NEREYE BAKIYORUZ…
NEREYE BAKIYORUZ… İnsanız; zaaflarımız, sıkıntılarımız, kusurlarımız ve günahlarımız var
07 Kasım 2014 - 01:59
NEREYE BAKIYORUZ…
İnsanız; zaaflarımız, sıkıntılarımız, kusurlarımız ve günahlarımız var. Beşeriz; bir takım acizliklerimiz, arzularımız, beklentilerimiz, hesaplarımız var. Müslümanız; İtikadımız, Kur’anımız, Peygamberimiz ve dinimiz var. Tarihi bir milletiz; geçmişimiz, övünülecek tarihimiz, ceddimizin yaptıkları var.
Ümmet olarak çok güçlü kaynaklara, millet olarak çok köklü bir geçmişe sahibiz. Ümmeti oluşturan değerlere bakarak yaşamak Müslümanı selamet istasyonuna çıkarır. Milletimizi oluşturan tarihi geçmişe bakarak yaşamak o toplumları başarıya ve sulha kavuşturur. Milletimizi oluşturan değerlerin kaynağı aynı zamanda ümmetin de değerleridir. Tarihi ve dini damarları çok güçlü olan bir milletiz. Böylesine değerleri güçlü olan bir ümmetin ve milletin değersizleşmesi izah edilemez.
Değerlerden beslenmesi gereken insanların, sahip olduğu değerlere söverek prim arama peşine koşması anlaşılamaz. Ucuz kahramanlıklar, basit davranışlar, seviyesiz hareketler, kalitesiz sözler, kişiyi kimliksiz ve kişiliksiz yapar. İnsanların tutum ve davranışları, söz ve eylemleri kalibrelerinin yansımasıdır. İşi ve davranışı kişinin aynasıdır. Beraber oldukları ve arkadaşları, dost ve yandaşları kişinin kim olduğunun göstergesidir.
Fıtratları gereği; kurtlar düşmanı oldukları kuzulara, tilkiler tavuklara, kediler farelere dua ederlerken, hayvan ve canlılar birbirlerine barış ve selamet dileğinde bulunurlarken, insanlar değerlerine bakmadan üstelik de ümmetin ve milletin değerli olan günlerin de bile birbirlerini boğazlamaktadır. Maalesef Müslümanlar da çok üzücüdür ki, inançları adına birbirlerinin kanını içmekte boğazını sıkmaktadır.
Allah c.c. doğru ve güzel iş yapan doğru ve güzel insanları her zaman sever ve korur Yanlışlar bilinerek veya bilinmeyerek bir defa işlendiğinde kusurdur ve Allah onları affeder, örter, Peygamberi müjde böyledir. Ama kusurlar devam ederse suça, suçlar devam ederse isyana dönüşür. Allah c.c. asileri sevmez, gizli yerlerde yaptıkları günahları bile afişe ederek onlara acziyetlerini hatırlatır. Bu bir intikam değil, kanaatimizce ilahi bir tedbir, bir nebzecik de olsa imanın gereği olarak koruma hikmetidir.
İmanı olan insanların haremini görmeyip haramların peşinde koşması değersizliktir. Kur’anı olan bir Müslümanın rahmanı bırakıp şeytanla dost olması asiliktir. Peygamberi olan bir ümmetin, sahte Peygamberlerin peşinde koşması nankörlüktür. Sahip olduğu emaneti, kendi lehine sermayeye dönüştürmek ihanettir.
Müslüman olarak nereye bakarak hizaya gelmeliyiz. Hangi safta yer almalı, safımızı neye göre düzenlemeliyiz. Baktığımız yerin, inandığımız değerlerle örtüşüp örtüşmediğini araştırmalıyız. Ne istediğimizi ve niçin istediğimizi bilmeliyiz. Karşılaştığımız bütün olaylardan ve sorunlardan ders alacak sonuçlar çıkarmalıyız.
Müslümanlar olarak Kur’ana ve Sünnete bakarak yaşamalıyız. Millet olarak değerlerimizi hayata yansıtmalıyız. Ümmeti oluşturan değerlerin milletimizin genlerinde var olduğunu bilerek bir arada buluşup dirlik düzenini kurmalıyız. Hayata ve gelece bakarken Rabbımızı görmeliyiz. Biz Onu göremesek bile, Onun bizi gördüğünü unutmamalıyız.
