Sabır zamanı zaman sabrı yener...
MAZERETİMİZİ VE KREDİMİZİ GÖZDEN GEÇİRELİM Zihnimizde acı hatıralarla ile sabitleşmiş yeni bir Malatya deplasmanına daha gittik
29 Ağustos 2016 - 13:46
MAZERETİMİZİ VE KREDİMİZİ GÖZDEN GEÇİRELİM
Zihnimizde acı hatıralarla ile sabitleşmiş yeni bir Malatya deplasmanına daha gittik. Geçen hafta çeşitli nedenlerden dolayı kaybettiğimiz üç puanın telafisi ve gençlerden takviyeli bir takımın biraz daha kendine güven sağlaması açısından sonucu merakla beklenen bir müsabaka olacaktı.
İlk yarının ortalarına kadar kontrollü ve kalelerden uzak bir oyun sergilendi. Top kayıpları her iki takım adına da fazlaydı. Gol pozisyonları açısından kısır bir ilk yarının sonlarında yediğimiz gol, klasik defans, kaleci duruş ve top takip zafiyetimizin göstergesi oldu.
İkinci yarı ile birlikte bir hücum canlılığı yaşatamadık. Bunun sebebi orta sahamızın ve ileri hattımızın kopuk mesafelerle oynaması ve yorulmaları olarak gösterilebilir. Gol umudumuz Mehmet Çakır’ın sessizliği, Murat Gürbüzerol’un aşırı pozisyon tüketmesi, Muharrem Efe ve Mustafa Sevgi’nin fiziki sıkıntıları yetersizliğin göstergeleriydi. Hasan’ın bir iki zorlaması da yetmedi.
Oyuncu değişikliklerinin de faydası olmadı ve üç puan bıraktık. Hem de rakibi hiç yormadan yıpratmadan.
Birkaç hususa dikkat çekmek istiyorum. Geçen haftadan bu haftaya sahaya ilk onbirde çıkan tek genç futbolcu Ramazan oldu. Alperen, Burhan, Halil İbrahim yedek çıktılar. Etkisiz, fiziki gücü olmayan ve yaşlı futbolcularımızı 70-75 dakika sahada tutmak çok faydalı olmadı.
Eğer hücum hattımız her maç değişim yaşayacaksa ellerimizle takımdan gönderdiğimiz iki ofans futbolcusunu izah edemezsiniz. Samsunspor iki maçta gol atamazken, Ekigho takımında gol atmaktadır.
Genç futbolcular daha çok çalışmalılar. Gol organizasyonlarında olgunlaştırılmaları ve fırsatçılıkları geliştirilmelidir. Kendilerini ispata dönük motivasyonlarını çok yüksek tutmalıdırlar. Ve “gol” denilen hedef zorlanmalıdır. Yoksa bir puandan yukarısını alamayacağımız bir kaos dönemine girebiliriz.
Her şeye rağmen gençleri maçın başında sahaya sürmeliyiz. Deneyimlerini artırmalıyız ve takım homojenitesinde istikrar sağlamalıyız. Malatya gibi puan alabileceğimiz bir deplasmandan Sivas gibi puan kaybedebileceğimiz bir iç saha maçına çıkacağız.
Sabır zamanı zaman sabrı yener.
Zihnimizde acı hatıralarla ile sabitleşmiş yeni bir Malatya deplasmanına daha gittik. Geçen hafta çeşitli nedenlerden dolayı kaybettiğimiz üç puanın telafisi ve gençlerden takviyeli bir takımın biraz daha kendine güven sağlaması açısından sonucu merakla beklenen bir müsabaka olacaktı.
İlk yarının ortalarına kadar kontrollü ve kalelerden uzak bir oyun sergilendi. Top kayıpları her iki takım adına da fazlaydı. Gol pozisyonları açısından kısır bir ilk yarının sonlarında yediğimiz gol, klasik defans, kaleci duruş ve top takip zafiyetimizin göstergesi oldu.
İkinci yarı ile birlikte bir hücum canlılığı yaşatamadık. Bunun sebebi orta sahamızın ve ileri hattımızın kopuk mesafelerle oynaması ve yorulmaları olarak gösterilebilir. Gol umudumuz Mehmet Çakır’ın sessizliği, Murat Gürbüzerol’un aşırı pozisyon tüketmesi, Muharrem Efe ve Mustafa Sevgi’nin fiziki sıkıntıları yetersizliğin göstergeleriydi. Hasan’ın bir iki zorlaması da yetmedi.
Oyuncu değişikliklerinin de faydası olmadı ve üç puan bıraktık. Hem de rakibi hiç yormadan yıpratmadan.
Birkaç hususa dikkat çekmek istiyorum. Geçen haftadan bu haftaya sahaya ilk onbirde çıkan tek genç futbolcu Ramazan oldu. Alperen, Burhan, Halil İbrahim yedek çıktılar. Etkisiz, fiziki gücü olmayan ve yaşlı futbolcularımızı 70-75 dakika sahada tutmak çok faydalı olmadı.
Eğer hücum hattımız her maç değişim yaşayacaksa ellerimizle takımdan gönderdiğimiz iki ofans futbolcusunu izah edemezsiniz. Samsunspor iki maçta gol atamazken, Ekigho takımında gol atmaktadır.
Genç futbolcular daha çok çalışmalılar. Gol organizasyonlarında olgunlaştırılmaları ve fırsatçılıkları geliştirilmelidir. Kendilerini ispata dönük motivasyonlarını çok yüksek tutmalıdırlar. Ve “gol” denilen hedef zorlanmalıdır. Yoksa bir puandan yukarısını alamayacağımız bir kaos dönemine girebiliriz.
Her şeye rağmen gençleri maçın başında sahaya sürmeliyiz. Deneyimlerini artırmalıyız ve takım homojenitesinde istikrar sağlamalıyız. Malatya gibi puan alabileceğimiz bir deplasmandan Sivas gibi puan kaybedebileceğimiz bir iç saha maçına çıkacağız.
Sabır zamanı zaman sabrı yener.
FACEBOOK YORUMLAR