OKULLARIMIZ İMAM HATİPLEŞMEYECEK!
CHP Samsun İl Başkanı Av
14 Haziran 2016 - 17:30
CHP Samsun İl Başkanı Av. Tufan Akcagöz Okulların İmam Hatipleşmesine ve eğitim sisteminin gericileştirilmesine izin vermeyeceğiz.
AKP İktidara geldiği 2002 yılından beri sistemli biçimde eğitim sistemini değiştirmeye çalışmaktadır.
İktidarı boyunca kendi inanç ölçülerini eğitim sisteminin merkezine yerleştirmiştir. İktidara geldiklerinin ilk yıllarında gizli amaç, bütün çocukların İmam hatip liselerine yönlendirilmesi idi. Geldiğimiz süreçte bugün ise İHH’nin Yetim Dayanışma Gecesi’nde konuşan AKP’li İbrahim Karaosmanoğlu “Tüm okullarımız imam hatip gibi, kuran kursu gibi oluyor işte” demek suretiyle bir kere daha bu amacı doğrulamıştır.
AKP'li Muğla milletvekili Ali Boğa ise, "Şu anda bir şans geçti elimize. Bütün okulları İmam Hatip Okulu yapma şansını elde etmiş durumdayız. 4+4+4'ten sonra Kuran-ı Kerim ve peygamberimizin hayatının seçmeli ders olmasından sonra bu şansımız var" demek suretiyle, yine eğitim sistemiyle hangi amaçlar doğrultusunda uğraştıklarını ortaya koymuştur. Aslında ana hedef Tayyip Erdoğan’ın, bundan 20 yıl kadar önce, "Bütün okulları imam hatip yapacağız" şeklinde gösterdiği yoldur. Eğitim sistemi üzerinde oynanan oyunlar sonucunda, tüm okulların neredeyse imam hatip liselerine dönüştüğü bir gerçek olarak karşımızda durmaktadır. Her yıl sisteme bir farklı halka eklenmekte, müfredat sürekli değişmektedir. Bütün bu yapılanlar sonucunda, bilimsel, laik, demokratik eğitimden uzaklaşılıp, AKP’nin siyasal anlayışına uygun eğitim modeli getirilmek istenmektedir.
AKP iktidarının eğitim politikası hedefinin insan yetiştirmek değil, yetişecek olan insanlar üzerinde mutlak bir kontrol sağlamak olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır. Eğitim sistemi üzerindeki bu dejenerasyonun amacı eğitimde imam/hatip dayatması ile birlikte Cumhuriyetin temel değerlerinin yok edilmesidir. Bu proje, Cumhuriyetle hesaplaşmaya dönük bir fırsat olarak kullanılmıştır. Eğitime yönelik ideolojik kuşatma suretiyle de laik eğitimin inanç eğitimiyle yer değiştirmesi sağlanılmaktadır.
Cumhuriyet döneminde ilkeselleştirilen “öğretim birliği” en azından eğitim sistemi içerisinde ülkenin çocuklarına eşit imkânların sunulması ve fırsat eşitliği açısından da can alıcı önemdeydi. Bugün ise gelir durumu iyi ailelerin çocukları ile alt gelir gruplarına indikçe yoksullaşan ailelerin çocuklarının aldıkları eğitim, hem kalite ve hem de gelecek planlaması açısından büyük uçurumlar barındırmaktadır. Sistemli biçimde, eğitim paralı hale getirilmekte ve özel öğretim teşvik edilmektedir. Toplum, özel okullara gidenler ve devlet okullarına gidenler diye ayrılma noktasına gelmiştir. Bu ayrışma yalnızca okullarda değil, öğrencilerin ve anne-babaların zihninde de gerçekleşmektedir. Böylece devlet okulları hem parası olan ve hem de başarılı olan öğrencilerden arındırılmaktadır. AKP eğitimdeki fırsat eşitsizliğini gidereceği yerde eğitimin milli, bilimsel, karma uygulamalı ve laik yönlerini hayata geçireceği yerde yıllar boyunca uyguladığı eğitim stratejisi ile Milli Eğitim Bakanlığı ve alt birimlerince ilk ve ortaöğretimde İmam Hatipler lehine yürütülen ayrıştırıcı, ülkemizin bugünü ve geleceğini yakından ilgilendiren inanç odaklı, bölücü, öteki okul ve öğrencilerimizi rencide edici, çağdışı bir eğitim anlayışı ortaya koymaktadır. İktidar bu sürece hazırlanarak gelmiş ve kendine arka bahçeler yaratma hevesinden hız kesmemiştir. AKP iktidarının eğitim politikaları tarihsel bir hesaplaşmanın; Cumhuriyet’in kazanımlarını yok etme izlerini taşımaktadır. AKP'lilerin Türkiye'sinde halk çocukları zorunlu olarak İmam Hatiplerde okuyacak ama AKP'li kurmayların aileleri, eğitimlerini özel okullarda görecektir. Siyasal iktidar eğitimi bir taraftan piyasalaştırmakta ve bir taraftan da inanç eğitimi yoluyla kitleleri kontrol altına almaya çalışmaktadır. Her iki girişim de toplumda yarılmalara neden olmakta ve bu yine eğitim yoluyla kamufle edilmek istenmektedir.
