Mobilyanın "Büyük Patronları" Sektörü Küçük Gördü!
Türkiye Mobilya Sanayicileri Derneği’nin (MOSDER) Haziran 2021’de düzenlediği 11. Olağan Genel Kurul Toplantısı kapsamında yeni dönem başkanlık seçiminde Weltew Home Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Balcı, seçimi kazanarak ikinci kez göreve getirilmişti.
04 Kasım 2021 - 16:10
115 üyenin katılım sağladığı seçimlerde Mustafa Balcı 61 oy alırken rakibi Erciyes Anadolu Holding CEO’su Alpaslan Baki Ertekin ise 54 oy alabilmişti.
Mustafa Balcı’nın demokratik bir seçimle ikinci kez kazanmasını hoş karşılamayan başta Erciyes Grubu ve Doğtaş Mobilya yöneticileri olmak üzere, derneğe üye olan bazı markaları da örgütleyerek üyelikten istifa etmelerine neden olmuşlardı.
MOSDER’den ayrılan bu mobilya firmaları yeni bir oluşumla MOYSAD adını verdikleri Türkiye Mobilya ve Yatak Sanayicileri Derneği’ni kurdular. Ancak kurulan yeni derneğin basın toplantısında yapılan açıklamalar Mustafa Balcı’ya yeniden söz hakkı oluşturdu.
Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Türkiye Mobilya Sanayicileri Derneği Başkanı Mustafa Balcı, “Beni koltuk sevdalısı olmakla suçlayanlar, demokratik bir ortamda ve tüzüğe uygun olarak ikinci kez seçilmemi kabul etmeyerek ve sırf kendileri başkanlık koltuğuna oturamadıkları için yeni bir dernek oluşumuyla mobilya sektörünü ikiye bölmeyi hedeflediler. Başkan olarak ilk kez seçildiğimden itibaren her zaman vurguladığım şey; mobilya sektöründe birlik ve beraberlik duygusuyla hareket etmek ve gücümüze güç katmaktı. Yalnızca markalaşmış büyük firmalara değil, bu işten ekmek yiyen ve binlerce kişinin evine aş götürmesini sağlayan kobi düzeyindeki mobilya markalarımızın da kendilerine sektörde yer bulabilmesine katkı sağlamaktı”
Ego kaybetti samimiyet kazandı!
“Dernekten ayrılmadan önce de bahsi geçen bu 20 firma, MOSDER’in 11. Olağan Genel Kurul Toplantısı öncesinde dernek başkanlığı yaptığım ve henüz görev sürem dolmamışken şahsıma muhtıra vererek görevden ayrılmam için baskı yapmışlardır. Erciyes Anadolu Holding CEO’su Alpaslan Baki Ertekin Bey’in şahsının devlet kurumları ile ikili ilişkilerinin çok iyi olmasının gücünü kullanarak bu firmaları etkilemiş, kendilerine öncülük edeceğini söyleyerek derneği ve sektörü parçalama yoluna gitmiştir. İşin çelişkili kısmı ise aslında kendi kendilerine muhtıra vermiş olmalarıdır. Çünkü MOSDER’de birinci başkanlık dönemimdeki yönetim kurulunda Erciyes Anadolu Holding’in çatısı altında bulunan markaların temsilcileri de yer alıyordu. Alpaslan Bey’in bu çıkışı Mondi’den Genel Müdür Bilal Uyanık, İstikbal Genel Müdürü Mehmet Ali Yörük ve Bellona Genel Müdürü Mustafa Karamemiş’i de zor durumda kalmalarına ve MOSDER Yönetim Kurulundaki görevlerinin yok sayılmasına neden olmuştur. Ayrıca bahsi geçen ve derneğimize üye olan bu 20 firmadan hiçbir yetkili ne seçim öncesinde ne de seçim sonrasında benimle masaya oturarak herhangi bir bilgi alışverişinde bulunmamışlardır. Hâlbuki insanlar konuşarak anlaşırlar. Ve konuşarak çözümlenemeyecek hiçbir konu yoktur. Bunu da belirtmek isterim.
