OMÜ'LÜ ASENALARDAN KADIN HAKLARI AÇIKLAMASI
19 Mayıs Üniversitesinde eğitim gören ülkücü bayanlar, 5 aralık Kadın hakları günü dolayısıyla basın açıklaması yaptılar
05 Aralık 2017 - 13:07
19 Mayıs Üniversitesinde eğitim gören ülkücü bayanlar, 5 aralık Kadın hakları günü dolayısıyla basın açıklaması yaptılar. OMÜ Yaşam merkezi önünde yapılan basın açıklamasına çok sayıda katılım oldu.
Kadınların tarih boyunca Türk toplumunda önemli bir yeri olduğunu vurgulayan 19 Mayıs Üniversitesi Bayan Birim Başkanı Umay Hira Bozkurt, "Kadim Türk Tarihinde kadınların toplumda ve devlet yapısındaki önemi bir çok çağdaş devletlere göre oldukça öndedir. Avrupa'da kadınlar büyücülük safsatası ile diri diri yakılırken veya Araplar yeni doğmuş kız çocuklarını diri diri gömerlerken Türk toplumlarında kadınlar erkekler ile bir eğitim görmüş, çağının ilerisinde haklara sahip olagelmişlerdir. Tarih bizlere göstermiştir ki kadınların toplumdan soyutlanması ile birlikte devletler de kültürel olarak ve ardında fiilen çöküşe uğramışlardır. Türk dünyasındaki bu soyutlanmayı durdurup Türk kadınına hak ettiği değeri geri veren Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün de dediği gibi "Toplumun başarısızlığının asıl sebebi kadınlara karşı olan bilgisizliktir. Bir toplumun bir organı faaliyetteyken diğer bir organı işlemez ise o toplum felç olur. Türk kadını Tomris Han olup ülke yönetirken Nene Hatun olup cepheye mermi taşırken bir yandan da Türk töresini Türk kültürünü nesline nakşederek Mustafa Kemaller, Alparslan Türkeşler, Aziz Sancarlar yetiştirmiştir" dedi.
Türk kadının geçmişte bir çok toplumdan önce sosyal haklar aldığına dikkat çeken Bozkurt, "Dünyaya bakıldığında ise medeni gibi görünen ülkelerden Fransa'da 1944, İtalya'da 1945, Yunanistan'da 1952, İsviçre'de 1971de kadınlara seçme ve seçilme hakkı verilmiş olmasına karşın Türkiye'de Mustafa Kemal Atatürk tarafından 1934 yılında kadınlara seçme ve seçilme hakkı verilmiştir. Maalesef ki günümüzde kadın denildiğinde akla Nene Hatun, Sabiha Gökçen, Halide Edip Adıvar'dan ziyade tecavüz, şiddet, istismar, terör mağduru Neşe Altenler, Özgecanlar, Seraplar gelmektedir. Bir tarafta küçük yaşta kız çocukları evlendirilirken bir tarafta her iki kadından biri şiddet görmektedir. Türk kadınının bir kurban olarak değil bir bilim insanı, bir sanatçı, bir lider olarak akla geldiği günleri görebilmek umuduyla konuşmamı Başbuğumuz Mustafa Kemal'in şu sözleriyle sonlandırmak istiyorum:
EY KAHRAMAN TÜRK KADINI SEN YERDE SÜRÜNMEYE DEĞİL OMUZLAR ÜZERİNDE GÖKLERE YÜKSELMEYE LAYIKSIN" diyerek sözlerini sonlandırdı.
Kadınların tarih boyunca Türk toplumunda önemli bir yeri olduğunu vurgulayan 19 Mayıs Üniversitesi Bayan Birim Başkanı Umay Hira Bozkurt, "Kadim Türk Tarihinde kadınların toplumda ve devlet yapısındaki önemi bir çok çağdaş devletlere göre oldukça öndedir. Avrupa'da kadınlar büyücülük safsatası ile diri diri yakılırken veya Araplar yeni doğmuş kız çocuklarını diri diri gömerlerken Türk toplumlarında kadınlar erkekler ile bir eğitim görmüş, çağının ilerisinde haklara sahip olagelmişlerdir. Tarih bizlere göstermiştir ki kadınların toplumdan soyutlanması ile birlikte devletler de kültürel olarak ve ardında fiilen çöküşe uğramışlardır. Türk dünyasındaki bu soyutlanmayı durdurup Türk kadınına hak ettiği değeri geri veren Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün de dediği gibi "Toplumun başarısızlığının asıl sebebi kadınlara karşı olan bilgisizliktir. Bir toplumun bir organı faaliyetteyken diğer bir organı işlemez ise o toplum felç olur. Türk kadını Tomris Han olup ülke yönetirken Nene Hatun olup cepheye mermi taşırken bir yandan da Türk töresini Türk kültürünü nesline nakşederek Mustafa Kemaller, Alparslan Türkeşler, Aziz Sancarlar yetiştirmiştir" dedi.
Türk kadının geçmişte bir çok toplumdan önce sosyal haklar aldığına dikkat çeken Bozkurt, "Dünyaya bakıldığında ise medeni gibi görünen ülkelerden Fransa'da 1944, İtalya'da 1945, Yunanistan'da 1952, İsviçre'de 1971de kadınlara seçme ve seçilme hakkı verilmiş olmasına karşın Türkiye'de Mustafa Kemal Atatürk tarafından 1934 yılında kadınlara seçme ve seçilme hakkı verilmiştir. Maalesef ki günümüzde kadın denildiğinde akla Nene Hatun, Sabiha Gökçen, Halide Edip Adıvar'dan ziyade tecavüz, şiddet, istismar, terör mağduru Neşe Altenler, Özgecanlar, Seraplar gelmektedir. Bir tarafta küçük yaşta kız çocukları evlendirilirken bir tarafta her iki kadından biri şiddet görmektedir. Türk kadınının bir kurban olarak değil bir bilim insanı, bir sanatçı, bir lider olarak akla geldiği günleri görebilmek umuduyla konuşmamı Başbuğumuz Mustafa Kemal'in şu sözleriyle sonlandırmak istiyorum:
EY KAHRAMAN TÜRK KADINI SEN YERDE SÜRÜNMEYE DEĞİL OMUZLAR ÜZERİNDE GÖKLERE YÜKSELMEYE LAYIKSIN" diyerek sözlerini sonlandırdı.
FACEBOOK YORUMLAR