İnsanız; zaaflarımız, sıkıntılarımız, kusurlarımız ve günahlarımız var. Beşeriz; bir takım acizliklerimiz, arzularımız, beklentilerimiz, hesaplarımız var. Müslümanız; İtikadımız, Kur’anımız, Peygamberimiz ve dinimiz var. Tarihi bir milletiz; geçmişimiz, övünülecek tarihimiz, ceddimizin yaptıkları var.
Ümmet olarak çok güçlü kaynaklara, millet olarak çok köklü bir geçmişe sahibiz. Ümmeti oluşturan değerlere bakarak yaşamak Müslümanı selamet istasyonuna çıkarır. Milletimizi oluşturan tarihi geçmişe bakarak yaşamak o toplumları başarıya ve sulha kavuşturur. Milletimizi oluşturan değerlerin kaynağı aynı zamanda ümmetin de değerleridir. Tarihi ve dini damarları çok güçlü olan bir milletiz. Böylesine değerleri güçlü olan bir ümmetin ve milletin değersizleşmesi izah edilemez.
Değerlerden beslenmesi gereken insanların, sahip olduğu değerlere söverek prim arama peşine koşması anlaşılamaz. Ucuz kahramanlıklar, basit davranışlar, seviyesiz hareketler, kalitesiz sözler, kişiyi kimliksiz ve kişiliksiz yapar. İnsanların tutum ve davranışları, söz ve eylemleri kalibrelerinin yansımasıdır. İşi ve davranışı kişinin aynasıdır. Beraber oldukları ve arkadaşları, dost ve yandaşları kişinin kim olduğunun göstergesidir.
Fıtratları gereği; kurtlar düşmanı oldukları kuzulara, tilkiler tavuklara, kediler farelere dua ederlerken, hayvan ve canlılar birbirlerine barış ve selamet dileğinde bulunurlarken, insanlar değerlerine bakmadan üstelik de ümmetin ve milletin değerli olan günlerin de bile birbirlerini boğazlamaktadır. Maalesef Müslümanlar da çok üzücüdür ki, inançları adına birbirlerinin kanını içmekte boğazını sıkmaktadır.
Allah c.c. doğru ve güzel iş yapan doğru ve güzel insanları her zaman sever ve korur Yanlışlar bilinerek veya bilinmeyerek bir defa işlendiğinde kusurdur ve Allah onları affeder, örter, Peygamberi müjde böyledir. Ama kusurlar devam ederse suça, suçlar devam ederse isyana dönüşür. Allah c.c. asileri sevmez, gizli yerlerde yaptıkları günahları bile afişe ederek onlara acziyetlerini hatırlatır. Bu bir intikam değil, kanaatimizce ilahi bir tedbir, bir nebzecik de olsa imanın gereği olarak koruma hikmetidir.
İmanı olan insanların haremini görmeyip haramların peşinde koşması değersizliktir. Kur’anı olan bir Müslümanın rahmanı bırakıp şeytanla dost olması asiliktir. Peygamberi olan bir ümmetin, sahte Peygamberlerin peşinde koşması nankörlüktür. Sahip olduğu emaneti, kendi lehine sermayeye dönüştürmek ihanettir.
Müslüman olarak nereye bakarak hizaya gelmeliyiz. Hangi safta yer almalı, safımızı neye göre düzenlemeliyiz. Baktığımız yerin, inandığımız değerlerle örtüşüp örtüşmediğini araştırmalıyız. Ne istediğimizi ve niçin istediğimizi bilmeliyiz. Karşılaştığımız bütün olaylardan ve sorunlardan ders alacak sonuçlar çıkarmalıyız.
Müslümanlar olarak Kur’ana ve Sünnete bakarak yaşamalıyız. Millet olarak değerlerimizi hayata yansıtmalıyız. Ümmeti oluşturan değerlerin milletimizin genlerinde var olduğunu bilerek bir arada buluşup dirlik düzenini kurmalıyız. Hayata ve gelece bakarken Rabbımızı görmeliyiz. Biz Onu göremesek bile, Onun bizi gördüğünü unutmamalıyız.
FACEBOOK YORUMLAR