Son dönem eğitim politikalarının hedefinin insan yetiştirmek değil, yetişecek olan insanlar üzerinde mutlak bir kontrol sağlamak olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır. Geçtiğimiz günlerde Samsun'un en merkezi yerindeki okullarından biri olan 23 Nisan Ortaokulu'nun bir bölümünün imam hatip sınıfına ayrılacağı ve Okul Aile Birliği'nin tesadüfen öğrendiği bu planla ilgili İlkadım İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü uygulamanın geçici olduğunu söyleyerek aileleri rahatlatmaya çalışması basına yansımıştır. Aslında bu durum Milli Eğitim'in Samsun merkezindeki okulları imam hatipleştirme planını ortaya çıkarmaktadır. 23 Nisan Ortaokulu Samsun'da tarihi okulların yer aldığı iki noktadan birinde bulunuyor. Bunlardan biri Lise Caddesi, diğeri ise 23 Nisan Ortaokulu'nun da bulunduğu İstiklal Caddesi. Milli Eğitim'in bu noktalarda imam hatipleştirme başlatmak istediği biliniyordu. Bu durum AKP genel eğitim politikasının uygulamalarından farklı değildir. AKP sistemli biçimde eğitim sistemini değiştirmeye çalışmaktadır. Burada esas amaç Cumhuriyete, Atatürk ilke ve devrimlerine bağlı, bilimsel, laik, çağdaş eğitime aykırı ve fırsat eşitliğini yok etme; kısaca eğitimin siyasallaştırılmasıdır.
CHP Samsun il başkanlığı, öğrencilerimizin çağdaş eğitim hakkını ve kendini geliştirme özgürlüğünü yok eden tek taraflı, dayatmacı, bilime aykırı, fırsat eşitliğini yok eden eğitim politikalarının karşısındadır. Samsun merkezinde okulların imam hatipleştirilmesi sürecinin takipçisi olacağız. 23 Nisan İlköğretim Okulu velilerinin ve öğretmenlerinin kent merkezinde genel bir imam hatipleştirmenin başlangıcı olarak gördükleri bu durumun karşısındayız ve Cumhuriyet Halk Partisi olarak konunun yakından takipçisi olacağız.
AKP İktidara geldiği 2002 yılından beri sistemli biçimde eğitim sistemini değiştirmeye çalışmaktadır.
İktidarı boyunca kendi inanç ölçülerini eğitim sisteminin merkezine yerleştirmiştir. İktidara geldiklerinin ilk yıllarında gizli amaç, bütün çocukların İmam hatip liselerine yönlendirilmesi idi. Geldiğimiz süreçte bugün ise İHH’nin Yetim Dayanışma Gecesi’nde konuşan AKP’li İbrahim Karaosmanoğlu “Tüm okullarımız imam hatip gibi, kuran kursu gibi oluyor işte” demek suretiyle bir kere daha bu amacı doğrulamıştır.
AKP'li Muğla milletvekili Ali Boğa ise, "Şu anda bir şans geçti elimize. Bütün okulları İmam Hatip Okulu yapma şansını elde etmiş durumdayız. 4+4+4'ten sonra Kuran-ı Kerim ve peygamberimizin hayatının seçmeli ders olmasından sonra bu şansımız var" demek suretiyle, yine eğitim sistemiyle hangi amaçlar doğrultusunda uğraştıklarını ortaya koymuştur. Aslında ana hedef Tayyip Erdoğan’ın, bundan 20 yıl kadar önce, "Bütün okulları imam hatip yapacağız" şeklinde gösterdiği yoldur. Eğitim sistemi üzerinde oynanan oyunlar sonucunda, tüm okulların neredeyse imam hatip liselerine dönüştüğü bir gerçek olarak karşımızda durmaktadır. Her yıl sisteme bir farklı halka eklenmekte, müfredat sürekli değişmektedir. Bütün bu yapılanlar sonucunda, bilimsel, laik, demokratik eğitimden uzaklaşılıp, AKP’nin siyasal anlayışına uygun eğitim modeli getirilmek istenmektedir.
AKP iktidarının eğitim politikası hedefinin insan yetiştirmek değil, yetişecek olan insanlar üzerinde mutlak bir kontrol sağlamak olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır. Eğitim sistemi üzerindeki bu dejenerasyonun amacı eğitimde imam/hatip dayatması ile birlikte Cumhuriyetin temel değerlerinin yok edilmesidir. Bu proje, Cumhuriyetle hesaplaşmaya dönük bir fırsat olarak kullanılmıştır. Eğitime yönelik ideolojik kuşatma suretiyle de laik eğitimin inanç eğitimiyle yer değiştirmesi sağlanılmaktadır.