Sonuç olarak yeni başkanlık seçimi kapsamında seçime nifak karıştırmak isteyen ve kendilerini mobilyanın devleri olarak gören bu grup, kendileri gibi hacimde olmayan markaları ve koskoca mobilya sektörümüzü küçük görmüşler ve sektörün yalnızca kendilerinden oluştuğu imajını vermeye çalışmışlardır. Ancak gerçek tabloda Kayseri’den İstanbul’a, İnegöl’den İzmir’e, Konya’dan Hatay’a kadar mobilya sanayinde üretim yapan ve hatta Türkiye’nin en çok ihracat yapan markalarının da bulunduğu MOSDER üyelerimizle yolumuza aynı şekilde devam ediyoruz. Derneğimize yeni üye markalarımızı da kabul ediyoruz.”
“Esefle kınadığımı belirtmek isterim ki; yeni kurdukları oluşumun temellerini atarken bile iyi niyetten tamamen uzaklaşarak, sektörümüzü ikiye bölmeye çalışanlara karşı cevabımızı biz Haziran ayında gerçekleştirdiğimiz 11. Olağan Genel Kurul Toplantısı’nda başkanlığı yeniden kazanarak vermiş olduk. Derneğimize karşı yapılan ego gösterisinin kaybedeni ünvanının arkasına sığınarak devletimizin gücünü kendi çıkarları uğruna kullanmak isteyenlere oy farkıyla gösterilmiştir.
MOSDER’den ayrılan firmalar 5 yıl kaybettiler!
Mustafa Balcı: “Mobilya sektörünün en büyük dinamiklerinden biri fuar organizasyonlarıdır. Ancak son yıllarda fuar alanları yetmediği için sektörümüzde fuara katılmak isteyen bazı markalarımız yer bulmakta sıkıntı yaşıyorlardı. Derneğimizin de bu konudaki katkılarıyla ve tek çatı altında daha güçlü yol almak için Mos Fuarcılık kuruldu. Pandemi nedeniyle tarihi daha önce ertelenen ancak Ocak 2022’de kıtaları kesiştiren İstanbul’da, Avrupa’nın en büyük mobilya fuarına imza atacağız. İki fuar merkezinde aynı anda düzenlenecek olan bu büyük buluşmada eş zamanlı olarak; 260 bin metrekarelik alanda gerçekleşecek. İstanbul Mobilya Fuarı; ürün gruplarına göre ayrılmış 23 Salonda 3000’den fazla yerli ve yabancı markanın katılımı ile ülkemizin ve Avrupa’nın en büyük fuarı olma konumuna erişecek.
Ülkemizin gururu olmayı ilk yılından itibaren başaracak nitelikteki bu dev etkinliği, mobilya sektörümüzün irili ufaklı markalarıyla omuz omuza geliştirecek olmak bizi gururlandırıyor. Ancak fuarda 1 metre kare yere bile sahip olamayan, MOSDER’den ayrılan bu grup fuarcılıkta 5 yıl kaybetti bile bir 5 yıl daha kaybedecekler. Sektörde kendini büyük görenler 10 yılını kaybetmiş olacaklar. Bunu şu anda fuarda 260 bin metrekarelik alanda 1 metrekare dahi satış yeri kalmamasıyla görüyoruz. Kendisini beğenmiş büyük markaların CEO ve patronları bunları görmezden geliyor. Sadece kendi egolarını tatmin etmek için sektörü parçalamaya uğraşıyorlar. Unutmasınlar ki; Dünya 5’ten büyüktür. Sektörde 5’ten büyüktür”.
Başkan Mustafa Balcı konuyla ilgili basında yer alan ve gerçeği yansıtmayan haberlere istinaden cevap hakkını daha önce 26.06.2021 tarihinde yaptığı aşağıdaki yazılı açıklamayla paylaşmıştı;
Kamuoyunun dikkatine,
Türkiye Mobilya Sanayicileri Derneği (MOSDER) olarak 17 Haziran 2021 Perşembe günü İstanbul Holiday İn Airport Hotel’de 11. Olağan Genel Kurul Toplantımızı, olağanüstü şartlar altında gerçekleştirdik; büyük bir azim ve sevgi ile talip olduğumuz başkanlık görevine üyelerimizin teveccühü ile yeniden seçildik.
