NEMA YANDAŞ'A, FATURA VATANDAŞA!
MHP Trabzon Milletvekili Sayın Koray Aydın’ın “Döviz kurunun yükselmesi ve Dolar Lobisi” konulu basın açıklaması; SORUMSUZ AÇIKLAMALARIN NEMASI YANDAŞA; FATURASI VATANDAŞA ÇIKIYOR Türkiy
08 Mart 2015 - 19:37
MHP Trabzon Milletvekili Sayın Koray Aydın’ın “Döviz kurunun yükselmesi ve Dolar Lobisi” konulu basın açıklaması;
SORUMSUZ AÇIKLAMALARIN NEMASI YANDAŞA; FATURASI VATANDAŞA ÇIKIYOR
Türkiye Cumhuriyeti devleti, sorumsuz açıklamalar yüzünden göz göre ekonomik krize sürüklenmekte, dolar ve dövizdeki kur artışı bir türlü kontrol altına alınamamaktadır.
Kur artışının birçok sebebi olmakla birlikte, birçok konuda olduğu gibi ekonomi yönetiminde de sorumluluğu bulunmayan Sayın Cumhurbaşkanı’nın Merkez Bankası Başkanı’nı faiz politikası üzerinden eleştirmesi, bardağı taşıran son damla olmuştur.
Anayasada yazılı görevlerin virgülüne dokunulmadığı halde, sırf seçilme şekline bağlı olarak durumdan vazife çıkaran Sayın Cumhurbaşkanı; görevi, yetkisi ve sorumluluğu olmadığı konularda yaptığı açıklamalarla ülkeye zarar vermektedir.
Sorumsuz açıklamaların neması yandaşa, faturası ise geçim derdine düşen vatandaşa çıkmaktadır.
“DOLAR LOBİSİ” KİME HİZMET EDİYOR; BU MİLLET İYİ BİLİYOR
“Faiz Lobisi” diye diye dolarlarına dolar katanlar, bir taraftan “Faiz Lobisi”ne dolaylı destek verirken, bir taraftan da kendileri bir “Dolar Lobisi” kurmuşlardır.
“Dolar Lobisi”nin kime hizmet ettiğini, milletimiz gayet iyi bilmektedir.
Dolar artışından nemalananlar, sabaha kadar kamyon kamyon taşıdıkları halde, evlerindeki Milyar dolarları bir türlü sıfırlayamayanlardır.
Dolar artışından nemalananlar, evlerinde sıra sıra para kasaları olanlar ve kasalarının içi dolarla dolup taşanlardır.
Dolar artışından nemalananlar, ayakkabı kutularında, çikolata kutularında, elbise kılıflarında dolar istifleyenlerdir.
Dolar artışından nemalananlar, kurdukları haram havuzlarını dolarlarla dolduranlar, yer altı ve yerüstü zenginliklerimizi ve hazineyi yağmalayanlar ve bu yağmadan pay alanlardır.
DOLARIN YÜKSELMESİ, HER ŞEYE YANSIMAKTA, OLAN VATANDAŞA OLMAKTADIR
Dolardaki değer artışı, iğneden ipliğe her kaleme yansımakta, zaten çoğu dolara bağlı olan benzine, doğalgaza, ara mallarına, ulaşıma zam üstüne zam yapılmakta, olan geçim derdine vatandaşa olmaktadır.
Türkiye Cumhurbaşkanının sorumsuz açıklamaları yüzünden, petrol fiyatlarındaki düşüşten yararlanamamış; ucuzlaması gereken, benzin, doğalgaz ve ulaşım fiyatları tam tersine artmaktadır.
Sadece nakliye ücretlerinin artması demek, her türlü mal ve hizmetin zamlanması demektir.
Dünyada ham petrolün varil fiyatı 115 dolarlardan 60 dolarlara gerilemiş, ancak Dolar Lobisi yüzünden benzin ve akaryakıt bir türlü ucuzlamamıştır.
İSTİKRARI BOZANLAR, ÜLKE KAYBEDERKEN KAZANANLARDIR
Şurası açık seçik ortaya çıkmıştır ki, Dolar Lobisi, Faiz Lobisi’nin ikiz kardeşidir ve sahnelenen oyun “Cambaza Bak” piyesidir.
Bu piyesin senaryosunu yazıp oynayanlar ve sorumsuz açıklamalarıyla istikrarı bozanlar, ülke kaybederken kazananlardır.
Son 15 günde 1 Milyar Doları olanın, 100 Milyon dolardan fazla para kazandığı dikkate alınırsa; dolar zenginleri bayram etmiş, Türkiye ise kaybetmiştir.
İSTİKRARSIZLIĞIN KAYNAĞI HALİNE GELEN İKTİDARI SANDIKTA UYARMAK; MİLLİ BİR VAZİFEDİR
Dolar kurundaki artışının Türkiye’ye getirdiği yük, 100 Milyar TL’yi aşmıştır.
