım, katılım çok olsun. Bu bölücü örgütler kendi teröristleri öldüğü zaman Tunceli'de ne kadar insanlar varsa zorla cenazeye katılmalarını sağlıyorlardı. Biz onları muhattap olmak almak durumunda değiliz ama şu an ülkemizde bir operasyon yapılıyor, şehit cenazelerimiz oluyor. Samsun o anlamda örnek şehir. Şehit cenazelerine katılımlarımız çok yüksek. Türkiye'nin milli menfaatleri söz konusu olduğu zaman, basın açıklaması, yürüyüş yapıldığı zaman ülkenin birliği söz konusu olduğunda da tavır almak, orada bulunmanın da  çok önemli olduğunu düşünüyorum” dedi.
Kahvaltı programına ayrıca, Ondokuz Mayıs Üniversitesi Rektör Prof. Dr. Sait Bilgiç, Samsun Baro Başkanı Av. Kerami Gürbüz, Vali Yardımcısı Dr. Hakan Kubalı, İl Emniyet Müdürü Vedat Yavuz, Atakum Belediye Başkanı İshak Taşçı ve çok sayıda sendika üyeleri katıldı.