MOSDER’in ev sahibi olduğu 11. Olağan Genel Kurul Toplantısı’nın henüz başlangıcında, başkanlık seçimindeki rakibimiz, otelin lobi alanında sohbet halinde olan tüm üye misafirlerimizin toplantı salonuna yerleşmesini beklemeden sanki organizasyonun doğrudan ev sahibiymiş edasıyla ve hiddetle çalışanlarımıza komut vermek suretiyle Genel Kurul’u başlatmış ve hem mevcut başkan konumundaki şahsıma hem de katılım sağlayan tüm üyelerimize saygısızlık yapılmasına neden olmuştur.
Bu gergin atmosferle başlayan toplantıda, şahsıma edilen hakaretleri burada anmak bile istemiyorum; bu kadar mütecaviz ve saygısız bir söyleme sahip birini MOSDER Başkanı seçmediğiniz için minnettarım. Genel Kurulumuzda Kibir ve Hırs kaybetti; Azim ve Doğruluk kazandı!
Geçtiğimiz yıl, tüm dünya bir yandan pandemi şartlarıyla mücadele ederken, bizde hem sektörümüz adına hem de bir yandan da İstanbul Fuarı için mücadelemizi veriyorduk; işte tam da bu süreçte, telefonlar silsilesiyle şahsıma, çeşitli gerekçeler öne sürülerek görevi bırakmam için muhtıralar verilmeye başlandı. Kaldı ki benim yönetimimde hâlihazırda Erciyes Grubu’ndan 3 üye bulunuyordu. Bu bakış açısıyla aslında kendilerine de muhtıra vermiş oldular... MOSDER’i bu günlere getiren bu büyük firmalar, maalesef MOSDER’in bugün yaşadığı sıkıntıların da doğrudan sebebidirler.
Biz eski yönetim süreçlerinde olduğu gibi derneğin bütçesiyle düzenlenen organizasyonlara
2 gece için otellerde 300 bin TL harcamadık; ofis dekorasyonuna 600 bin TL ödemedik… Bu rakamları o günün döviz kurlarına vurduğunuzda çıkan rakamla MOSDER’e bir ofis satın alınabilirdi. Bugün İMOS ve KAYMOS gibi, bu “Büyük”lerce “Küçük” görülen derneklerin kendi ofisleri, kendi fuarları, kendi binaları var… Geçmiş yönetimlerin aksine, eski ofisin fahiş kirası sebebiyle daha makul bir ofise geçerek dernek bütçesini rahatlattık; gereksiz hizmet alımlarını ve harcamaları kestik, Euro bedelle kiralanmış dernek aracını iade ettik ve daha nice önlemler alarak makul bütçelere ulaştık.
Bugün “Büyük” olan firmalar, dün “Küçük”tüler; bugün “Küçük” olan firmalar, yarın “Büyük” olacaklardır. İşte bu ayrımcılık ve ikilik MOSDER’in atılım yapmasına engel olmuştur. Biz, tüm üyelerimizle MOSDER’in geleceğini oluşturmak, potansiyelini gerçekleştirmek için buradayız.
Bu “Büyük” firmaların fuar konusundaki tutumları da derneğe doğrudan zarar vermiştir. Kendilerine bin bir güçlükle ayırdığımız büyük metrekare yerleri ellerinin tersiyle itip, fuara destek vermediler. Fuara yoğun bir talep vardı, halen de talep var ve reddettikleri yerler doğal olarak diğer firmalara verildi. Vicdanımız rahat, görevimizi en iyi şekilde yaptık! Dernekler, sahip oldukları metrekareler oranında fuardan pay alacaklardır; fuarda yerlerini almayarak, fuara katılmayı düşünen firmalara olumsuz örnek olarak MOSDER’e maddi açıdan da zarar verdiler.
Her şeye rağmen, Genel Kurul çıkışında rakibimin elini sıkmak istedim, elim havada kaldı; hakaretlere, kötü sözlere, aşağılama çabalarına rağmen uzattığım elim, her zaman dostluk, kardeşlik, birlik ve beraberlik için açıktır.