Ülkeye bu kadar büyük zarar verenlerin, istikrardan dem vurmaları abesle iştigaldir.
Öyle bir ülke düşününüz, Ekonomi Bakanı “Piyasa dengesini bulacaktır, dokunmamak lazım” diyor, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı “dolar kurundaki artış, kamuyu ve hane halkını etkilemiyor” diyor, Başbakan’ın ne dediği belli değil, kendi Bakanına ve bürokratına sahip çıkamıyor, kendini ekonomi dehası sanan Cumhurbaşkanı her demeciyle piyasayı alt-üst ediyor. Böyle bir ülkede, siyasi ve ekonomik istikrarın sağlanması mümkün değildir.
Üstüne elzem olmayan her şeye karışan, görevi başındaki bürokratı, balkondaki vatandaşı, haber peşindeki muhabiri ve gerçek ismi belirsiz sosyal medya kullanıcısını muhatap alıp laf yetiştiren bir Cumhurbaşkanı ve ona gıkını çıkaramayan bir hükümet; siyasi ve ekonomik istikrarın önündeki en büyük engeldir.
İhracatı, ithal ara mallarına bağımlı hale gelen; cari açığı alarm veren; işsizliğe, yoksulluğa, yatırımsızlığa yıllardır çare üretemeyen; ama sanki ekonomiyi başka bir hükümet idare ediyormuşçasına kendi aralarında saltanat kavgası yapan AKP İktidarı, Türkiye’de siyasi ve ekonomik istikrarsızlığın kaynağı haline gelmiştir.
MHP EMANETE SAHİP ÇIKACAK, ÜLKE KAYBEDERKEN KAZANANLARDAN HESAP SORACAKTIR
Yıllar yılı, tek başına iktidar olmanın avantajını ülke menfaatine değil de, kendi ikbal ve menfaatleri lehinde kullanan, milyonlar geçim derdindeyken saltanat kavgası veren AKP iktidarını, 7 Haziran’da sandıkta uyarmak; artık milli bir vazife haline gelmiştir.
Türk milleti 7 Haziran’da kendi şahsi ve parti çıkarları için kriz çıkaranları ve o krizden nemalananları gönderecek, ülke çıkarları söz konusu olduğunda her türlü fedakârlığı yapan MHP’ye imkân ve fırsat verecektir.
Türk milletinin varlığını, birliğini, bütünlüğünü, kalkınmasını ve gelişmesini kendi varlık sebebi gören MHP ve Ülkücü Hareket, emanete sahip çıkacak, ülke kaybederken kazananlardan hesap soracaktır.
SORUMSUZ AÇIKLAMALARIN NEMASI YANDAŞA; FATURASI VATANDAŞA ÇIKIYOR
Türkiye Cumhuriyeti devleti, sorumsuz açıklamalar yüzünden göz göre ekonomik krize sürüklenmekte, dolar ve dövizdeki kur artışı bir türlü kontrol altına alınamamaktadır.
Kur artışının birçok sebebi olmakla birlikte, birçok konuda olduğu gibi ekonomi yönetiminde de sorumluluğu bulunmayan Sayın Cumhurbaşkanı’nın Merkez Bankası Başkanı’nı faiz politikası üzerinden eleştirmesi, bardağı taşıran son damla olmuştur.
Anayasada yazılı görevlerin virgülüne dokunulmadığı halde, sırf seçilme şekline bağlı olarak durumdan vazife çıkaran Sayın Cumhurbaşkanı; görevi, yetkisi ve sorumluluğu olmadığı konularda yaptığı açıklamalarla ülkeye zarar vermektedir.
Sorumsuz açıklamaların neması yandaşa, faturası ise geçim derdine düşen vatandaşa çıkmaktadır.
“DOLAR LOBİSİ” KİME HİZMET EDİYOR; BU MİLLET İYİ BİLİYOR
“Faiz Lobisi” diye diye dolarlarına dolar katanlar, bir taraftan “Faiz Lobisi”ne dolaylı destek verirken, bir taraftan da kendileri bir “Dolar Lobisi” kurmuşlardır.
“Dolar Lobisi”nin kime hizmet ettiğini, milletimiz gayet iyi bilmektedir.
Dolar artışından nemalananlar, sabaha kadar kamyon kamyon taşıdıkları halde, evlerindeki Milyar dolarları bir türlü sıfırlayamayanlardır.
Dolar artışından nemalananlar, evlerinde sıra sıra para kasaları olanlar ve kasalarının içi dolarla dolup taşanlardır.
Dolar artışından nemalananlar, ayakkabı kutularında, çikolata kutularında, elbise kılıflarında dolar istifleyenlerdir.
