Samsun'dan Azerbaycan'a Destek!
Dağlık Karabağ’da geçtiğimiz pazar günü Azerbaycan ile Ermenistan arasında başlayan çatışmalardan dolayı Azerbaycan’a destek vermek için Samsun Millî İrade Platformu (SAMİR) tarafından Büyük Cami önünde basın açıklaması yapıldı.
01 Ekim 2020 - 16:33
Kardeş ülke Azerbaycan’la dayanışma mesajı verilen basın açıklamasına; Vali Dr. Zülkif Dağlı, Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Demir, Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Rektörü Prof. Dr. Yavuz Ünal, İl Sağlık Müdürü Dr. Öğr. Üy. Muhammet Ali Oruç, AK Parti Samsun İl Başkanı Ersan Aksu, Memur-Sen İl Temsilcisi Hamdi Yıldız, Samsun Rölöve ve Anıtlar Bölge Müdürü Ali Sarıalioğlu ile Azerbaycanlı öğrenciler ve vatandaşlar da katılımlarıyla destek verdi.
Azerbaycan’ın yalnız olmadığının vurgulandığı basın açıklamasını Samsun Millî İrade Platformu adına Ali Sarıalioğlu yaparken açıklamada şu sözlere yer verdi: "Bütün diplomatik ilişkilerin ötesinde derin bir bağ ile birbirlerine ‘kardeş’ diyen Türkiye ve Azerbaycan’ın dostluğunun boyutu telaffuzu ile vakidir. İki devlet ve tek millet olmanın tarihsel şuuru gün geçtikçe daha fazla anlam kazanmakta ve pekişmektedir. Bu kardeşlik hiç şüphesiz tarihte devletlerarasında ortaya konulan en samimi ve en kadim dostluk olarak diplomasinin; devletlerin dostları yoktur, çıkarları vardır teamülüne de meydan okumaktadır. 28 Eylül sabahı Ermenistan silahlı güçlerinin yeniden ahlaksızca yaptığı saldırıya karşı meşru müdafaa hakkını kullanan Azerbaycan'ın yanında olmak boynumuzun borcudur. Bir yanda kendi toprakları işgal edilen kardeş ülke, diğer yanda ise işgalci konumunda olan bir ülke varken, bizlere de 'Dünya beşten büyüktür' diyen iradenin arkasında durarak, haklı olan Azerbaycanlı kardeşlerimizin yanında, omuz omuza mücadele vermekten başka seçenek yoktur. Bu saiklerle uluslararası hukukun işletilmesi noktasında; başta Birleşmiş Milletler olmak üzere bütün dünya ülkelerini inisiyatif almaya ve Ermenistan'ın hukuk tanımazlığına karşı tavır almaya davet ediyoruz. Ülkemizin Azerbaycan'a verdiği güçlü destek sadece devletlerimiz arasındaki kardeşlik hukuku sebebiyle değildir. Aynı zamanda otuz senedir ‘kardeş Azerbaycan'a yapılan haksızlığa ve hukuksuzluğa gösterilen haklı bir tepkidir. Ama bilinmelidir ki Türkiye'nin Azerbaycan'a yardımı ve desteği de 'her nasıl istiyorlarsa öyle' olur” dedi.
OMÜ’de tarım ekonomisi alanında doktora yapan Azerbaycanlı Cemale İbadbeyli Oğul ise yaptığı konuşmada “Aynı babanın iki evladı, aynı yurdun iki havası, aynı duyguların farklı tercümanları olarak hep beraber olmaktan, burada olmaktan ve sizlerle aynı duaya amin demekten çok mutluyum. Can Azerbaycan’ın evlatlarının kanları topraklarla sulanmış olabilir. Birçok vatandaşımız masum şekilde şehadet şerbeti içmiş olabilir. Ama hüzünlü değiliz, çünkü 100 sene evvel Çanakkale’de olduğu gibi bugün de vatan toprağı Karabağ için mücadele ediyoruz. Mutsuz değiliz, çünkü Azerbaycan’ın her evladı düğüne gider gibi ölüme koşarak gitmektedir. Çaresiz değiliz, çünkü yarınlar için çare biziz ve yalnız değiliz, çünkü biz 1000 yıllık bir tarihin öz gardaşlarıyız. Rabbim tüm şehitlerimize rahmet eylesin. Karabağ bizimdir, Karabağ Azerbaycan’ındır" ifadelerini kullandı.