Yönetimimle birlikte her konuda üyelerimizin yanındayım! Derneğimizi hiç olmadığı kadar birlik beraberlik ve paylaşım içinde yönetmek amacıyla çok çalışacağız!
Ayrıca bazı mecralarda yer alan ve asılsız iddiaların yer aldığı haber çalışmalarındaki konulara da açıklık getirmek isterim;
Mustafa Balcı’nın demokratik bir seçimle ikinci kez kazanmasını hoş karşılamayan başta Erciyes Grubu ve Doğtaş Mobilya yöneticileri olmak üzere, derneğe üye olan bazı markaları da örgütleyerek üyelikten istifa etmelerine neden olmuşlardı.
MOSDER’den ayrılan bu mobilya firmaları yeni bir oluşumla MOYSAD adını verdikleri Türkiye Mobilya ve Yatak Sanayicileri Derneği’ni kurdular. Ancak kurulan yeni derneğin basın toplantısında yapılan açıklamalar Mustafa Balcı’ya yeniden söz hakkı oluşturdu.
Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Türkiye Mobilya Sanayicileri Derneği Başkanı Mustafa Balcı, “Beni koltuk sevdalısı olmakla suçlayanlar, demokratik bir ortamda ve tüzüğe uygun olarak ikinci kez seçilmemi kabul etmeyerek ve sırf kendileri başkanlık koltuğuna oturamadıkları için yeni bir dernek oluşumuyla mobilya sektörünü ikiye bölmeyi hedeflediler. Başkan olarak ilk kez seçildiğimden itibaren her zaman vurguladığım şey; mobilya sektöründe birlik ve beraberlik duygusuyla hareket etmek ve gücümüze güç katmaktı. Yalnızca markalaşmış büyük firmalara değil, bu işten ekmek yiyen ve binlerce kişinin evine aş götürmesini sağlayan kobi düzeyindeki mobilya markalarımızın da kendilerine sektörde yer bulabilmesine katkı sağlamaktı”
Ego kaybetti samimiyet kazandı!
“Dernekten ayrılmadan önce de bahsi geçen bu 20 firma, MOSDER’in 11. Olağan Genel Kurul Toplantısı öncesinde dernek başkanlığı yaptığım ve henüz görev sürem dolmamışken şahsıma muhtıra vererek görevden ayrılmam için baskı yapmışlardır. Erciyes Anadolu Holding CEO’su Alpaslan Baki Ertekin Bey’in şahsının devlet kurumları ile ikili ilişkilerinin çok iyi olmasının gücünü kullanarak bu firmaları etkilemiş, kendilerine öncülük edeceğini söyleyerek derneği ve sektörü parçalama yoluna gitmiştir. İşin çelişkili kısmı ise aslında kendi kendilerine muhtıra vermiş olmalarıdır. Çünkü MOSDER’de birinci başkanlık dönemimdeki yönetim kurulunda Erciyes Anadolu Holding’in çatısı altında bulunan markaların temsilcileri de yer alıyordu. Alpaslan Bey’in bu çıkışı Mondi’den Genel Müdür Bilal Uyanık, İstikbal Genel Müdürü Mehmet Ali Yörük ve Bellona Genel Müdürü Mustafa Karamemiş’i de zor durumda kalmalarına ve MOSDER Yönetim Kurulundaki görevlerinin yok sayılmasına neden olmuştur. Ayrıca bahsi geçen ve derneğimize üye olan bu 20 firmadan hiçbir yetkili ne seçim öncesinde ne de seçim sonrasında benimle masaya oturarak herhangi bir bilgi alışverişinde bulunmamışlardır. Hâlbuki insanlar konuşarak anlaşırlar. Ve konuşarak çözümlenemeyecek hiçbir konu yoktur. Bunu da belirtmek isterim.