Dolar artışından nemalananlar, kurdukları haram havuzlarını dolarlarla dolduranlar, yer altı ve yerüstü zenginliklerimizi ve hazineyi yağmalayanlar ve bu yağmadan pay alanlardır.
DOLARIN YÜKSELMESİ, HER ŞEYE YANSIMAKTA, OLAN VATANDAŞA OLMAKTADIR
Dolardaki değer artışı, iğneden ipliğe her kaleme yansımakta, zaten çoğu dolara bağlı olan benzine, doğalgaza, ara mallarına, ulaşıma zam üstüne zam yapılmakta, olan geçim derdine vatandaşa olmaktadır.
Türkiye Cumhurbaşkanının sorumsuz açıklamaları yüzünden, petrol fiyatlarındaki düşüşten yararlanamamış; ucuzlaması gereken, benzin, doğalgaz ve ulaşım fiyatları tam tersine artmaktadır.
Sadece nakliye ücretlerinin artması demek, her türlü mal ve hizmetin zamlanması demektir.
Dünyada ham petrolün varil fiyatı 115 dolarlardan 60 dolarlara gerilemiş, ancak Dolar Lobisi yüzünden benzin ve akaryakıt bir türlü ucuzlamamıştır.
İSTİKRARI BOZANLAR, ÜLKE KAYBEDERKEN KAZANANLARDIR
Şurası açık seçik ortaya çıkmıştır ki, Dolar Lobisi, Faiz Lobisi’nin ikiz kardeşidir ve sahnelenen oyun “Cambaza Bak” piyesidir.
Bu piyesin senaryosunu yazıp oynayanlar ve sorumsuz açıklamalarıyla istikrarı bozanlar, ülke kaybederken kazananlardır.
Son 15 günde 1 Milyar Doları olanın, 100 Milyon dolardan fazla para kazandığı dikkate alınırsa; dolar zenginleri bayram etmiş, Türkiye ise kaybetmiştir.
İSTİKRARSIZLIĞIN KAYNAĞI HALİNE GELEN İKTİDARI SANDIKTA UYARMAK; MİLLİ BİR VAZİFEDİR
Dolar kurundaki artışının Türkiye’ye getirdiği yük, 100 Milyar TL’yi aşmıştır.
Ülkeye bu kadar büyük zarar verenlerin, istikrardan dem vurmaları abesle iştigaldir.
Öyle bir ülke düşününüz, Ekonomi Bakanı “Piyasa dengesini bulacaktır, dokunmamak lazım” diyor, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı “dolar kurundaki artış, kamuyu ve hane halkını etkilemiyor” diyor, Başbakan’ın ne dediği belli değil, kendi Bakanına ve bürokratına sahip çıkamıyor, kendini ekonomi dehası sanan Cumhurbaşkanı her demeciyle piyasayı alt-üst ediyor. Böyle bir ülkede, siyasi ve ekonomik istikrarın sağlanması mümkün değildir.
Üstüne elzem olmayan her şeye karışan, görevi başındaki bürokratı, balkondaki vatandaşı, haber peşindeki muhabiri ve gerçek ismi belirsiz sosyal medya kullanıcısını muhatap alıp laf yetiştiren bir Cumhurbaşkanı ve ona gıkını çıkaramayan bir hükümet; siyasi ve ekonomik istikrarın önündeki en büyük engeldir.
İhracatı, ithal ara mallarına bağımlı hale gelen; cari açığı alarm veren; işsizliğe, yoksulluğa, yatırımsızlığa yıllardır çare üretemeyen; ama sanki ekonomiyi başka bir hükümet idare ediyormuşçasına kendi aralarında saltanat kavgası yapan AKP İktidarı, Türkiye’de siyasi ve ekonomik istikrarsızlığın kaynağı haline gelmiştir.
MHP EMANETE SAHİP ÇIKACAK, ÜLKE KAYBEDERKEN KAZANANLARDAN HESAP SORACAKTIR
Yıllar yılı, tek başına iktidar olmanın avantajını ülke menfaatine değil de, kendi ikbal ve menfaatleri lehinde kullanan, milyonlar geçim derdindeyken saltanat kavgası veren AKP iktidarını, 7 Haziran’da sandıkta uyarmak; artık milli bir vazife haline gelmiştir.
Türk milleti 7 Haziran’da kendi şahsi ve parti çıkarları için kriz çıkaranları ve o krizden nemalananları gönderecek, ülke çıkarları söz konusu olduğunda her türlü fedakârlığı yapan MHP’ye imkân ve fırsat verecektir.
Türk milletinin varlığını, birliğini, bütünlüğünü, kalkınmasını ve gelişmesini kendi varlık sebebi gören MHP ve Ülkücü Hareket, emanete sahip çıkacak, ülke kaybederken kazananlardan hesap soracaktır.
FACEBOOK YORUMLAR