Ellerinde Türk ve Azerbaycan bayrakları ile sloganlar atan grup, basın açıklamasının ardından dağıldı.
Azerbaycan’ın yalnız olmadığının vurgulandığı basın açıklamasını Samsun Millî İrade Platformu adına Ali Sarıalioğlu yaparken açıklamada şu sözlere yer verdi: "Bütün diplomatik ilişkilerin ötesinde derin bir bağ ile birbirlerine ‘kardeş’ diyen Türkiye ve Azerbaycan’ın dostluğunun boyutu telaffuzu ile vakidir. İki devlet ve tek millet olmanın tarihsel şuuru gün geçtikçe daha fazla anlam kazanmakta ve pekişmektedir. Bu kardeşlik hiç şüphesiz tarihte devletlerarasında ortaya konulan en samimi ve en kadim dostluk olarak diplomasinin; devletlerin dostları yoktur, çıkarları vardır teamülüne de meydan okumaktadır. 28 Eylül sabahı Ermenistan silahlı güçlerinin yeniden ahlaksızca yaptığı saldırıya karşı meşru müdafaa hakkını kullanan Azerbaycan'ın yanında olmak boynumuzun borcudur. Bir yanda kendi toprakları işgal edilen kardeş ülke, diğer yanda ise işgalci konumunda olan bir ülke varken, bizlere de 'Dünya beşten büyüktür' diyen iradenin arkasında durarak, haklı olan Azerbaycanlı kardeşlerimizin yanında, omuz omuza mücadele vermekten başka seçenek yoktur. Bu saiklerle uluslararası hukukun işletilmesi noktasında; başta Birleşmiş Milletler olmak üzere bütün dünya ülkelerini inisiyatif almaya ve Ermenistan'ın hukuk tanımazlığına karşı tavır almaya davet ediyoruz. Ülkemizin Azerbaycan'a verdiği güçlü destek sadece devletlerimiz arasındaki kardeşlik hukuku sebebiyle değildir. Aynı zamanda otuz senedir ‘kardeş Azerbaycan'a yapılan haksızlığa ve hukuksuzluğa gösterilen haklı bir tepkidir. Ama bilinmelidir ki Türkiye'nin Azerbaycan'a yardımı ve desteği de 'her nasıl istiyorlarsa öyle' olur” dedi.
OMÜ’de tarım ekonomisi alanında doktora yapan Azerbaycanlı Cemale İbadbeyli Oğul ise yaptığı konuşmada “Aynı babanın iki evladı, aynı yurdun iki havası, aynı duyguların farklı tercümanları olarak hep beraber olmaktan, burada olmaktan ve sizlerle aynı duaya amin demekten çok mutluyum. Can Azerbaycan’ın evlatlarının kanları topraklarla sulanmış olabilir. Birçok vatandaşımız masum şekilde şehadet şerbeti içmiş olabilir. Ama hüzünlü değiliz, çünkü 100 sene evvel Çanakkale’de olduğu gibi bugün de vatan toprağı Karabağ için mücadele ediyoruz. Mutsuz değiliz, çünkü Azerbaycan’ın her evladı düğüne gider gibi ölüme koşarak gitmektedir. Çaresiz değiliz, çünkü yarınlar için çare biziz ve yalnız değiliz, çünkü biz 1000 yıllık bir tarihin öz gardaşlarıyız. Rabbim tüm şehitlerimize rahmet eylesin. Karabağ bizimdir, Karabağ Azerbaycan’ındır" ifadelerini kullandı.
Ellerinde Türk ve Azerbaycan bayrakları ile sloganlar atan grup, basın açıklamasının ardından dağıldı.
FACEBOOK YORUMLAR