Sonuç olarak yeni başkanlık seçimi kapsamında seçime nifak karıştırmak isteyen ve kendilerini mobilyanın devleri olarak gören bu grup, kendileri gibi hacimde olmayan markaları ve koskoca mobilya sektörümüzü küçük görmüşler ve sektörün yalnızca kendilerinden oluştuğu imajını vermeye çalışmışlardır. Ancak gerçek tabloda Kayseri’den İstanbul’a, İnegöl’den İzmir’e, Konya’dan Hatay’a kadar mobilya sanayinde üretim yapan ve hatta Türkiye’nin en çok ihracat yapan markalarının da bulunduğu MOSDER üyelerimizle yolumuza aynı şekilde devam ediyoruz. Derneğimize yeni üye markalarımızı da kabul ediyoruz.”
“Esefle kınadığımı belirtmek isterim ki; yeni kurdukları oluşumun temellerini atarken bile iyi niyetten tamamen uzaklaşarak, sektörümüzü ikiye bölmeye çalışanlara karşı cevabımızı biz Haziran ayında gerçekleştirdiğimiz 11. Olağan Genel Kurul Toplantısı’nda başkanlığı yeniden kazanarak vermiş olduk. Derneğimize karşı yapılan ego gösterisinin kaybedeni ünvanının arkasına sığınarak devletimizin gücünü kendi çıkarları uğruna kullanmak isteyenlere oy farkıyla gösterilmiştir.
MOSDER’den ayrılan firmalar 5 yıl kaybettiler!
Mustafa Balcı: “Mobilya sektörünün en büyük dinamiklerinden biri fuar organizasyonlarıdır. Ancak son yıllarda fuar alanları yetmediği için sektörümüzde fuara katılmak isteyen bazı markalarımız yer bulmakta sıkıntı yaşıyorlardı. Derneğimizin de bu konudaki katkılarıyla ve tek çatı altında daha güçlü yol almak için Mos Fuarcılık kuruldu. Pandemi nedeniyle tarihi daha önce ertelenen ancak Ocak 2022’de kıtaları kesiştiren İstanbul’da, Avrupa’nın en büyük mobilya fuarına imza atacağız. İki fuar merkezinde aynı anda düzenlenecek olan bu büyük buluşmada eş zamanlı olarak; 260 bin metrekarelik alanda gerçekleşecek. İstanbul Mobilya Fuarı; ürün gruplarına göre ayrılmış 23 Salonda 3000’den fazla yerli ve yabancı markanın katılımı ile ülkemizin ve Avrupa’nın en büyük fuarı olma konumuna erişecek.
Ülkemizin gururu olmayı ilk yılından itibaren başaracak nitelikteki bu dev etkinliği, mobilya sektörümüzün irili ufaklı markalarıyla omuz omuza geliştirecek olmak bizi gururlandırıyor. Ancak fuarda 1 metre kare yere bile sahip olamayan, MOSDER’den ayrılan bu grup fuarcılıkta 5 yıl kaybetti bile bir 5 yıl daha kaybedecekler. Sektörde kendini büyük görenler 10 yılını kaybetmiş olacaklar. Bunu şu anda fuarda 260 bin metrekarelik alanda 1 metrekare dahi satış yeri kalmamasıyla görüyoruz. Kendisini beğenmiş büyük markaların CEO ve patronları bunları görmezden geliyor. Sadece kendi egolarını tatmin etmek için sektörü parçalamaya uğraşıyorlar. Unutmasınlar ki; Dünya 5’ten büyüktür. Sektörde 5’ten büyüktür”.
Başkan Mustafa Balcı konuyla ilgili basında yer alan ve gerçeği yansıtmayan haberlere istinaden cevap hakkını daha önce 26.06.2021 tarihinde yaptığı aşağıdaki yazılı açıklamayla paylaşmıştı;
Kamuoyunun dikkatine,
Türkiye Mobilya Sanayicileri Derneği (MOSDER) olarak 17 Haziran 2021 Perşembe günü İstanbul Holiday İn Airport Hotel’de 11. Olağan Genel Kurul Toplantımızı, olağanüstü şartlar altında gerçekleştirdik; büyük bir azim ve sevgi ile talip olduğumuz başkanlık görevine üyelerimizin teveccühü ile yeniden seçildik.