Cumhuriyet döneminde ilkeselleştirilen “öğretim birliği” en azından eğitim sistemi içerisinde ülkenin çocuklarına eşit imkânların sunulması ve fırsat eşitliği açısından da can alıcı önemdeydi. Bugün ise gelir durumu iyi ailelerin çocukları ile alt gelir gruplarına indikçe yoksullaşan ailelerin çocuklarının aldıkları eğitim, hem kalite ve hem de gelecek planlaması açısından büyük uçurumlar barındırmaktadır. Sistemli biçimde, eğitim paralı hale getirilmekte ve özel öğretim teşvik edilmektedir. Toplum, özel okullara gidenler ve devlet okullarına gidenler diye ayrılma noktasına gelmiştir. Bu ayrışma yalnızca okullarda değil, öğrencilerin ve anne-babaların zihninde de gerçekleşmektedir. Böylece devlet okulları hem parası olan ve hem de başarılı olan öğrencilerden arındırılmaktadır. AKP eğitimdeki fırsat eşitsizliğini gidereceği yerde eğitimin milli, bilimsel, karma uygulamalı ve laik yönlerini hayata geçireceği yerde yıllar boyunca uyguladığı eğitim stratejisi ile Milli Eğitim Bakanlığı ve alt birimlerince ilk ve ortaöğretimde İmam Hatipler lehine yürütülen ayrıştırıcı, ülkemizin bugünü ve geleceğini yakından ilgilendiren inanç odaklı, bölücü, öteki okul ve öğrencilerimizi rencide edici, çağdışı bir eğitim anlayışı ortaya koymaktadır. İktidar bu sürece hazırlanarak gelmiş ve kendine arka bahçeler yaratma hevesinden hız kesmemiştir. AKP iktidarının eğitim politikaları tarihsel bir hesaplaşmanın; Cumhuriyet’in kazanımlarını yok etme izlerini taşımaktadır. AKP'lilerin Türkiye'sinde halk çocukları zorunlu olarak İmam Hatiplerde okuyacak ama AKP'li kurmayların aileleri, eğitimlerini özel okullarda görecektir. Siyasal iktidar eğitimi bir taraftan piyasalaştırmakta ve bir taraftan da inanç eğitimi yoluyla kitleleri kontrol altına almaya çalışmaktadır. Her iki girişim de toplumda yarılmalara neden olmakta ve bu yine eğitim yoluyla kamufle edilmek istenmektedir.
Son dönem eğitim politikalarının hedefinin insan yetiştirmek değil, yetişecek olan insanlar üzerinde mutlak bir kontrol sağlamak olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır. Geçtiğimiz günlerde Samsun'un en merkezi yerindeki okullarından biri olan 23 Nisan Ortaokulu'nun bir bölümünün imam hatip sınıfına ayrılacağı ve Okul Aile Birliği'nin tesadüfen öğrendiği bu planla ilgili İlkadım İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü uygulamanın geçici olduğunu söyleyerek aileleri rahatlatmaya çalışması basına yansımıştır. Aslında bu durum Milli Eğitim'in Samsun merkezindeki okulları imam hatipleştirme planını ortaya çıkarmaktadır. 23 Nisan Ortaokulu Samsun'da tarihi okulların yer aldığı iki noktadan birinde bulunuyor. Bunlardan biri Lise Caddesi, diğeri ise 23 Nisan Ortaokulu'nun da bulunduğu İstiklal Caddesi. Milli Eğitim'in bu noktalarda imam hatipleştirme başlatmak istediği biliniyordu. Bu durum AKP genel eğitim politikasının uygulamalarından farklı değildir. AKP sistemli biçimde eğitim sistemini değiştirmeye çalışmaktadır. Burada esas amaç Cumhuriyete, Atatürk ilke ve devrimlerine bağlı, bilimsel, laik, çağdaş eğitime aykırı ve fırsat eşitliğini yok etme; kısaca eğitimin siyasallaştırılmasıdır.
CHP Samsun il başkanlığı, öğrencilerimizin çağdaş eğitim hakkını ve kendini geliştirme özgürlüğünü yok eden tek taraflı, dayatmacı, bilime aykırı, fırsat eşitliğini yok eden eğitim politikalarının karşısındadır. Samsun merkezinde okulların imam hatipleştirilmesi sürecinin takipçisi olacağız. 23 Nisan İlköğretim Okulu velilerinin ve öğretmenlerinin kent merkezinde genel bir imam hatipleştirmenin başlangıcı olarak gördükleri bu durumun karşısındayız ve Cumhuriyet Halk Partisi olarak konunun yakından takipçisi olacağız.
FACEBOOK YORUMLAR