MOSDER’in ev sahibi olduğu 11. Olağan Genel Kurul Toplantısı’nın henüz başlangıcında, başkanlık seçimindeki rakibimiz, otelin lobi alanında sohbet halinde olan tüm üye misafirlerimizin toplantı salonuna yerleşmesini beklemeden sanki organizasyonun doğrudan ev sahibiymiş edasıyla ve hiddetle çalışanlarımıza komut vermek suretiyle Genel Kurul’u başlatmış ve hem mevcut başkan konumundaki şahsıma hem de katılım sağlayan tüm üyelerimize saygısızlık yapılmasına neden olmuştur.
Bu gergin atmosferle başlayan toplantıda, şahsıma edilen hakaretleri burada anmak bile istemiyorum; bu kadar mütecaviz ve saygısız bir söyleme sahip birini MOSDER Başkanı seçmediğiniz için minnettarım. Genel Kurulumuzda Kibir ve Hırs kaybetti; Azim ve Doğruluk kazandı!
Geçtiğimiz yıl, tüm dünya bir yandan pandemi şartlarıyla mücadele ederken, bizde hem sektörümüz adına hem de bir yandan da İstanbul Fuarı için mücadelemizi veriyorduk; işte tam da bu süreçte, telefonlar silsilesiyle şahsıma, çeşitli gerekçeler öne sürülerek görevi bırakmam için muhtıralar verilmeye başlandı. Kaldı ki benim yönetimimde hâlihazırda Erciyes Grubu’ndan 3 üye bulunuyordu. Bu bakış açısıyla aslında kendilerine de muhtıra vermiş oldular... MOSDER’i bu günlere getiren bu büyük firmalar, maalesef MOSDER’in bugün yaşadığı sıkıntıların da doğrudan sebebidirler.
Biz eski yönetim süreçlerinde olduğu gibi derneğin bütçesiyle düzenlenen organizasyonlara
2 gece için otellerde 300 bin TL harcamadık; ofis dekorasyonuna 600 bin TL ödemedik… Bu rakamları o günün döviz kurlarına vurduğunuzda çıkan rakamla MOSDER’e bir ofis satın alınabilirdi. Bugün İMOS ve KAYMOS gibi, bu “Büyük”lerce “Küçük” görülen derneklerin kendi ofisleri, kendi fuarları, kendi binaları var… Geçmiş yönetimlerin aksine, eski ofisin fahiş kirası sebebiyle daha makul bir ofise geçerek dernek bütçesini rahatlattık; gereksiz hizmet alımlarını ve harcamaları kestik, Euro bedelle kiralanmış dernek aracını iade ettik ve daha nice önlemler alarak makul bütçelere ulaştık.
Bugün “Büyük” olan firmalar, dün “Küçük”tüler; bugün “Küçük” olan firmalar, yarın “Büyük” olacaklardır. İşte bu ayrımcılık ve ikilik MOSDER’in atılım yapmasına engel olmuştur. Biz, tüm üyelerimizle MOSDER’in geleceğini oluşturmak, potansiyelini gerçekleştirmek için buradayız.
Bu “Büyük” firmaların fuar konusundaki tutumları da derneğe doğrudan zarar vermiştir. Kendilerine bin bir güçlükle ayırdığımız büyük metrekare yerleri ellerinin tersiyle itip, fuara destek vermediler. Fuara yoğun bir talep vardı, halen de talep var ve reddettikleri yerler doğal olarak diğer firmalara verildi. Vicdanımız rahat, görevimizi en iyi şekilde yaptık! Dernekler, sahip oldukları metrekareler oranında fuardan pay alacaklardır; fuarda yerlerini almayarak, fuara katılmayı düşünen firmalara olumsuz örnek olarak MOSDER’e maddi açıdan da zarar verdiler.
Her şeye rağmen, Genel Kurul çıkışında rakibimin elini sıkmak istedim, elim havada kaldı; hakaretlere, kötü sözlere, aşağılama çabalarına rağmen uzattığım elim, her zaman dostluk, kardeşlik, birlik ve beraberlik için açıktır.
Yönetimimle birlikte her konuda üyelerimizin yanındayım! Derneğimizi hiç olmadığı kadar birlik beraberlik ve paylaşım içinde yönetmek amacıyla çok çalışacağız!
Ayrıca bazı mecralarda yer alan ve asılsız iddiaların yer aldığı haber çalışmalarındaki konulara da açıklık getirmek isterim;
- Öncelikle MOSDER tüzüğünde 2. kez başkan olmayı engelleyici bir hüküm tüzükte yoktur.
Görev süresinin 2 yıldan 3 yıla çıkması 2019'daki genel kurulda genel kurul katılımcılarının oybirliği ile gerçekleşmiştir. - MOSDER’in seçim sürecinde 55 üyeye sahip olduğu ve ancak son anda 73 üye firmanın temsilcilerinin oy kullandığı bilgisi ise gerçeği yansıtmamaktadır. Bahse konu olan rakamsal bilgilerin dayanağı “2019 yılı MOSDER tanıtım videosu” başlıklı videonun Genel Kurul Toplantısında arka barkovizyonda gösterilmiş olmasından kaynaklanmıştır. İlgili tanıtım videosu Ocak 2019’da ilk başkanlık görevimize geldikten sonra çekilmiş olup, o dönem mevcut olan toplam üye sayısını yansıtmaktadır. İlgili video kaydı 27 Ocak 2020 tarihinde MOSDER’in Youtube kanalına da eklenmiştir.
- MOSDER’e üyelik konusunda markalar tarafından başvuruları yıl boyunca gelmektedir. Bunlar konsolide edilip Kasım 2020'de Yönetim Kurulu gündemine alınmış ve belirtildiği üzere 18 marka değil 10 üye marka kabul edilmiştir. 2 üye ise reddedilmiştir. Bu işleyiş derneğin olağan bir sürecidir. Üyeliğe kabul edilen bu üyeler giriş aidatlarını ödemişler ve aylık aidatlarını da muntazam olarak ödemeye devam etmektedirler.
- Yine bahsi geçen haber çalışmalarında “Öte yandan mevcut başkan ve seçimde yeniden aday olan Balcı, derneğe giriş aidatını ve 3 yıldır düzenli olarak yıllık aidatını ödeyen 3 firmaya ise çeşitli gerekçelerle oy kullandırtmadı.” Şeklinde yayın yapmışlardır. Bu husus ise yine ısmarlama ve karalama niyetli haberde belirtildiğinin aksine Genel Kurulda 3 değil 2 adet üye firmanın 2. temsilcilerinin derneğe üye yapılması talebinde bulunulmuştur. Her ne kadar Yönetim Kurulu kararı veyahut usulüne uygun bir başvuru olmaksızın herhangi bir denetim mekanizmasından geçmeden derneğe üye kaydı yapılması mevzuata aykırı olsa da bahsi geçen şahısların derneğe üyelik kaydının yapılıp yapılmaması hususu karşı tarafın Genel Kurulda çıkartmış olduğu tartışma neticesinde Hazirun tarafından oylanmış ve oy çokluğu ile derneğe üyeliği talep edilen şahısların başvurusu reddedilmiştir. Bu durum Divan Kurulu tarafından tutanaklara geçilmiş ve mevzu kapanmıştır. Yukarıda anlatılan bilgiler ışığında ve Genel Kurulda yapılan oylamaya rağmen “çeşitli gerekçelerle oy kullandırtmadı” şeklinde haber yapmak haberciliğe, etik değerlere ve tarafsızlığa tamamen aykırıdır. Zira oy kullandırtmama gibi bir durum söz konusu değildir. Oy kullandırılmak istenen şahıslar derneğe üye değillerdir. Derneğe o an üye olarak kabul edilip oy kullanmaları hususu yukarıda belirtildiği gibi genel kurulca oylanmış ve reddedilmiştir.
- Başkanlık oylamasında 115 üyenin 61 oyunu alarak seçimi kazanmış bulunuyorum. 54 oyu ise rakibim almıştır. 7 oy farkla kazanmış olduğumuz üyelik seçiminde 24 üyemiz ise başkanlık seçimi için Genel Kurul Toplantı’sına iştirak edemedikleri için oy kullanamamışlardır. Böyle demokratik bir ortamda gerçekleşen seçim sonucunda derneğimize yönelik karalama politikası hiçbir şekilde kabul edilemez.
FACEBOOK YORUMLAR